Bruce K. Ward’un, Dostoyevski’nin romanları için tuttuğu notları ve defterlerini de dikkate alarak, siyasi, felsefi ve teolojik görüşleriyle sanatı arasında kurduğu bağlantılara yer verdiği “Dostoyevski’nin Batı Eleştirisi” bu haftaki kitap tavsiyemiz…
Sadece Rusya değil dünya edebiyatının da tartışmasız en büyük isimlerinden Dostoyevski’nin bahsettiği evrensel problemlerin önemli bir kısmını anlıyoruz, çünkü bunlar hepimize hitap ediyor. Ancak bunların tarihsel, politik, kültürel ve teolojik arka planları olduğunu da hatırlatıyor İthaki‘den çıkan bu Dostoyevski incelemesi.
Raskolnikov’u, Nastasya Filipovna’yı, Prens Mişkin’i yaratan büyük yazarın, şu satırları da kaleme alabildiğini görüyoruz: “Avrupa’da şimdi sürdürülen diplomatik görüşmeler ve anlaşmalar ne şekilde sonuçlanırsa sonuçlansın, önümüzdeki yüzyılda da olsa, İstanbul eninde sonunda bizim olacaktır!”
Adeta siyasi bir gündem belirleyen bu ifadelerin sahibi Dostoyevski ile evrensel karakterlerini döne döne okuduğumuz Dostoyevski’yi bağdaştırmak mümkün mü?
Güneş Ayas‘ın çevirdiği Selçuk Aylar‘ın yayıma hazırladığı Bruce K. Ward imzalı “Dostoyevski’nin Batı Eleştirisi” Türkçedeki Dostoyevski literatürüne önemli bir katkı niteliğinde…