A password will be e-mailed to you.

Terörizm nedir? Bir patlama mıdır? Tarihselliğe sahip midir? Politik bir eylem midir? Kimi temsil eder? Jean Baudrillard’ın 1982 yılında yazdıkları içinden geçtiğimiz sessiz ve derinden, acı ve keder dolu günleri, nice katledilenler ardından tuttuğumuz kesintisiz yası anlamlandırmamıza belki yardımcı olur diyerek…

…. Toplumsalın ölümünün son perdesinin oynandığı bir bağlamda kitleyle ilişki kurabilen tek olay terörizmdir. Oysa kitlelerden terörizm kadar kopuk bir şey yoktur. İktidarın onları karşı karşıya getirmek istemesi de boşunadır. Oysa toplumsalın ve anlamın yadsınmasında birbirlerine bu kadar benzeyen başta iki şey yoktur. Çünkü terörizm, kapitalizmi (dünyadaki emperyalizmi, vs.) hedef aldığını söylemektedir. Ancak yanlış yere, kapitalin gerçek düşmanı olan toplumsala saldırmaktadır. Güncel terörizm ise toplumsalı hedef almaktadır.

Toplumsalın şu anda üretildiği biçimini ya da bizi bir sessiz yığın olarak üreten her yanımızı sarmış olan bir denetleme ve koruma, dokulaşmış, nükleeer ve bir yörüngeye oturtulmuş bir ağ gibi ören toplumsalı hedeflemektedir- Yasa ve baskı yerine model enjekte eden, şiddet yerine ikna/caydırma yöntemiyle iş gören hipergerçek, algılanamayan bir toplumsallık- Terörizm ise bütün bunları kendisi de hipergerçek olan bir başka eylemle yanıtlamaktadır. Daha başlangıcında bu eylem aynı merkezden yönetilen kitle iletişim araçlarına ve büyülenmeye mahkum edilmiştir.

Öte yandan temsil etme ve bilinçli olma yerine, benzer bir zihinsel yavaşlık, büyüleme ve paniğe mahkum edilmiştir-kendisiyle dövüştüğü sistem kadar anlamsız ve belirsiz olan ya da onun içinde patlayan küçücük bir noktaya benzeyen terörizm-. Terörizm bir patlama olmadığı gibi, bir tarihselliğe de sahip değildir. O bir politik eylem bile değildir. Buna karşın için için kaynamakta, saydamlaşmakta ve şaşırtmaktadır -bu yüzden de kitlelerdeki tepkisizlik ve sessizliğin derinliklerinde yatan bir benzeridir.

Terörizmin herhangi bir şeyi konuşturmak, diriltmek ya da harekete geçirmek gibi bir amacı yoktur. Onun devrimci uzantıları yoktur. (Bu açıdan bakıldığında söylenenlerin tam tersini başardığı ve en çok eleştirilen yanı bu olmakla birlikte asıl sorununun bu olmadığı görülmektedir. Onun amacı sessiz yığınlara saldırmaktır. Oysa bu sessizlik haber tarafından mıknatıslanmış durumdadır.

Şu bizi sarıp sarmalayan toplumsal, haber, simulasyan, caydırma, anonim ve geçici denetleme gibi sihirleri güdümleyerek onların ölümünü amaçlamaktadır. Toplumsal soyutlama adlı büyü, kendisinden daha büyük, daha anonim, daha nedensiz ve daha geçici olan terörist eylem adlı büyü tarafından yok edilmeye çalışılmaktadır. Temsil edici olmayan tek eylem biçimi terörizmdir. İşte bu yüzden temsil edilemeyen tek gerçek olan kitlelerle uyum içindedir.

Bunun anlamı: Terörizm kitlelerin sessizliği ve suskunluğunu ya da onların edilgin direnişini şiddete dayanarak temsil edecek demek değildir. Bunun anlamı şudur: Terörizmin körü körüne giriştiği saçma ve temsili imkansız eylemle eşdeğerli olabilen tek olgu kitlelerin körü körüne, saçma ve temsili imkansız karakteridir. Her ikisi de her türlü temel sistemin yadsınmasında en üst noktaya ulaşmış bulunan güncel biçimlerdir. İşte bu kadar.

Sessiz Yığınların Gölgesinde, Jean Baudrillard, A L’ombre Des Majorites Silencieuses Ou La Fin Du Social’dan çev.Oğuz Adanır, DoğuBatı Yayınları, 2003, S.48,49.

Daha fazla yazı yok
2024-11-02 15:39:33