Her ne kadar şiir yayınlamasak da Za Bakdaz, Füsun Onur’un Arter’de devam eden "Aynadan İçeri" sergisinden hareketle yazıldığı için bir istisna yapıyoruz. Şair Fırat Demir’den Füsun Onur’a gelsin.
Za Bakdaz
İki kuşak. Çamur gibi geçmiş. Elleri.
Kal öyle. Parçalanmışlıklarınla. Bekle
sana geleni. Değiştiremezsin yanmış sözleri.
Yarım yolun gittiğini. İçeri gir. İçeri.
Kaderde bir eş yarat.
Kör gözümden bak.
Ne görüyorsun? Unutulmuş
günahlar için ağlıyorsun.
Burası çok karanlık. Ve
ben senin ismini bilmiyorum.
Birisi birisi birisi ben mi?
Dostu ya da düşmanı kutsadın mı?
Lanetledin mi? Çirkin ve vahşi
yaratıkları paslı bir zincirle tutsak ettiğinde.
Çirkin ve vahşi yaratıkların mağarasına sığınıp
uyuyabildiğinde. Birisi birisi birisi sen mi?
Cellat mı? Tehlike ve burası çok karanlık.
Kör göz. Çıplak göz. Bakma.
Işıksız eşyalarla oyalanma.
Bu yansıma sana, bana.
Yakınlaş. Daha yakına.
Sadece aynadaki yalan söyler. Ayna.
Ben kesiklerin içindeyim. Sen dışındasın.
İçeri gir. İçeri. Güveler.
Taş duvara yaklaş. Duvara asılı
solmuş danteller.
Sarı.
Danteldeki güveler.
Örümcek.
Fırat Demir