A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

estetik

“Önemli olan düşüş değil, yere iniştir”

Küratörlüğünü Selen Ansen’in yaptığı; Bas Jan Ader, Phyllida Barlow, Cyprien Gaillard, Ryan Gander, Mikhail Karikis, Uriel Orlow, VOID ve Anne Wenzel gibi sanatçıların eserlerinden oluşan “Her Düşenin Kanadı Yoktur” adlı sergi yerçekimine bağlı olarak yükseliş ve düşüş arasındaki inanılmaz uyuma odaklanmasının yanı sıra kendi elimizle doğayı katlederek nasıl bir çöküşe doğru ilerlediğimizin eleştirisini sunuyor.

reklam

Yeniden düzenlenen Tophane parkına yerleştirilen “Nusret Mayın Gemisi ve Tophaneli Şehit Yüzbaşı Hakkı Heykeli” üzerinde düşünmekte fayda var. Öncelikle şunu ifade etmem lazım, bu uygulamayı yapanların “heykel” kavramını kullanmaktan bilhassa kaçındıklarını tahmin ediyorum. Bunu da bilerek yaptıklarını düşünüyorum.

Sun Ra: Mit, Bilim ve Bilim Kurgu

Orkestrasını geçtiğimiz günlerde Cappadox festivalinde dinlediğimizde sevgili Mehmet Uluğ'nun düşü, ortak bir düşe dönüşürek gerçek oldu. Sun Ra Arkestra, Kapadokya'nın gerçeküstü atmosferini bu kadar tamamlayabilirdi. Sonra şunu öğrendik Ahmet Uluğ'dan... Sun Ra'nın son günlerinde İstanbul'da keşfettiği Mevlana felsefesinden etkilenen Bilgi Kitabı'ndan çok etkilenip onun yapraklarını sevdikleriyle paylaştığını... Bu New Age fantastik Afrofütürist sanatçıyı yakından tanımanın hatırlamanın yeryüzü gezegeninde iyiliğin kazanması için bir kez daha dilemenin tam sırası diyoruz.

“10 sene aşk çalıştım çünkü aşkı özlüyordum”

Aralık 2015’te gerçekleştirilen Ege Sanat Günleri’nde “Ustaya Saygı, Yaşayan Anıt Sanatçı” sunumlarında, Ali Vatansever imzalı 11 dakikalık bir filmle katılımcıya anlatılmıştı Ayfer Karamani. Seramikte 60. yılına doğru ilerleyen bir sanatçının üretimini, yaşamını 11 dakikaya sığdırmak güç elbet. Ancak filmin merak uyandırdığı ve sizi sanatçının işlerinin peşinden sürükleyebildiği doğru. Ben de her ne kadar takipçisi olsam da filmi izleyince kapısını çalıp sohbet etmek istedim Ayfer Karamani’yle. 

1980’leri aralamak baştan yazmak

Hollanda'dan Van Abbe Müzesi, İstanbul’dan Salt, Madrid’den Reina Sofia müzesinin de katıldığı 1980’lere odaklanan Avrupa sergilerinin derdi pekala 'Avrupa projesini terk etme' olarak özetlenebilir. 'Öykü anlatıcılığının yerelleştirilmesi’ olarak da… 'Süreçlere odaklanmak' ve 'heterotopya aracılığıyla' 1980’lerin yazılmamış tarihlerinin neoliberalizme rağmen direnenlerin öyküsünü hem estetik hem de sosyal işaretler olarak çıkarmak da…

2024-11-05 15:25:42