A password will be e-mailed to you.

Edvard Munch imzalı Çığlık kuşkusuz sanat tarihinin en fazla gönderme yapılan eserlerinden biri. Munch’un 1893 ila 1910 arasında dört versiyonunu yaptığı şaheser, psikolojik baskı altında bir adamı resmeder. Adam kan kırmızı bir gökyüzü altındadır ve ızdırap çekiyordur. Bilim adamlarına göre şimdiye dek yapılan bu kabul yerine resmin daha basit bir açıklaması var: Sedef bulutlar

Sanat tarihçileri resimdeki kötü hava koşullarının ve solgun benizli kel adamın varoluş korkusunun sembolleri olarak resime yansıdığını düşünse de Avrupa Yerbilimleri Birliğindeki (EGU) bir panelde bu bulutların sadece “çılgın” bulutlardan ibaret olabileceği iddiası ortaya atıldı. EGU’nun Viyana’daki toplantısında Oslo Üniversitesinden Dr. Helene Muri, Munch’un sedef bulutları ya da “çığlık bulutları” diye bilinen nadir doğa fenomeni ile karşılaştığını ve bundan ilham aldığını öne sürdü.

15 ila 19 kilometre arasında çok yüksek rakımlarda, eksi 80-85 derece gibi aşırı soğukta görülen sıra dışı bu doğa olayı bulutların gün batımında ya da gün battıktan kırmızı dalgalı bir desen almasına sebep oluyor.

Volkanik kalıntıların şekillendirdiği gökyüzü de olabilir

Bunun yanında ressamın Çığlık’ı ilk kez çizdiği 1893’ten 7 yıl önce patlayan Krakatoa volkanının da bu tabloya ilham vermiş olması mümkün. Volkanik kalıntılar yıllarca havada durduğu için, Munch’un 1890 yılına ait günlüğünde anlattığı kan kırmızı gökyüzü de ressamın manzaraya şahit olduğunun kanıtı olarak görülüyor.

via GIPHY

Çığlık’ı çizdiren motivasyonun nadir görülen bir doğa olayı mı yoksa kişisel bir panik atak mı olduğunu asla kesin olarak bilemeyeceğiz. Ancak esere dair teorilere ilginç bir tanesinin daha eklendiği muhakkak.

İlgili Haber:

Bilim kanıtladı: Çığlık’a kuş pislememiş

 

 

Daha fazla yazı yok
2024-11-02 16:33:53