Fransızların entelektüel dinamizmlerini yitirmesinin ardındaki tartışmasız en büyük etken, hem maddi anlamda hem de kültürel bakımdan Fransızların global ölçekte güçlerini büyük oranda yitirdiklerine ilişkin giderek kuvvetlenen düşünce.
Slavoj Zizek, 'AB Mülteci Krizi Küresel Kapitalizmle Yüzleşmeden Ele Alınamaz' başlıklı yazısında şöyle diyor: Mülteciler için öğrenilmesi gereken acı ders şudur ki, Norveç’te bile “Norveç diye bir yer yok”. Hayallerini sansürlemeyi öğrenmek zorundalar: gerçekliğin içinde hayallerinin izini sürmek yerine, değişen gerçekliğe odaklanmalılar.
Bombalanmış mahallesinin caddelerinde çaldığı piyanosu ve Suriye'deki savaşı anlatan şarkılarıyla bir anda dünyanın gözlerini üzerine çevirdiği Ahmad Ayyam, "insanların moralini düzeltmek için şarkılar çalmaya başladım" diyor.
“Maruz”, geçtiğimiz günlerde Kurbağalı Dere, Yoğurtçu Parkı girişindeki köprü üzerinde yerini aldı. Hem tehditkar hem şiirsel bir görsellik üreten bu çalışma, 14. İstanbul Bienali paralel etkinlikleri çerçevesinde, doğal sürecin izin vereceği güne kadar görülebilir.
Umutlu olmak zor. Fakat belki de Zero sanatçılarının taşıdığı umudu sürdürmek en iyisidir. Zero sergisi Sakıp Sabancı Müzesi'nde gidin ve görün. Ama 'Zero' hakkında her şeyi öğrenmeden gitmeyin!
Ayşegül Sönmez'in 19 Haziran 2005 tarihinde Nuri İyem'in vefatının ardından yazdığı yazısını bugün Evin Sanat Galerisi'nde açılacak Nuri İyem 100 yaşında sergisi nedeniyle yayınlıyoruz.
14. İstanbul Bienali üzerine kritikler birbiri ardına çıkmaya devam ediyor... Biz de takdir ettiklerimizi çevirmeye devam ediyoruz. İşte Ana Teixeira Pinto'nun, Berlin’de yaşamakta olan Lizbonlu yazarın bienal yazısı.