A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

Medya

Haftanın yeni kitapları: 13-19 Haziran 2016

Sanatatak yazarı Efe Beşler bu hafta ve her hafta yeni çıkan kitaplardan en önemlilerini seçiyor: The Terrible Turk "Batı’nın Gördüğü Türk", Romantik Yürekler: Futbol Tarihimizin Yeni Devreleri 1952-1992, Halim’e İthaflar ve Sudan Sebepler: Türkiye’de Neoliberal Su-Enerji Politikaları ve Direnişleri...

Füsun Demirel’e baskı için oyunu kayda alındı

Bir söyleşide bir gerillayı ya da gerilla annesini canlandırmak istediğini ifade ettiği için sosyal medyada bir kesim tarafından lince maruz kalan oyuncu Füsun Demirel, yeni bir yaptırımla karşılaştı. Yönettiği "Aşk Dersleri" adlı oyun, İskenderun'daki gösteriminde polislerce videoya çekildi.

Şebnem İşigüzel’den yanıtı zor soru: Özgürlük Uğruna Ne Yapabilirsin?

Şebnem İşigüzel'in son romanı Gözyaşı Konağı'nın iki esin kaynağınden biri Büyükada'dan gitmesini hiç istemediğimiz Adrian Villar Rojas'ın Annelerin En Güzeli yerleştirmesi diğeri Sophia Coppola'nın Marie Antoinette'i... Kadınların birbirlerinin kurdu ve kuşu olduğu bu romanda tarih de adeta kahramanlardan biri. 19. yüzyıl sonu bu Ada hikayesinin, en güçlü tarafı şiddette sınır tanımamasıyken ilginçtir zaafı aşka sınırlar koymasında. Şebnem İşigüzel ile son romanını konuştuk:

"Zaten roman fikri ilk öyle bir görüntüyle geldi. Fowles da roman fikirlerinin hep bir anlık görüntülerle geldiğini anlatır. Hoca Ali Rıza’nın mehtabı seyreden dervişler tablosu filan hep zihnimin bir köşesinde ışıldamıştır. Abdullah Biraderler’in o dönem çektiği portreler. Sonra Bienal’deki Rojas’ın işi, Tüm Annelerin En Güzeli. Çağdaş sanatla bağımı hep canlı tuttum zaten. Takip ettim, izledim, katıldım. Yeri geldiğinde ilhamımı oradan alıyorum çünkü. Hakikaten çağdaş sanat, ruhumun derinliklerinde bir şeyleri uyandırıyor."

Erkeklerin yön verdiği kadın hayatlar: Her Gün Biraz Daha üzerine Maryam Karroubi ile söyleşi

İKSV’nin düzenlediği 20. İstanbul Tiyatro Festivali çerçevesinde 17-18 Mayıs’ta seyircilerle buluşan Her Gün Biraz Daha İranlı kadınların erkekler üzerinden kurgulanan hayatlarını anlatıyor. Ancak  üç kadın karakterin İran İslam Devrimi'nden sonra yaşadıkları, erkil zihniyetin hakim olduğu dünyada biz kadınlara yabancı değil. Bu bağlamda Avrupa’dan Ortadoğu’ya kadınların yaşadıkları toplumsal sorunları, özel hayatlarında tecrübe eden ve bunu üç farklı monolog halinde sahneleyen oyuncular aynı zamanda seyirciye "özel olan politiktir" mesajını veriyor. Bu çerçevede yapımcı Maryam Karroubi ile yaptığımız söyleşide Karroubi, oyunun seyirciyle buluşmasıyla ilgili deneyimlerini aktarırken, aynı zamanda oyunu nasıl değerlendirdiğini ve İran İslam Devrimi’nden sonraki kadın profili hakkındaki görüşlerini aktarıyor.

2025-02-25 15:44:12