Arda KaraböcekDaredevil, Jessica Jones ve Luke Cage’in ardından Netflix-Marvel ortaklığının dördüncü ürünü Iron Fist hakkında birçok olumsuz eleştiri ortalıkta dolaşıyordu fakat dizi ile ilgili nelerin yanlış gittiği hakkında ortada pek bir bilgi yoktu. Cuma günü yayınlanan ilk sezonun ardından, artık nelerin yanlış gittiğini biliyoruz: kısaca her şey.
Dizinin bazı seçimleri aslında Iron Fist karakterinin nasıl ortaya çıktığı ile birebir bağlantılı. 1960’lı yıllarda Bruce Lee’nin de katkısı ile tüm dünyada dövüş filmlerinin popülaritesi zirve yaptı, bu furyadan faydalanmak isteyen Marvel ve DC de kendi dövüş sanatları ustası karakterlerini yarattı. DC 1966’da Karate Kid serisini başlatırken (hayır o Karate Kid değil), 1973’te Marvel Iron Fist’i piyasaya sürdü. Bu karakterlerin hikayeleri de tabii ki örnek aldıkları filmlerin izlerini taşıyordu.
Bruce Lee (ve benzeri uzak doğu) filmlerini “B filmi” olarak tanımlayabiliriz. Bu tarz filmlerde senaryoların itici gücü koreografiye ulaşma motivasyonudur. Arada geçen zamandaki diyalog ve hikaye ise genelde ikinci planda kalır. Bu yüzden, günümüz oyunlarında da çokça rastladığımız gibi bölüm bölüm karşılaşılan, giderek güçlenen düşmanlar (mesela her katta bir düşmanla dövüşerek en üst kata ulaşma), Martial Combat tarzı ring dövüşleri, en popüler anlatım araçları olarak kullanılır. Iron Fist ilk yanlışını bu mazisine sadık kalarak yapıyor.
Iron Fist’in bir diğer hatası da etraflıca düşünülmeden çekilmesi. Dizinin giriş jeneriğinde gördüğümüz korkunç animasyonun mürekkebi andırdığını izleyenler fark etmiştir. Burada muhtemelen Iron Fist yazacaktı fakat uygulanan efekt hiç ilgi çekici olmadığı için bundan vazgeçildi. Bu konuda bir bilgi olmsa da o korkunç girişin başka bir açıklaması yok… Iron Fist’in daha giriş jeneriğinde yaptığı estetik hata, flashback sahnelerinde de devam ediyor. Günümüzde Arrow ve Flash gibi düşük bütçeli yapımlarda bile görmediğimiz kadar basit bir flashback efektiyle sahne değiştiriyoruz. Tüm bu teknik hatalar zaten dizinin, kendinden önce ki Marvel–Netflix ortaklığı işlerinden bir adım geride kalmasına neden oluyor ama Iron Fist sadece teknik açıdan değil senaryo açısından, oyuncu seçimi açısından da sorunlar yaşıyor.
Game of Thrones’dan tanıdığımız Finn Jones, sevdiğim, başarılı olmasını istediğim bir oyuncu olmasına rağmen bu rol için doğru bir seçim değil. Dizinin bizi ikna etmeye çalıştığı ‘gizemli’, Kun-Lun’a köklerinden bağlı karakter hissiyatını seyirciye geçiremiyor. Mesela, Avatar: The Last Airbender’da benzer sorunları yaşayan Aang bu hissiyatı animasyon bir karakter olmasına rağmen yaratabiliyordu çünkü bulunduğu ortama her zaman aykırı duruyordu. Finn Jones ise, 10 yaşından beri görmediği dünyaya geri döndüğünde zaten oraya ait gibi gözüküyor. Bu sadece oyuncuyla ve oyuncunun fiziği ile alakalı değil aynı zamanda senaryonun yazımıyla da alakalı bir durum.
Marvel-Netflix ligindeki yeri
Daredevil ve Jessica Jones’da ilk dört bölüm ana düşman saklanmış, oluşan gizem ve ustalıkla yazılmış antagonistimiz sayesinde karakterimizin yaşadığı duygu sarsılmasını izleyici olarak biz de yaşamıştık. Iron Fist’te ise altıncı bölüm itibariyle karşımıza çıkan rakipler, önceden de tanıdığımız ‘The Hand’ ve muhtemelen ileri de rakibe dönüşecek artık git gide daha da sıradanlaşan ultra zengin, süper gücü olmayan iş adamı karakteri. Antagonistlerdeki bu sıkıcılık, senaryonun geri kalanında da görülüyor. Danny Rand/Iron Fist’in romantik ilgisinin ne yönde olduğu, öldüğü gösterilmeyen tüm karakterlerin geri dönme ihtimali ve en muhteşem senaryo günahı. Dış ses, dizinin başarısız olması için gereken tüm unsurları sağlıyor.
Ah o dış ses!
“Dış ses”e ayrıca değinmemiz gerek. Dizi altı bölüm bize (ufak spoiler) Danny’nin bir dış ses ile konuştuğunun ipucunu verdi ancak karşımıza çıkan “dış ses” tamamen bir sürpriz oldu. Hiç tanımadığımız, kim olduğunu bilmediğimiz ve sadece jenerik replikler söyleyen bu karakter, herhalde dizi tarihinin en kötü yazım örneklerinden biri. Karakterin motivasyonu ve diziye sokuluş şekli o kadar zorlama ki, bu sahne ancak onun gibi tanıdığımız başka dizi/film karakterleri üzerinden anlamlandırılabiliyor.
Diziyi bu kadar eleştirdikten sonra biraz da iyi yanlarından bahsedelim; 1- Iron Fist bittiğine göre artık The Defenders yapılabilir. 2-……..