Dördüncü sanayi devrimi ana başlığı altında toplanan Davos'ta "sanat" alt başlığı altında edebiyat, sinema ve müzik gibi alanlardan konuklar da yer alıyor. Bugün başlayan zirveye Türkiye'den Elif Şafak katılacak.
Tarihi Bomonti Bira Fabrikası’nda hayat bulan bomontiada, düşünmeye, yaratmaya ve eğlenmeye davet ediyor. Kentin dokusuna sahip çıkan bomontiada, İstanbul'un merkezinde canlandırdığı “bir araya gelme” kültürünü taşıyan yaşam alanı olarak tasarlandı.
Vincent van Gogh (1853-1890) geride dikkate değer birçok resmin ve çizimin yanı sıra, çok ilginç ve hacimli bir yazışma dizisi de bıraktı. Türkiye’de Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan son derece kolay izlenebilen Dostlukla-Seçme Mektuplar, toplam 820 mektubun 265’inden oluşan geniş bir seçmeyi içeriyor.
Türk mutfağının evrelerini Çadırdan Saraya kitabında anlatan Engin Akın Osmanlı yemeklerini canlandırma deneyimini anlattı. Me’muniyyeden kabuniye iştah körükleyici bir yazı...
Banksy gelmedi, eserleri geldi. Aslında Banksy'nin bu sergiden haberi yoktu. Bu sergi Banksy'ye yakışmadı ama geliri bağışlanacak dendi. İstanbul'da 2016'nın en olaylı sanat hadisesi The Art of Banksy'yi bir de yazarımız Yağmur Yıldırım değerlendirdi.
Uluslararası sol, neoliberalizme karşı direnmenin acı gerçeğiyle yüzleşmek yerine kendi imajını yarattı. Uluslararası solun postmodernizme inanmaya ihtiyacı yoktu çünkü o postmodernizmin ta kendisiydi...
sanatatak.com'un da medya sponsoru olduğu Moving Image fuarını İstanbul'a taşıyan küratör, galerici ve sanat danışmanı Ed Winkleman, eski kitabının yeni versiyonu Çağdaş Sanat Eseri Satmak: Çağdaş Pazarın İlerleyişi Nasıl Sağlanır'da günümüz sanat galericiliğinin geçirdiği dönüşümü kusursuz tarif ederken sanat galericilerine ve aslında koleksiyonerlere de önemli tavsiyelerde bulunuyor. 2015 yılı Eylül ayında Allworth Press tarafından yayınlanan kitabın Türkçe'ye kazandırılmasını Galericiler Derneği'nden bekliyoruz. Ed Winkleman'ın Richard Lehun ile yaptığı konuşmadan bir bölümü Billur C. Yılmazyiğit çevirisiyle yayınlıyoruz.
Korhan Gümüş tarihsel bir perspektifte geçmişi ve bugünü hatırlayarak hatırlatarak yanıtlıyor: Beyoğlu Nasıl Kurtulur? "...önce "kurtarıcılar"dan kurtarmak gerekiyordu Beyoğlu'nu. Çünkü bu “kurtarıcılar” kamu gücünü kullanarak yarattıkları sınıfsal çelişkiyi azınlıklara karşı halkı kışkırtarak örtmeyi, gizlemeyi başarıyorlardı..."