A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

hep kitap

Bunca ölüme, bunca yıkıma, bunca zulme değer mi?

...Kendimle hesaplaşıyorum, geçmişteki fikirlerimle, bugünkü "ama"larımla, Batılı aydının konuya ilişkin önyargıları ve saplantılarıyla yüzleşiyorum. Ama diyaloğun öteki sesi, yani bölge insanı da bir o kadar önemli ve ağırlıklı. O, kimilerinin sandığı ve eleştirdiği gibi tek bir kişi değil; konuştuğum, dertleştiğim, tartıştığım gerçek Kürt arkadaşlarım. Diyaloğun o tarafı olmasa zaten kitaba Surönü Monologları ya da Surönü’nde Kendimle Hesaplaşma adını vermem gerekirdi... 

Sun Ra: Mit, Bilim ve Bilim Kurgu

Orkestrasını geçtiğimiz günlerde Cappadox festivalinde dinlediğimizde sevgili Mehmet Uluğ'nun düşü, ortak bir düşe dönüşürek gerçek oldu. Sun Ra Arkestra, Kapadokya'nın gerçeküstü atmosferini bu kadar tamamlayabilirdi. Sonra şunu öğrendik Ahmet Uluğ'dan... Sun Ra'nın son günlerinde İstanbul'da keşfettiği Mevlana felsefesinden etkilenen Bilgi Kitabı'ndan çok etkilenip onun yapraklarını sevdikleriyle paylaştığını... Bu New Age fantastik Afrofütürist sanatçıyı yakından tanımanın hatırlamanın yeryüzü gezegeninde iyiliğin kazanması için bir kez daha dilemenin tam sırası diyoruz.

“Biriyle karşılaşmanızda ilk izlenim ne kadar önemliyse kapak da o kadar önemli”

 

Can Yayınları’nın kitaplarının tasarımcısı Utlu Lomlu bu yıl Amerika’da The Type Directors Club, Certificate of Typographic Excellence ödülüne layık görüldü ardından da geçtiğimiz ay Venedik Bieanali’ne Hera Büyüktaşçıyan için hazırladığı sanatçı kitabıyla sanatsal katalog alanında EdBronze, Albert Camus’nün “Bütün Oyunları” ve George Orwell’in Paris ve Londra’da Beş Parasız kitaplarının kapak tasarımları ile European Design Awards 2016’da EDSilver ve EdBronze ödüllerini aldı. Biz de Viyana’da gerçekleştirilen törenin ardından kendisi ile kitap tasarımları hakkında konuştuk. 

Şebnem İşigüzel’den yanıtı zor soru: Özgürlük Uğruna Ne Yapabilirsin?

Şebnem İşigüzel'in son romanı Gözyaşı Konağı'nın iki esin kaynağınden biri Büyükada'dan gitmesini hiç istemediğimiz Adrian Villar Rojas'ın Annelerin En Güzeli yerleştirmesi diğeri Sophia Coppola'nın Marie Antoinette'i... Kadınların birbirlerinin kurdu ve kuşu olduğu bu romanda tarih de adeta kahramanlardan biri. 19. yüzyıl sonu bu Ada hikayesinin, en güçlü tarafı şiddette sınır tanımamasıyken ilginçtir zaafı aşka sınırlar koymasında. Şebnem İşigüzel ile son romanını konuştuk:

"Zaten roman fikri ilk öyle bir görüntüyle geldi. Fowles da roman fikirlerinin hep bir anlık görüntülerle geldiğini anlatır. Hoca Ali Rıza’nın mehtabı seyreden dervişler tablosu filan hep zihnimin bir köşesinde ışıldamıştır. Abdullah Biraderler’in o dönem çektiği portreler. Sonra Bienal’deki Rojas’ın işi, Tüm Annelerin En Güzeli. Çağdaş sanatla bağımı hep canlı tuttum zaten. Takip ettim, izledim, katıldım. Yeri geldiğinde ilhamımı oradan alıyorum çünkü. Hakikaten çağdaş sanat, ruhumun derinliklerinde bir şeyleri uyandırıyor."

Füsun Demirel için

Füsun Demirel'in ressam ablası Figen Aydıntaşbaş, ablası için, ablasına yazdı:

"GERİLLA"NIN ABLASI

12-13 yaşlarındasın. Anı defteri tutuyorsun 'Leyla Halit gibi olmak isterim' yazmışsın.
18 yaşındasın. İzmir'de açıkhava sinemasında genç tiyatrocuların bir gösterisini izliyoruz. Kara saçların iki kalın örgü başının etrafında; damarlarını şişirircesine şiir okuyorsun Nazım'dan, "Partizan". İçimden, 'haydi bakalım' diyorum. 
Sonra İtalya'da drama okumak... Almanya'da tiyatro yapmak falan...
Hep zoru seçtin, didiştin; oyuncu hakları, sanatçı örgütlenmesi dedin durdun.
40 yıl tiyatro ,sinema, tv, oku, kitap çevir, oyna!
Ekmek kavgasını onuruyla yap.
Bu sezon Dario Fo oynuyorsunuz kıt imkanlarla. Tiyatro yapmak ne zor! Beni de sıkıştırıp desenler çizdirdin.
Şimdi bir kısım parayla tutulmuş, bir kısmının beyni tutulmuş birileri seni hedef yaptı kıt izanlarıyla.
Helal olsun sana Füsun aşk olsun.

 

Sıradan faşizme tipik bir örnek “Merhametliler” oyunu

...Yönetmen Guy Cassiers de yaşadığı çağa tanıklık etmekten kaçınmayan, duyarlı ve anti-faşist bir sanatçı… O “Ben politikacı değilim, ama onlara savaşın anlamsızlığını ve dehşetini sahnede fotoğraflarla gösterebilirim’’ diyor. Savaşı, soykırımı, kötülüğün sıradanlığını anlatan oyunlara karşı ilgisiz kalamıyor...

article placeholder

Alfred Hitchcock sinemasına giriş – 101: Hitchcock/Truffaut

Fransız Yeni Dalga akımının öncü isimlerinden François Truffaut’nun, 1962 yılında, ustası olarak kabul ettiği Alfred Hitchcock ile yaptığı dev söyleşi bugün sinema tarihinin temel kitapları arasında gösteriliyor. Kent Jones ise bu kitaptan hareketle çektiği belgeselde Hitchcock sinemasının günümüzdeki izlerini sürüyor.

2024-11-24 04:56:54