A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

doğa

Ayşegül Sönmez’den “güncel barış”a karşı çıkış

sanatatak.com genel yayın yönetmeni Ayşegül Sönmez, Güncel Barış çağrısı metnini imzalamıyorum diyerek sosyal medyada çağrı metnini ve anlayışını Selahattin Demirtaş'ın şu sözlerinden hareketle eleştirdi:

"Kürtlerle ve Kürdistan'ın geleceğiyle ilgili söz söyleme hakkına sahip olmayan sadece Kürtlerdir. Bizim dışımızda herkesler konuşabilir. Emekli generaller, yenilmiş paşalar, stratejistler, analistler, her akşam bizim adımıza konuşabiliyorlar televizyonda. Kürt'e şunu verin, Kürt'e bunu verin, Kürt'e şunu alın... Bir tek biz konuşamayız. Biz konuşmak istediğimizde "Hayır, iradenizi kırarız, sizi pişman ederiz" diyorlar. Bizim dışımızda herkes bizim statümüzle, geleceğimizle ilgili konuşuyor, konuşabiliyor. Ama kırk milyonluk Kürt halkı Türkiye'de hangi statüyle yaşayacağını konuşamıyor."

Sönmez, Selahattin Demirtaş'ın bu sözlerini alıntılayarak yaptığı eleştirisinde, güncel barış çağrısını vicdan rahatlatmaya bir çağrı olarak gördüğünü ve metni imzalamayacağını belirtti:

"Sanatçıların, Didem Yazıcı ve Hakan Topal'ın öncülük ettiği barış çağrısında Kürt halkı diye bir ibare niye yok? Doğu, Doğu ve savaş var dediğimiz ve Batı Batı dediğimiz de hakikaten neresidir? Dilek Doğan nerede öldürülmüştür? Ülkenin Doğu'sunda mı Batı'sında mı? Ve devlet Doğu Batı fark etmeden kimleri öldürmektedir? Kusura bakmayın! Bu bildiriye de, vitrinleri de işin içine katmaya, vicdanları bir güzel görünerek ve göstererek rahatlatmaya karşıyım. İmzalamıyorum da... War is Over yazınca savaş bitmiş olmuyor: Imagine söyleyince hiç!"

Metin Akpınar: “Hiciv bizden çok önce de vardı”

Cumhuriyet gazetesi yazarı Ceren Çıplak'a verdiği söyleşiyle Metin Akpınar tiyatrodan siyasete kritik tespitlerde bulundu:

"Hiciv bizden çok önce de vardı. Öğrencilerime, her devirde her şey eleştirilebilir diyorum. Bir kabarecinin önce entelektüel olması lazım. Empati kültürüne hâkim olması lazım. Kabare tiyatroları dünyada çok olumsuzluklar yaşandığı dönemlerde çok daha kuvvetli gelişmiştir. Hitler Almanyası’nda da kabare tiyatrosu vardı."

Çıplak'ın söyleşisinin devamı için:

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/sokak/457623/Metin_Akpinar_dan_Erdogan_a_yeni_yil_hediyesi.html

Berlinale’nin ardından

Berlin Film Festivali’nde bu yıl Türkiye sineması yine adından söz ettirdi. Yarışmalı bölümde Türkiye’den film olmamasına rağmen, Mete Gümürhan ile Aslı Özge festivalden ödülle ayrıldı. 66. Berlin Film Festivali’ne bu yıl damgasını vuran konu ise mülteci krizi oldu. 

Sanatın geleceği nedir?

Bu yazı stereo-reality kavramına uyum sağlamak amacıyla yazıda temel programa dili Html (Hypertext markup language-Hiper metin işaretleme dili) kullanılarak ikili bir dil oluşturulmaya çalışılarak yazıldı. Bu dil web sayfalarının oluşturulmasında kullanılan temel araçlardan biri, tek kullanım alanı bu olmayarak web sayfalarında gördüklerimizin arka planı ve bilgisayarın kendi gerçekliği, sanal gerçekliğin "günlük" dili. 

Freud’la bir söyleşi

Sigmund Freud dünyanın entelektüel hayatında önemli bir rol oynadı öyle ki tıpkı Bernard Shaw gibi neredeyse bir insan olmanın ötesine geçti. O medeniyetin evriminde somut bir tarihsel yer verebileceğimiz kültürel bir güç oldu. Freud, psikanalizin tarihi konulu bir araştırmada, kendisi hakkında şöyle konuşmuştur; “Beni Kolomb’la, Kepler’le, Darwin’le karşılaştırdılar ve beni bir kötürüm ilan ettiler.” Bugün bile onu bilimsel bir maceraperest olarak gören birileri vardır. Gelecek onu Bilinçaltı’nın Kolomb’u olarak göklere çıkaracak. 

 

Yalnızca Cathay’e yeni bir geçiş arayışında olan Kolomb yepyeni bir kıta keşfetmişti. Ruhsal sağaltım biliminde yepyeni bir yöntem bulmaya kalkışan Freud, insan zihninin gizli kıtasını keşfetti. Freud, bizi çocukluğumuza  ve ırkımızın geçmişine bağlayan özel içsel güçlerimizi önümüze serdi. Psikanalizin ışığında ilk kez insan doğasının sırrını anlayabildik. Birkaç kez Freud’un konuğu olma şerefine eriştim. Her seferinde bana büyüleyici kişiliğinin birdenbire ortaya çıkıp gizlenen yeni pırıltılarını sergiledi.    

 

G.S.Viereck-1927

Yazı yazmak da sergi yapmak da mimarlığa dahil

10. Arkitera Ödülleri’nde “Genç Mimar Teşvik Ödülleri”nden birini kazanan Yelta Köm ile mimarlık pratiğini konuşmak için buluştuk, mimarlık camiasına bakış açısından mimari uygulamaların çeşitliliğine uzanan geniş yelpazede bir sohbet oldu: “Mimarlıkta bina ve proje yapmak dışında başka şeyler de yapılabildiğini görmek bence heveslendirici bir şey.” 

2024-11-28 22:35:28