A password will be e-mailed to you.

Romalılar döşeme altı ısıtmaları, su kanalları inşa etme ve betonu bir inşaat malzemesi olarak kullanma konusunda çağının ötesinde uzman mühendislerdi. Görünüşe göre çöplerini geri dönüşüm konusunda da uzmanlardı. Pompei’deki arkeolojik kazılar, surların dışına çıkarılan çöplerin sadece bir köşeye atılmadığını, toplanıp, ayıklanıp, yeniden satıldığını gösteriyor. 

Pompei’deki araştırmacılar, M.S. 79 yılında Vezüv yanardağı patladığında volkanik küller altında kalan şehrin surlarının dışında devasa atık yığınlarının, aslında “yeniden kullanılmak üzere depolandıklarını” keşfetti. Arkeofili’nin Guardian’dan çevirdiği haberde, Pompei’de çalışan büyük bir ekibin üyesi olan Profesör Allison Emmerson, çöplerin diğer alanlar arasından sadece şehrin kuzey tarafında, neredeyse tüm dış duvar boyunca yığıldığını söylüyor.

Yığınların bir kısmı birkaç metre yüksekliğindeydi ve inşaat malzemesi olarak yeniden kullanılabilen seramik ve alçı parçalarından oluşuyordu. Bilimsel analizler, bu atıkların şehir alanlarından modern çöp sahalarına eşdeğer banliyö depolarına gidişinin ve kerpiç zemin gibi bina yapımında kullanılan malzemelerin şehre geri dönüşünün izini sürdü. Pompei’nin kuzey surları dışındaki banliyö, Porta Ercolano. Alandaki kazı çalışmaları sonrasında mezarların, evlerin ve dükkanların içinde ve çevresinde yığılmış eski çöpler bulundu.

“Kurtulmak için biriktirilen malzemeler değiller”

Emmerson ve Cincinnati Üniversitesi’nde kazılar üzerinde çalışan diğer arkeologlar Steven Ellis ve Kevin Dicus da şehrin bir bölümünün çöplerden oluştuğunu gördüklerini ifade ediyorlar: “Surların dışındaki yığınlar, onlardan kurtulmak için biriktirilen malzemeler değildi. Surların dışında toplanıyor ve yeniden surların içinde satılmak üzere ayıklanıyorlardı.”

Emmerson ve meslektaşları, şehirdeki atık hareketliliğinin izini sürmek için topraktan numune aldı. Kazılan toprağın, çöpün orijinal olarak bırakıldığı yere göre değiştiği ortaya çıktı. Topraktaki farklılık, çöpün bulunduğu yerde üretilip üretilmediğini ya da yeniden kullanılmak ve geri dönüştürülmek için başka bir yerden toplanıp toplanmadığının görülmesini sağladı. Örneğin bazı duvarlar kiremit parçaları, kırık amforalar, harç topakları ve sıva gibi yeniden kullanılan malzemelerden yapılmış. Neredeyse bütün bu duvarlara, içindeki malzemelerin farklılığını gizlemek için son bir kat sıva vurulmuş. Fikir muhtemelen yaşanan deprem yüzünden ortaya çıkan bu çöplerin ve molozların şehirden temizlenmesinin ve günlük yaşamdan çıkarılmasının istenmesiyle ortaya çıkmış.

Çöplerimiz alındığı sürece çoğunlukla onlara ne olduğunu umursamıyoruz. Pompei halkı, çöplerine çoğumuzun kabul edebileceğinden çok daha yakın yaşadı, bunun nedeni şehrin altyapısı olmaması ya da çöplerini düzenlemeye zahmet etmemeleri değil, kentsel yönetim sistemlerini farklı ilkeler üzerine örgütlemeleriydi. Bu konunun, modern çöp kriziyle bir ilgisi var. Atıklarını en etkili şekilde yöneten ülkeler, basit bir şekilde imha etmek yerine metalaşmaya öncelik vererek, bu antik modelin bir örneğini uyguladı.

 

İLGİLİ HABERLER

Vezüv’ün yok ettiği Pompei’yi teknoloji restore etti

Pompei kazısında erotik bir Leda ve Kuğu freski bulundu

Daha fazla yazı yok
2024-11-21 21:51:59