A password will be e-mailed to you.

 

Tiraje Dikmen’in ani gelen vefat haberi üzerine onu Patrick Waldberg’in 1985 yılında Ankara Galeri Nev’de açılan sergisi için yazdığı yazıdan bazı bölümlerle uğurluyoruz.

 

 

Tiraje’nin yaşamını Paris ile doğduğu Türkiye’si arasında paylaşmasının onun esprisini, duyma ve görme yeteneğini, çelişkili değilse de, çoğu kez birbirinden başka yönlerde biçimlendirmesi kaçınılmazdı. Paris bir olaydır, olayların tarih ile günü gününe temasıdır, fikirlerin karşılaşmasıdır, yeni atılımların aydınlığa çıkarılmasıdır, gerçek ile hayalin sürekli sorgulanmasıdır. İstanbul ise antik dünya ile yakınlık, Doğu’ya açılış, zaman dışılığa tanınan öncelik, Bizans’ın aydınlatıcı varlığı ve efsanevi düşüncenin Tarihin keşfinin önünde gelmesidir. Geçenlerde, son yıllarda yaptığı desenleri incelerken, Tiraje’nin eserinin bu ikili titreşimin ritmine uyduğu kanısına vardım. Güncel olaylarla zamanların hafızasındaki izler öylesine yan yana, üst üste veya iç eçeler ki biraz uzunca bakıldığında bir antik söylemin izi mi yoksa güncel davranışların kolaycı algılanabilen yansıması mi olduğunu ayırdetmekte insan terüddüde düşüyor.

(…)

Kuşkusuz Tiraje’nin desenler güncel kaynaklarla yüklü: Çalkantı, sokakların kargaşası, yaşama kaygısı… Bununla birlikte bize öyle geliyor ki, bu desenler Nil, Fırat ve Dicle uygarlıklarına da ait olabilir. Bir mumyanın sargıları üzerine çizilmiş, bir Babil rulosu üzerine kakılmış veya Iraquis’li bir kızılderilinin savaş mesajı gibi bir ağaç kabuğuna oyulmuş olabileceklerini seziyoruz.

(…)

Yaşam duygusu öylesine heyecanlı, öylesine berrak, öylesine içten ki, her yarattığı doğal bir hareketten ortaya çıkmış gibi oluyor ve tüm katılıkları dışlıyor. 

Tiraje zamanların hafızasındaki izleri keşfetmek gibi nadir bir imtiyaza sahip.

 

(Resme Bakan Yazılar, Galeri Nev Yirminci Yıl, 2004 tarihli kitaptan alınmıştır.)

 

Tiraje Dikmen kimdir?

Tiraje Dikmen, İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi’ni bitirdi.  “İstanbul’da Kadın İşçilerin Çalışma Koşulları” konulu doktora tezini hazırladığı dönemde İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Léopold Lévy ile resim çalışmaya başladı. 1949 yılında Fransız Hükümeti’nden aldığı burs ile Paris’e gitti; önce Hukuk ve İktisadi Bilimler Fakültesi’ne kaydoldu, ardından École du Louvre’da Sanat Tarihi ve Müzeoloji okudu. İlk kişisel sergisini 1956 yılında, Ernst, Miro ve Arp’ın eserlerini düzenli olarak sergileyen Galerie Edouard Loeb’da açtı.1964’te davet edildiği ve bugün Gerçeküstücülük tarihinin en önemli sergilerinden biri sayılan “Gerçeküstücülüğün Kökenleri, Tarihi ve İlişkileri” sergisinin kataloğunda kendisinden “genç imgesel resmin en güçlü figürlerinden biri” olarak söz edildi. Daha sonraki yıllarda eserleri, Fransa ve Türkiye’nin çeşitli sanat merkezlerinde açılan kişisel ve karma sergilerde izlenen Tiraje Dikmen, resim çalışmalarına devam etti.

Daha fazla yazı yok
2024-12-26 01:02:33