A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

video

Marmara Pera durumu takipte

YAMA ekranının kapatılmasıyla ilgili bu kez söz projenin küratörü Övül Durmuşoğlu'nda:

"Belediyenin kapatma gerekçesi sadece Işıl Eğrikavuk'un işine değil bütün ekrana karşı. İhtar bu işin gösteriminden önce yapıldı ve gerekçe olarak yine görüntü kirliliği gösterildi."

 

YAMA 2004’ten beri çeşitli sanatçı ve küratörlerin emeği ve dayanışmasıyla aralıklarla da olsa devam eden bir proje. Belki de İstanbul’un kamusal olarak en görünür projesi.

Eylül 2015’ten itibaren YAMA’nın yeni dönem programını yürütüyorum. Bu programın üçüncü komisyonu Işıl Eğrikavuk tarafından gerçekleştirildi. Yeni ürettiğimiz ‘ Yeni Bir Şarkı Söylemek Lazım’ işini 23 Nisan’da hiphop sanatçısı Sultana ve gazeteci Burcu Karakaş ile yaptığımız tartışmayla açıldı. Eğrikavuk bu komisyon için yine kendi ürettiği ‘ Havva Elmanı Bitir Kızım!’ sloganını yaklaşık bir dakikalık bir animasyona dönüştürdü. 26 Nisan akşamı YAMA açılmamıştı, bunu fark ettiğim anda otel ile iletişime geçtim. İlerleyen süreçte iki farklı bilgi öğrendim. Birinci olarak, zabıta gelerek ekranın kapatılmasını istemişti, gösterilen video/animasyon dinsel değerleri incittiği sebebiyle şikayet edilmişti. Bunu The Marmara görevlileriyle yaptığım telefon görüşmelerinden öğrendim.

İkinci olarak, Marmara Otelleri'nin dış ilişkilerden sorumlu müdürü Gönül Ayaydın belediyenin Pilvi Takala’nın Şubat ayında gerçekleşen 'İşçi Forumu' gösterimi sırasında gelerek ekranı kapatmak istediğini iletti. Marmara Pera belediyenin ihtarına 19/02/2016 tarihli bir itiraz dilekçesi vermiş durumda ve bunu takip ediyor.

Belediyenin kapatma gerekçesi sadece Işıl Eğrikavuk'un işine değil bütün ekrana karşı. İhtar bu işin gösteriminden önce yapıldı ve gerekçe olarak yine görüntü kirliliği gösterildi.

YAMA olarak içinde olduğumuz durum Türkiye'nin şu anda içinden geçtiği kültürel/politik alan daraltılması sürecinden bağımsız düşünülemez. Bu ekran karartılması hem Işıl Eğrikavuk'un sözüne hem de YAMA'nın sözüne dair yapılmış bir engellemedir. Ürettiğimiz projelerin bir yerlere dokunduğunu göstermektedir. Yani hem Işıl Eğrikavuk hem YAMA bu süreçte mağdur durumdadır.

YAMA Çağdaş Sanat Derneği belediyenin kararına göre davranacak, gelen karar üzerine yargı yolu da dahil olmak üzere hakkını arayacak. Ben de YAMA programının küratörü olarak Işıl Eğrikavuk’un kendi tarafından belediyeye karşı gerçekleştireceği bütün hak arama eylemlerinde yanında olacağım.

Önümüzdeki günlerde Işıl Eğrikavuk ile ortak olarak sanatçı, küratör, yazar ve hukukçularla nasıl bir süreçten geçtiğimizi paylaşmak ve kamuoyuyla tartışmak için açık bir toplantı düzenleyeceğiz. Sanatçımızın ve birlikte ürettiğimiz projenin arkasındayız.

Kamuoyuna Saygılarımızla

YAMA Çağdaş Sanat Derneği adına direktör/küratör Övül O. Durmuşoğlu

DÜŞÜŞ VE ACTIO IN DISTANS Her Düşenin Kanadı Yoktur

Nietzsche'nin yazdığı bazı fragmanlarda ortaya çıkan ve filozofun actio in distans tutkusunu kanıtlayan ayrıntılara pek girmeyeceğim ama burada altını çizmek istediğim şey, uzaktan etki konusunun düşmekle ilgili herhangi bir tartışmada düşme, düşebilme eylemlerini komplikasyona uğratarak, her düşüşün bir ayakta kalma mücadelesi olduğunu savunmak olacak.

article placeholder

Son derece ‘Politik’ bir caz festivali açılışı

Damon Albarn hem eski Afrikalı müzisyen dostları hem de yeni Suriye Orkestrası üyesi müzisyen arkadaşlarıyla Açıkhava tiyatrosunda İKSV Caz Festivali’nin açılış konserini yönetti. Bir bakıma bu konserin 'küratörlüğü'nü yaptı. Suriye orkestrası ve korosu anlamadığımız -keşke alt yazı olabilseydi- dokunaklı şarkılarını pırıltılı ve beyaz elbiseleriyle, savaşa, göçe, ölüme rağmen gülümseyebilen gözleriyle okudular. 

“Önemli olan düşüş değil, yere iniştir”

Küratörlüğünü Selen Ansen’in yaptığı; Bas Jan Ader, Phyllida Barlow, Cyprien Gaillard, Ryan Gander, Mikhail Karikis, Uriel Orlow, VOID ve Anne Wenzel gibi sanatçıların eserlerinden oluşan “Her Düşenin Kanadı Yoktur” adlı sergi yerçekimine bağlı olarak yükseliş ve düşüş arasındaki inanılmaz uyuma odaklanmasının yanı sıra kendi elimizle doğayı katlederek nasıl bir çöküşe doğru ilerlediğimizin eleştirisini sunuyor.

2024-11-06 21:41:58