Vampire Weekend'in Contra'sını dinlerken bende "Neden dinliyorum bunu?" düşüncesi ağır bastı her zaman. Zira albüm çok farklı türleri barındırıyor ama hiçbirini kendine ait hissettiremiyordu bana.
Ünlü İtalyan filozofun en büyük özelliği sanırım herkesin çoktan vazgeçtiği dünyayı değiştirme sevdası ve umuduna hala sahip olması. Negri, 40 yıl aradan sonra geldiği İstanbul'da performans sanatının imkanlarına dikkat çekti...
Sanatçı bugün unuttuğumuz, geride bıraktığımız, yitirilmiş saydığımız bir şeyi neden yeniden konu ediniyor? Sınırsız tüketim ve hıza karşılık sanatçı kendine bunu bir görev olarak mi yapıyor, kendini buna karşın müdafaa eden bir konuma mi yerleştiriyor?
Pera Film, 25 Mayıs a kadar İtalyan Kültür Merkezi işbirliğiyle Antonioni’nin 1940 ve 1980 yılları arasından yedi uzun metraj filmini, kısa filmlerinden bir seçki ile birlikte seyirciye sunuyor. Ünlü İtalyan yönetmeni anlamanın ve anlatmanın tam sırası...
Türkiye’deki ilk gösterimi geçtiğimiz İstanbul Film Festivali kapsamında yapılan “Lanetli Kan”, bu ayın sonunda vizyonda! Vizyondan önce ise Sanatatak’ta!
Erdem Helvacıoğlu, mütemadiyen taze haberlerle çıka gelen ve bitmek tükenmek bilmeyen temposu ile sürekli eser, albüm üreten bir isim. Kendisini Amerika’ya yerleşme telaşındayken yakaladık; kahveye oturduk, aklımızdaki sorulara cevap isteyip, durum raporu aldık.
Sanatçı Erhan Özışıklı’nın 14 Mart-6 Nisan 2013 tarihleri arasında, Poligon Galeri’de sergilenen “Şölen” sergisiyse, bu eski “oyunu” tekrar çağırmayı deniyor. Üzerine düşecek onca laneti göze alarak...
Pip Chodorov’un, ünlü yönetmen Wim Wenders’in, beş parasız ölmüş ve arkasında sadece sesini bırakabilmiş bir müzisyenin hikayesini anlatan belgeselini izledikten sonra yapmaya karar verdiği “Free Radicals”, onca yetenek ve ustalıklarına rağmen maddi sıkıntılarla boğuşan deneysel sinemacıları konu alıyor.