Oliver Curtis dört yıl boyunca dünyanın en popüler noktalarını gezdi. Ancak Parthenon’dan Hollywood tabelasına kadar uzanan yolculuğunda objektifi hep ters tarafa tutmayı tercih etti.
Bir turist için gittiği yerde fotoğraf çekmek belki de oraya gitmekten daha önemlidir. Hele ki ziyaret edilen yer ya da oraya dair simge selfie’de arka planda gözükyorsa o turistlerden daha mutlusu olamaz. Fotoğrafçı Oliver Curtis ise hep turistlerin açısından gördüğümüz turistik noktaları 180 derece farklı bir açıdan çekti.
Her şey 2012 yılında başladı. Mısır’da Giza Piramitlerini ziyarete giden fotoğrafçı piramitlere vardığında ardında bıraktığı yola baktı ve o çöl manzarasının neredeyse gizemli yapılar kadar ilginç olduğunu fark etti. Önünde gelip gidenlerin bıraktıklarıyla dolu kum zemin, ileride sis bulutu içindeki Giza şehri ve ortada yemyeşil bir golf sahası duruyordu. Kufu Piramidi tüm heybetiyle arkasında dururken o sabah güneşinin altındaki bu manzaranın fotoğrafını çekti. Dünya harikalarından birine sırtını dönmüştü.
Oliver Curtis’in dünyanın en ünlü yerlerinin aksi yüzünü gösterdiği kareler “Volte-Face” (Geriye Dönüş) adlı bir kitap olarak da basıldı.
180 derece açıdan dünyanın en turistik yerleri
Giza’daki o fotoğraf 4 yıl sürecek bir yolculuğun ve fotoğraf serisinin temasını oluşturdu. Curtis’in çektiği New York’taki Özgürlük Anıtı’ndan Rio’daki İsa heykeline, Berlin’deki Reichstag’dan Venedik’teki St. Marks Meydanı’na sırtı dönük fotoğraflardan bazıları…