A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

yerleştirme

Hong Kong Basel’de neler oluyor

Basel'in en iddialı duraklarından biri olan Hong Kong Basel Uluslararası sanat fuarına Wentrup Gallery ile katılan Türkiyeli sanatçı Nevin Aladağ'ın Leaning Wall/Yaslanma Duvarı 2013 tarihli işi Hong Kong'lu bir koleksiyoner tarafından 14 bin Euro'ya alıcı buldu. Wentrup Gallery, aynı zamanda Aladağ'ın kullanılmış eşyaları müzik aletlerine dönüştürdüğü yerleştirmesinin 49 bin Euro'ya satıldığını bildirdi.

Fuarın Türkiyeli katılımcılarından Pi Artworks'un kurucusu Yeşim Turanlı, Begum Tayeba'nın 4 işinin her birini 10 bin dolara Hong Kong'lu alıcılara sattığını belirterek şu açıklamayı yaptı:

"Basel fuarının sanat sahnesi üzerindeki etkisi çok açık ve net. Beş yol önce buraya geldiğimde buranın insanlarıyla küçük bi sohbet bile edemezken şimdi her şey çok farklı. Buraya olan ilginin yüzde altmışını buranın insanları oluşturuyor. Çok ilginç bağlantılar kuruyoruz ve ilgi gösteren buralı kesimin çok çok genç ve dinamik."

Kaynak: http://hk.blouinartinfo.com/news/story/1361277/live-sales-report-art-

Distopik filme ütopik karşılık: Cappadox

Serginin bu yılki adı, sanki tüm etkinliğin de sloganı gibi olmuş: 'Gelin Bahçemizi Ekelim'. Büyük karmaşayı, büyük kavgaları boş verip bir araya gelmeyi, bize ait olan, 'bizden' olan bir bahçenin üstünde buluşup kendi işimize ve böylece geleceğe bakmayı öğütleyen bir çağrı. 

1980’leri aralamak baştan yazmak

Hollanda'dan Van Abbe Müzesi, İstanbul’dan Salt, Madrid’den Reina Sofia müzesinin de katıldığı 1980’lere odaklanan Avrupa sergilerinin derdi pekala 'Avrupa projesini terk etme' olarak özetlenebilir. 'Öykü anlatıcılığının yerelleştirilmesi’ olarak da… 'Süreçlere odaklanmak' ve 'heterotopya aracılığıyla' 1980’lerin yazılmamış tarihlerinin neoliberalizme rağmen direnenlerin öyküsünü hem estetik hem de sosyal işaretler olarak çıkarmak da…

Üç Saatlik “Opera”

Ses araştırmasından ışık araştırmasına, yabancılaşma faktörü uygulayışında 'klasik' ve taviz vermeyen ama dediğim gibi minimalizm tercihiyle 'hikaye"yi aşan, aşıran, Tim Burton'dan, Daft Punk'a güncel bir "hoş olmayan"ı, 'sanat olan'ı sunmasıyla bulunmaz bir deneyim Üç Kuruşluk Opera. 

Bienalin yeni küratörleri: “bindiğin dalı kesmek çok eğlenceli olabilir”

15. İstanbul Bienali'nin küratör ikilisi bir sanatçı duo. Bunun manevi anlamı büyük. Elmgreen ve Dragset ikilisinin ise yapacakları kestirilemez ve kesinlikle şimdiden söylüyorum ilginç ve "etkin" olacaktır. İlk çıktıkları zamandan beri hevesle takip ettiğim ikilinin en büyük özelliği tam da bu söyleşide teyit ettikleri gibi izleyiciyle değil de sanat dünyası denen sistemle uğraşmaları bazen tiyatro bazen heykel bazen olmayan bir Prada dükkanı yapma özgürlüğüne, cesaretine ve neredeyse Beckettyen bir mizaha sahip olmalarında. Onları en iyi yine bir sanatçı ikilisi tanıtır diye düşündüm ve Ben Hunter ile Nicholas Shorvon'un onlarla yaptıkları söyleşiyi Özlem Akarsu her zamanki titizliğiyle çevirdi.

(Ayşegül Sönmez'in notu.)

2025-02-24 20:35:00