21. yüzyılda insanlık uzayda kolonileşmeye başladı. Evrene giderek yayılırken, yaşam sürelerini de uzattı. İnsan bilinci dijitalleştiriliyor ve bellek denilen aletlere yükleniyordu. Dijital bilinç benliğe, vücutlar ise değiştirilebilir bir kaba dönüştü. İnsan vücudunun tek kullanımlık bedenlere dönüştüğü bir çağda, fiziksel ölüm artık kimseyi korkutmuyor ve dehşete düşürmüyordu. Zenginler, yıldızlarınki kadar uzun ömürlerinin tadını çıkarıyorlardı.
– Dünya oyuncular ve seyircilerle dolu bir sahne! Madem dünya böyle, dans edin gitsin! Hadi!
(açılış konuşmasından)
Richard Morgan‘ın popüler bilimkurgu romanından diziye uyarlanan Altered Carbon, bu kez anime olarak karşımızda. Netflix’in en iyi bilim kurgu dizilerinin başında gelen Altered Carbon’ın animasyon filmi Altered Carbon: Resleeved, Mart 2020’de yayınlandı. Dizinin izlenme oranına göre pahalı kaçan bütçesini öne sürerek üçüncü sezonu iptal ettiğini söyleyen Netflix, hikayeyi animasyonla devam ettirecek gibi duruyor. Hatırlarsanız Altered Carbon dizisinin ilk sezon bütçesi, Game of Thrones’un ilk sezon bütçesini geçmişti. Açıkçası buna değmişti de. Zira izleyiciler dizinin ilk sezonunu öve öve bitirememişti. İkinci sezonda ise bütçeyi düşürmek için olsa gerek, siberpunk ögeleri azaltan dizi tepki çekti.
Dizinin sonlandığı haberinin ardından yayınlanan Resleeved ise dizinin aldığı olumlu eleştirileri alamadı. Hikaye bütünlüğüne dizi ile ulaşmış olanlara anime hafif ve dağınık kaçtı. Çoğu seyirci A.C. Resleeved’i; Blade Runner ve Love Death & Robots karışımı bir yapım olarak gördü. Kimileri içinse Resleeved’de Ghost in the Shell havası hakim.
Bu incelemede de dizinin değil, yalnız animenin evreni baz alındı.
Tarihi belirsiz bir gelecekte insanlar geliştirdikleri teknoloji ile yıldızlar arası seyahat etmekte ve kortikal bellek adını verdikleri bir cihaza zihinlerini transfer ederek bir nevi ölümsüzlüğe ulaşmaktadır. Kortikal bellek, doğumundan kısa bir süre sonra bebeğin ense köküne yerleştirilen bir alettir ve deneyimi -hafızayı- bilinci dijitale aktararak saklar. Kortikal bellek zarar görmedikçe, kişinin bilinci bir bedenden diğerine transfer edilebilir. Bu durum, beraberinde pek çok tartışmalı sonuç doğurmuştur. Gerçek ölüm engellenebilmektedir ancak ölümsüzlük zenginlerin eline geçmiş, hiyerarşi keskinleşmiş, fiziksel dünya bir oyun sahasına dönmüştür.
Latimar isimli bir gezegende geçen hikayede, ana karakterimiz Takashi Kovacs bedenlenerek göreve getirilir. Görevi, yakuza patronunun ölümünü araştırmak ve dövmeci kızı korumaktır. Ancak dövmeci kızın (Holly) peşindeki ninjalar onu öldürmeye ant içmiş gibidir. Kızın yaşaması için çabalayanın yalnız kendisi olmadığını fark eden Kovacs, Gena isimli hatunla işbirliği yapar. Gena ve Kovacs, Holly’nin korumaları olarak yakuza çetesinin içine girer ve hikayenin iç yüzünü aydınlatmaya çalışırlar. Yakuza çetesi, yaklaşan devir teslim töreni ile yeni liderlerini selamlamayı beklemektedir. Eski lider ise gelenek gereği görevinin sonlanışının ardından gerçek ölümü tadacaktır. Tören öncesi ve tören boyunca açığa çıkan sırlar sürprizler doğurur. Ancak sürprizler yalnızca bu yakuza çetesinde değil, aynı zamanda Kovacs ve Gena’dadır da…
Animeden çok bilgisayar oyunu hissiyatı veriyor
Ölümsüzlüğün sıradanlaştığı bir çağda, değerin tanımlayıcısı ölüm oluyor… Hikayede en dikkat çeken unsurlardan biri, belli bir amaç uğruna gerçek ölümü tadan kişiye duyulan saygı. Bu, kesinlikle bir ölüm kültünü ifade etmez. Ancak söz konusu ölüm olduğunda, kimin gerçekten öldüğü kiminse kafa bulandırdığı giderek belirsizleşmekte.
Bir saat on dört dakika olan film üç boyutlu olarak tasarlanmış. Bir animeden ziyade, bilgisayar oyunu hissiyatı veren Altered Carbon: Resleeved’in bu sunum şeklinin altında senarist ve yönetmenlerin oyun sektöründen gelmesinin etkisi olduğu bariz. Takeru Nakajima ve Yoshiyuki Okada, izleyicinin, bir yakuza oyununun içinde hissetmesine çalışmış mı bilinmez ama çoğu kişiye öyle yansımış.
Siberpunk hikaye severlerin es geçmemesi gereken bir anime Altered Carbon: Resleeved. Diziyi izlememiş olanlar bu konuda daha şanslı sayılır. Zira, animenin ardından diziyi izlemek pek çok açıdan daha zengin bir seyir vadediyor. Diziyi izlemiş olanlar ise merak etmesin, anime evrene geçen bir Altered Carbon’u izlemek başka bir tat oluyor.