A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

Rusya

‘İşçiler’ projesi İzmir’de

Fotoğrafları yüzü aşkın ülkeyi dolaşmış ve 21. yüzyılın en önemli belgesel fotoğrafçısı ve foto muhabirlerinden Sebastião Salgado’nun, bazı eleştirmenlere göre Karl Marx’tan sonra yaratılan en gerçek ‘Manifesto”’ olan “İşçiler” (Workers) projesi, 1 Ekim- 29 Kasım 2015 tarihleri arasında İzmir’de.

Savaşın gölgesinde 3 sanatçı

Suriye devrimi çok sayıda sanatçıyı, yazarı, ressamı, fotoğrafçıyı etkiledi. Sonuç, sadece acı çeken ve mücadele eden Suriyelilere değil, özgür ve demokratik bir ülkede yaşamak isteyen birçok insan için de umut ve esin kaynağı olan bir dizi şaşırtıcı sanat eseri oldu.

Derleme/Çeviri: Billur C. Yılmazyiğit

“Yok olacağız ve yok olmayı hak edeceğiz”

Slavoj Zizek, 'AB Mülteci Krizi Küresel Kapitalizmle Yüzleşmeden Ele Alınamaz' başlıklı yazısında şöyle diyor:  Mülteciler için öğrenilmesi gereken acı ders şudur ki, Norveç’te bile “Norveç diye bir yer yok”. Hayallerini sansürlemeyi öğrenmek zorundalar: gerçekliğin içinde hayallerinin izini sürmek yerine, değişen gerçekliğe odaklanmalılar.

Çeviri: Özlem Akarsu

Kumun Kardeşleri

Suriye'de devam eden savaş halkını zorunlu göçle başbaşa bırakırken, bir yandan ülkenin tarihi de ait olduğu yerden koparılıp yasadışı yollarla satılıyor. Gazeteci Mike Giglio ve Munzer el-Awad, Türkiye sınırı boyunca tarihi eser kaçakçılarıyla buluşarak 'yeraltından' yürüyen bu 'tarihi trafiğin' izini sürdü. Konuştukları kaçakçılardan Muhammed durumu şöyle anlatıyor: "Çok fazla hayat ve tarih kayboldu. Suriye artık bambaşka bir ülke."

Çeviri: Özlem Akarsu

Kozmik Endişe: Rus Vakası

"Devlet, bireylerin özelde ölmelerine ya da ölülerin mezarlarında huzurla dinlenmelerine daha fazla izin veremez. Ölümün sınırları devlet tarafından aşılmalıdır. Biyogüç bütünsel bir hal almalıdır."

Boris Groys’un,  56. Venedik Bienali dergisinde Rus kozmikçileri ele aldığı yazısını Hale Eryılmaz’ın çevirisi ile sunuyoruz.

 

Yeni Ekran Rönesansı, Barok ve Manyerizmi

Radikal Rus grup AES+F ile 2007 tarihinde İstanbul'da söyleşi yapma fırsatını bulmuştum. Grubun en büyük özelliği cesur ve dijital dünyadan çok beslenen hiper gerçekçi ifadesinin kifayetsiz kalacağı melez bir dil üretmesiydi. Venedik bienaline paralel projeleri Inverso Mundus'da yine dev ekranlarda etkileyici görselliğe sahip filmleriyle bu dili konuşmayı üretmeyi sürdürüyorlar. Her zamankinden daha görkemli ve bu kez dev sanat tarihinin içinden konuşuyorlar sanki...

2024-11-22 16:46:28