A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

nu

Abluka’nın yönetmeni Emin Alper: Düşman bu kez Tepenin Ardında değil

Son dönem Türkiye sinemasında ilk filmi Tepenin Ardında ile heyecan uyandıran ve dikkatleri üzerine çeken Emin Alper’in ikinci filmi Abluka vizyona çıktı. Abluka merakla beklenen filmlerden biriydi; galasını yaptığı Venedik Film Festivali’nde ana yarışma bölümünde Jüri Özel Ödülü’nü kazandı ve eleştirmenler filmden övgüyle bahsetti. Ülkemizde Adana Altın Koza Film Festivali’nde de en iyi film başta olmak üzere beş ödüle layık görüldü. Abluka; yoğun bir politik şiddet ortamında yıllar sonra bir araya gelen kardeşlerin, Ahmet ve hapisten şartlı tahliye edilen Kadir’in hikâyesine odaklanıyor. Paranoya ve komplo teorilerinin öne çıktığı film gerçekle hayal arasında ince bir çizgide ilerlediğinden filmi izlerken seyirciye çok iş düşüyor. Filmin başrollerinde Mehmet Özgür ve Berkay Ateş yer alıyor; onlara Tülin Özen, Müfit Kayacan ve Ozan Akbaba eşlik ediyor. Abluka'nın mimarı Emin Alper'e filmin anatomisini sorduk.

Tıpkı yağmurda gözyaşları gibi gelecek

“Bütün bu anlar zamanın içinde kaybolacak, yağmurda gözyaşları gibi” Latifa Echakhch’ın sergisinin ismi. Bu isim bir bilim kurgu filminin son sahnesinden alınmış, devamı ise: “Şimdi ölüm zamanı!” Bu sade ama sert sergi derin sularda gezinip şiirsel bir estetiğe bulaşarak Türkiye ve Ortadoğu’nun kaderini sorunsallaştırmış.

Ai Weiwei ve Anish Kapoor’dan mültecilere destek

Ai Weiwei ve Anish Kapoor , Londra'daki mültecilere destek için yürüyüşlerini tamamladı.

Royal Academy okulundan 300 destekçiyle birlikte başladıkları yürüyüşlerini Doğu Londra'ya doğru sürdürdü.

Mülteci ofisinin de takdirle karşıladığı bu eylem sonunda yürüyüşçülerin taşıdığı battaniyeler yetkililere teslim edildi. Ai Weiwei'in altı yaşındaki oğlu da yürüyüşçülerin arasında olması dikkatlerden kaçmadı. Lisson galerisinin personelinin de katıldığı yürüyüş alçakgönüllüğü, eylemi "prlaştırma"masıyla şimdiden büyük destek almış durumda.

Salondaki Mozart, sokaktaki Mozart

İnsan keşfedince “nasıl da gözümden kaçmış” demeden edemiyor. Oldukça geniş ve her ferdi yetenekli Coppola ailesinden Roman Coppola ve Jason Schwartzman’ın dizi projesi Mozart in the Jungle, aslen obua sanatçısı olan Blair Tindall’ın Sex, Drugs & Classical Music isimli hatıratına dayanarak yaratılmış.

Gülten Akın’a Saygıyla…

“Uzun yaşadığım için belki yüzlerce şiirim var. Hangisinde ne kadar göründüm, çetelesini tutmadım bilemeyeceğim. Ortak bir duyarlığı sürüp götürdüm. Kendi özelimdeki bir olaydan, bir durumdan çıkıyorsa şiir, başkalarının yüreğine dokunsun için yazıldığıdır önemli olan. "Gülten" değildir artık. O, temaya bir giriş nedeni olmuştur. Dil şiirde öyle eksiltilir ki "Şehrazad" şiirindeki kara gecede, masalsı aydınlık da başladığı yerde kalamaz. "Düş" mü denir buna "düşmek" mi, nasıl yorumlarsanız yorumlayın. Gülten gizde kalmıştır. İyidir bu varmış gibi yokmuş gibi olmak. Okuyanın şiirlerimde kendini bulması bana sevgi, beğeni olarak döndü. Toplumsal temalı olanlarsa atıfları daha az dolayımla yürüdüğü için vurucu oldular. Onların da estetik değerlerinde yitik olmaması istenmiştir.

2024-11-18 10:41:30