Vizyonda ve platformlarda yer alan çeşitli filmlerden seçtiğimiz önerileri sizler için derledik.
VİZYON
Başka Bir Hayatta: Yönetmen Celine Song’un ilk uzun metrajı olan bu çıkış filmi beyazperde fazlasıyla görülmeye değer. Yarım kalmış, tamamlanmayı bekleyen bir çocukluk aşkını merkezine alan film sadece bununla kalmıyor. Film ayrılığın anatomisini çıkartırken sadece aşka değil mekânsal değişikliği de ön plana alıyor. Kader ve özgürlük kavramları üzerine düşündürten yapısı ve etkili sonuyla vizyonda kaçırılmaması gereken bir film.
Napolyon: Her ne kadar şahsım adına beyazperde de hayal kırıklığı yaratmış olsa da bu film için ancak ve ancak sinemada hayal kırıklığına uğramayı tercih ederim. Etkileyici epik savaş sahneleri için bile bir izlemek gerekir. Vizyondayken izlenebilecek, Joaquin Phoenix’i de savaş sahnelerinde görmemiz gereken bir film.
MUBİ
Cennetteki Gölgeler: Aki Kaurismaki’nin Mubi’ye gelen filmlerini düşününce yönetmenin filmlerine giriş için en uygun olarak Proleterya üçlemesinin ilk halkası olan bu filmi seçtim. İşçi sınıfından seçilmiş karakterlerin hikayesini izlerken inişleriyle çıkışlarıyla en sonda pamuk gibi hissediyoruz. Mubi’deyken izlemek gerek.
Kansız: 1984 yapımı bu film Coen’lerin ve Frances McDormand’ın sinema sahnesine çıkış filmi. Coen’lerin erken dönem işlerinin kalesi olan bu film noir türünde olan bu film suç temalı film arayanlar için de izlenebilecek bir yapım. Seyirciyi geren yapısı ve kurgusuyla neredeyse kusursuza yakın. “Coen’ler 101” diyebiliriz bu film için.
Nerdesin Be Birader?: Homeros’un İlyada’sının bir uyarlaması olan başka Coen filmi olan bu film, aynı zamanda Coen’lerin George Clooney ile ilk filmleri. Üç mahkumun kaçış öyküsü gibi yansıtılan bu filmin alt metninde politik bir yapı da var. Müzikleriyle, Coen’lerin ince mizahıyla harmanlanan bu öykü kimi zaman güldürürken yer yer de hüzünlendiriyor. Hiç Coen filmi izlememiş birisine tavsiye edeceğim ilk film bu film olur. Mubi’deyken izlenebilir.
NETFLİX
Spotlight: Kilise ve istismar meselesini ele alan “Spotlight” gerçek hikayeye dayanan sarsıcı bir drama. Dinin nasıl güçlü bir otorite olduğunu gördüğümüz bu film Netflix katalogunda benim önereceğim ilk film olacak. Toplum olarak susmanın temsiliyetini görürken istismarı örtbas eden içi boşaltılmış kurumlara da uzaktan bir bakış atıyor film. En iyi film Oscar’ını da alan bu filmin oyuncu kadrosu Micheal Keaton, Mark Ruffalo, Rachel McAdams gibi isimler yer alıyor.
Mank: David Fincher’in yeni filmi The Killer gündemdeyken ben onun ilk Netflix filmine gitmek isityorum. Yurttaş Kane’in senaristi Hermann Mankiewicz’in zihninde bir yolculuğa çıkmayı umarken bir Hollywood taşlaması seyrettiğimiz sinema tarihi açısından da kritik bir önemi olan bu film Gary Oldman’ın önderliğinde bambaşka bir yapıta dönüşüyor. Fincher’in en kişisel ve özel işlerinden birisi Netflix katalogundan çıkmayacak olsa da benim öneri listemin başında olacaktır.