Pekala hadi itiraf edelim: Batılı eliyle bir Gülsün Karamustafa sergisinden ne bekliyoruz? Onun bazı dönemlerini gözden çıkarıp bazılarını güncel Almanya- Türkiye gerilimine kurban etmesini değil mi? Hiç öyle olmamış işte. Karamustafa'nın dün açılan Berlin Hamburger Bahnhof müzesi solosu Chronographia, sanatçının 40 yıllık üretimini kucaklayarak, kesintisiz, büyük bir geçişlilikle aktarmayı başarmış görünüyor.
Lübnan’ın en popüler gruplarından Mashrou’ Leila’nın Ürdün’de antik bir Roma tiyatrosunda vereceği konser Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından veto edildi.
İKSV’nin düzenlediği 20. İstanbul Tiyatro Festivaliçerçevesinde 17-18 Mayıs’ta seyircilerle buluşan Her Gün Biraz Daha İranlı kadınların erkekler üzerinden kurgulanan hayatlarını anlatıyor. Ancak üç kadın karakterin İran İslam Devrimi'nden sonra yaşadıkları, erkil zihniyetin hakim olduğu dünyada biz kadınlara yabancı değil. Bu bağlamda Avrupa’dan Ortadoğu’ya kadınların yaşadıkları toplumsal sorunları, özel hayatlarında tecrübe eden ve bunu üç farklı monolog halinde sahneleyen oyuncular aynı zamanda seyirciye "özel olan politiktir" mesajını veriyor. Bu çerçevede yapımcı Maryam Karroubi ile yaptığımız söyleşide Karroubi, oyunun seyirciyle buluşmasıyla ilgili deneyimlerini aktarırken, aynı zamanda oyunu nasıl değerlendirdiğini ve İran İslam Devrimi’nden sonraki kadın profili hakkındaki görüşlerini aktarıyor.
Werner Herzog’un ilk gösterimini Berlin Film Festivali’nde yapan son filmi Çöl Kraliçesi (Queen of the Desert), 20. yüzyılın başlarında ortadoğunun şekillenmesinde önemli rol oynamış Gertrude Bell’in hayat hikayesini anlatıyor.
35. İstanbul Film Festivali'nin Ulusal Yarışma bölümünde, En İyi Film dalında Altın Lale Ödülü'nü, yönetmen Ahu Öztürk'ün "Toz Bezi" filmi kazandı. Öztürk, genel yayın yönetmenimiz Ayşegül Sönmez'in PEN Duygu Asena ödül törenindeki "Türkiye'ye de Ortadoğu'ya da barışı kadınlar getirecek" mesajına benzer şekilde "Barışı kadınlar kuracak" dedi.
Tom Tykwer’in yeni filmi Kral İçin Hologram uluslararası bir yatırım için ortadoğuya seyahat eden Amerikalı bir işadamının Kafkaesk hikayesini anlatıyor.
Özgür Üniversite’nin 3 ay sürecek bahar dönemi, 26 Mart Cumartesi günü Fikret Başkaya’nın “XXI. Yüzyılda Devrim” başlıklı semineriyle açılacak. Bu dönem; şiir, psikoloji, siyaset, resim, fotoğraf, felsefe ve sinema gibi seminerlerin yanı sıra güncel gelişmelerin tartışılacağı seminerler ile zenginleşecek.