A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

Oray

Canan yıllardır tek bir performans yapıyor

Bugün Işıl Işıl Karanlık işte ışıl ışıl Canan’ın 1998’den bugüne feminist bir sanatçı olarak ne tür bir yolda yürüdüğünü aydınlatmakla kalmıyor aynı zamanda ismi kadar müstesna bir şekilde Canan’ın tin ve beden arasındaki gerilim üzerinde nasıl bir cambaz gibi yürüdüğünü de belgeliyor.

Bu bir bienal değildir!

4 Aralık - 14 Aralık tarihleri arasında, Ege Üniversitesi bünyesinde, iki yılda bir gerçekleştirilen Uluslararası EgeArt Günleri"Algısal Farklılaşma" teması altında altıncı kez düzenlendi. Ege Üniversitesi, Akbank, Fransız Kültür Derneği, Bornova Belediyesi, Italyan Konsolosluğu gibi birçok kurum, kuruluş ve galeriyle ortaklaşa çalışarak gerçekleştirilen on günlük etkinlik, üniversite mensuplarından oluşan kurul ve sanat severlerin katkılarıyla hayata geçirildi. 

“Küresel terörizm bir aşırılıktır”

Jürgen Habermas, 11 Eylül saldırılarından hemen sonra verdiği söyleşisinde bugün yaşadıklarımızı öngörmüş müydü? Ünlü düşünürün köktendincilik ve terör üzerine söyledikleri bugün dünyanın maruz kaldığı sıcak terör olaylarını değerlendirmemize katkıda bulunacak hiç şüphesiz... Özlem Akarsu'nun titiz çevirisiyle...

Dakika dakika Antalya Film Festivali heyecanı

52. Antalya Uluslararası Film Festivali yıldızlar geçidine sahne olan açılış töreni ile başladı. Hafta boyunca ulusal ve uluslararası yarışma filmlerinin yanı sıra dünyanın dört bir yanından en yeni ve bol ödüllü özel yapımların izleyicilerle buluşacağı festivali sanatatak ekibinden Merve Genç adım adım takip ediyor.

Fenci güzel sanatlar okur mu hiç!

Tasarım adına yılın güzel gelişmelerinden bir diğeri, yaptıkları başarılı mimari ve mekan tasarımları ile tanıdığımız bol ödüllü Atilla Kuzu ve Levent Çırpıcı’nın, özgün tasarım çalışmalarını OZON adı altında yeni bir stüdyo girişimi haline dönüştürmeleri oldu. Ozon bence bu topraklardan çıkmış ve yıllar önce Obuz kardeşlerin benzer bir yaklaşımla ortaya çıkardıkları ve sessiz sedasız büyütmeye devam ettikleri ILIO kadar değerli bir girişim.

“Eğer hafızayı kaybettiysek ne kazandık peki?”

“Savaşın başlangıcı sır olacak.” diyor bize Jenny Holzer eserlerinin birinde. Büyük anlatılar ve komplo teorileri bizi hep büyük ve katı nedenlerin peşinden koşmaya itti büyük oranda sorunlarımıza çözüm ararken. Peki ayrıntının ve küçük bir değişimin yarattığı devrim gerçekleşen en büyük devrim ise? Michel Serres'in 2007 yılında İNRİA'da( Institut national de recherche en informatique et en automatique/ Ulusal enformatik ve otomatik araştırmalar enstitüsü) verdiği bu konferans teknolojinin nasıl bir devrim olduğunu anlatıyor bize. Henüz 2007 yılında Wall Street ve Avrupa'daki occupy eylemlerinden, Arap baharına ve Ortadoğudaki savaş ortamının gizli nedenine dair bir açıklama da barındırıyor bu konferans bana göre. Teknolojiyle değişen insan olma “durumu” aynı zamanda alışkanlıklardan hukuka, hukuktan politikaya kökensel bir dönüşümün yaşanmasına da neden oluyor. Kuşkusuz yaşayan, sessiz, etkin ve yıkıcı bir devrim bu! Teknoloji her şeyi dönüştürüyor, peki bunu nasıl yapıyor? Buyrun, Michel Serres anlatıyor bunu:

2024-11-01 12:36:27