A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

yerleştirme

İnsanlığın kaderi

...Şeylerin İnterneti Teorisi tam da bunu iddia ediyor: Küresel ısınmayı durduracak bir şekilde maliyetlerin sıfıra indiği bir ekonomiyi ve enerji kaynağı olarak insanın yaratıcılığı ve doğayı... 

Brian Eno, İstanbul’a geliyor

İngiliz müzisyen ve görsel sanatçı Brian Eno, bir sergiyle İstanbul'da. Eno’nun tek başına bir sergi niteliği taşıyan Gemi isimli büyük işi, Bomontiada’da kapılarını henüz açan sanat mekanı Alt’ta 14 Nisan'dan itibaren görülebilecek. Sergi, Eno'nun farklı uzunlukta ses döngülerinden harmanlayarak oluşturduğu bir ses ve ışık yerleştirmesinden ibaret. Titanik’in batışını ele alan yerleştirme, Eno’nun deyimiyle Birinci Dünya Savaşı’na doğru gidişatın analojisi olarak tanımlanıyor.

Eno'nun sergisi, 29 Nisan’da Warp etiketiyle yayınlayacağı 'The Ship' isimli albümüyle de aynı adı taşıyor. Yerleştirme 3 Temmuz’a kadar görülebilecek.

Gülsün Karamustafa’nın solosu Berlin’de açıldı

Pekala hadi itiraf edelim: Batılı eliyle bir Gülsün Karamustafa sergisinden ne bekliyoruz? Onun bazı dönemlerini gözden çıkarıp bazılarını güncel Almanya- Türkiye gerilimine kurban etmesini değil mi? Hiç öyle olmamış işte. Karamustafa'nın dün açılan Berlin Hamburger Bahnhof müzesi solosu Chronographia, sanatçının 40 yıllık üretimini kucaklayarak, kesintisiz, büyük bir geçişlilikle aktarmayı başarmış görünüyor.

Şebnem İşigüzel’den yanıtı zor soru: Özgürlük Uğruna Ne Yapabilirsin?

Şebnem İşigüzel'in son romanı Gözyaşı Konağı'nın iki esin kaynağınden biri Büyükada'dan gitmesini hiç istemediğimiz Adrian Villar Rojas'ın Annelerin En Güzeli yerleştirmesi diğeri Sophia Coppola'nın Marie Antoinette'i... Kadınların birbirlerinin kurdu ve kuşu olduğu bu romanda tarih de adeta kahramanlardan biri. 19. yüzyıl sonu bu Ada hikayesinin, en güçlü tarafı şiddette sınır tanımamasıyken ilginçtir zaafı aşka sınırlar koymasında. Şebnem İşigüzel ile son romanını konuştuk:

"Zaten roman fikri ilk öyle bir görüntüyle geldi. Fowles da roman fikirlerinin hep bir anlık görüntülerle geldiğini anlatır. Hoca Ali Rıza’nın mehtabı seyreden dervişler tablosu filan hep zihnimin bir köşesinde ışıldamıştır. Abdullah Biraderler’in o dönem çektiği portreler. Sonra Bienal’deki Rojas’ın işi, Tüm Annelerin En Güzeli. Çağdaş sanatla bağımı hep canlı tuttum zaten. Takip ettim, izledim, katıldım. Yeri geldiğinde ilhamımı oradan alıyorum çünkü. Hakikaten çağdaş sanat, ruhumun derinliklerinde bir şeyleri uyandırıyor."

Hong Kong Basel’de neler oluyor

Basel'in en iddialı duraklarından biri olan Hong Kong Basel Uluslararası sanat fuarına Wentrup Gallery ile katılan Türkiyeli sanatçı Nevin Aladağ'ın Leaning Wall/Yaslanma Duvarı 2013 tarihli işi Hong Kong'lu bir koleksiyoner tarafından 14 bin Euro'ya alıcı buldu. Wentrup Gallery, aynı zamanda Aladağ'ın kullanılmış eşyaları müzik aletlerine dönüştürdüğü yerleştirmesinin 49 bin Euro'ya satıldığını bildirdi.

Fuarın Türkiyeli katılımcılarından Pi Artworks'un kurucusu Yeşim Turanlı, Begum Tayeba'nın 4 işinin her birini 10 bin dolara Hong Kong'lu alıcılara sattığını belirterek şu açıklamayı yaptı:

"Basel fuarının sanat sahnesi üzerindeki etkisi çok açık ve net. Beş yol önce buraya geldiğimde buranın insanlarıyla küçük bi sohbet bile edemezken şimdi her şey çok farklı. Buraya olan ilginin yüzde altmışını buranın insanları oluşturuyor. Çok ilginç bağlantılar kuruyoruz ve ilgi gösteren buralı kesimin çok çok genç ve dinamik."

Kaynak: http://hk.blouinartinfo.com/news/story/1361277/live-sales-report-art-

Distopik filme ütopik karşılık: Cappadox

Serginin bu yılki adı, sanki tüm etkinliğin de sloganı gibi olmuş: 'Gelin Bahçemizi Ekelim'. Büyük karmaşayı, büyük kavgaları boş verip bir araya gelmeyi, bize ait olan, 'bizden' olan bir bahçenin üstünde buluşup kendi işimize ve böylece geleceğe bakmayı öğütleyen bir çağrı. 

1980’leri aralamak baştan yazmak

Hollanda'dan Van Abbe Müzesi, İstanbul’dan Salt, Madrid’den Reina Sofia müzesinin de katıldığı 1980’lere odaklanan Avrupa sergilerinin derdi pekala 'Avrupa projesini terk etme' olarak özetlenebilir. 'Öykü anlatıcılığının yerelleştirilmesi’ olarak da… 'Süreçlere odaklanmak' ve 'heterotopya aracılığıyla' 1980’lerin yazılmamış tarihlerinin neoliberalizme rağmen direnenlerin öyküsünü hem estetik hem de sosyal işaretler olarak çıkarmak da…

2024-12-26 14:03:34