A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

DW

Ece Temelkuran’dan Suriyeli sığınmacılara dair

Ece Temelkuran, Suriyeli sığınmacıların Türkiye'de ve dünyada yaşadıklarını Alman Deutsche Welle için yazdı. 

"Geçtiğimiz günlerde yoksul Kürt işçileri, Kürt oldukları için yaşadıkları Batı şehirlerinden kovan insanlar Suriyelilerin de ülkelerine geri dönmesini istiyor. Ne talihsizler ki kaçtıkları bir savaştan başka bir savaşa tutulmak üzere olan Suriyelilerin gidecek bir yeri yok. “Ne kadar ilkeller” diyebiliyor insanlar, “40 kişi aynı evde kalıyorlar.”

Benim ülkem bir köprü-ülke. Savaştan kaçan Suriyeliler, insanlık tarihi boyunca bu köprü-ülkeden geçen binlerce toplumdan biri. Çünkü insanlık tarihinin başından beri benim ülkem büyük şair Nazım Hikmet’in dediği gibi “Bir kısrak başı gibi uzanıyor, Asya’dan Akdeniz’e”. Arkalarında ayakkabılarını bırakıp denize açılıyorlar. Bazen sadece şambrelleri vuruyor sahile, bazen köprüyü geçemeyen bir çocuğun cesedi. Benim ülkemin muktedirleri şimdi kendi iktidarlarını korumak için yapmaları gerekenlerle, halkım ise iktidarın yalanlarıyla geçirdikleri felçle baş etmekle çok meşgulken, o kıyıya vuran çocuk cesedini bir jandarma kucaklıyor. Adı Mehmet Çıplak. 39 yaşında. 6 yaşında bir oğlu var. “Allahım inşallah yaşıyordur” dedim diye anlatıyor o anı. Sonra bir çocuğun ölüsüne sarılmanın aklına kendi oğlunu getirdiğini, utanç duyduğunu. Aramızda, ülkenin içinde giderek büyüyen bu görünmez halkla en yakından yüz yüze gelenimiz o. Büyük kararlar alınırken, büyük savaşlar yapılırken biz küçük insanlara acının yüzüne yakından bakıp utanmak kalıyor. Ülkemin iyi insanları her gün yanı başlarında sayıları artan bu görünmez halkın insanlarına bakıp kendinden, yaşamaktan, tok olmaktan utanıyor."

Yazının devamı için tıklayın.

Zero Sanatçılarını Yakından Tanıyalım: YVES KLEIN

1958’de boş bir galeri sergiledi. 1960’ta sahte bir gazete yayınladı. 1962’de varolmayan sanat eserlerinin sertifikalarını sattı. Bir yatırımcı değildi ama yerleştirme sanatının, kavramsal sanatın ve kurumsal eleştirinin bir habercisiydi. O mavinin yaratıcısı Yves Klein'ı Pepe Karmel'in Sanat ve Simya başlıklı Klein yazısıyla tanıyoruz.

Lydia Lunch: Beni Lady Gaza olarak çağırın

Lydia Lunch bir No Wave efsanesi, Sonic Youth ve Nick Cave’le çalıştı, kitaplar yazdı ve sanatla uğraştı. Şimdi 56 yaşında ve hala, pop kültürün ticarileştirilmesine öfkeleniyor: "Para için yapıyorsanız, sanat yapmıyorsunuzdur. Ticaretle uğraşıyorsunuzdur" diyor Lunch. Guardian'da Nadja Sayej imzasıyla yayınlanan yazıyı çeviri ekibimizden Billur C. Yılmazyiğit çevirdi.

En iyi Kısalar Açıklandı

11. Akbank Kısa Film Festivali’nde bu sene ödül alan filmler açıklandı. 37 ülkeden toplam 712 kısa filmin katıldığı yarışma bölümüne başvuran yapımlar arasından yapılan değerlendirme sonucunda;

“EN İYİ ULUSAL FİLM ÖDÜLÜ” Orhan İnce’nin yönetmenliğini üstlendiği Adem Başaran isimli filme, “EN İYİ ULUSLARARASI FİLM ÖDÜLÜ” ise Avusturya doğumlu yönetmen Mark Gerstorfer’in Erlösung (Kaçış) filmine verildi.

Bunun yanısıra, ulusal kategori bölümünde yarışan filmler arasında Altın Kızlar isimli film ile Said Tuğcu ve Sıla Özsoy; Mükemmel Bir Gün adlı yapım ile Oğuzhan Kaya mansiyon ödülüne layık görüldüler. Uluslararası kategoride ise mansiyon ödülü iki genç sinemacı arasında paylaşıldı; Roadtrip (Yolculuk) isimli yapım ile Xaver Xylophon ve La Llamada (Çağrı) filmi ile Gustavo Vinagre ödül kazanan isimler oldu.

Festival’i yakından takip eden sinemaseverler arasında yapılan oylama sonucunda ise, Cansu Boğuşlu’nun Yabani Ot isimli filmine “Seyirci Ödülü” verildi.

Festival kapsamında düzenlenen yarışmanın ödül töreni, 26 Mart 2014, Perşembe günü ünlü oyuncu Ceyda Düvenci’nin sunuculuğu ile Akbank Sanat’ta gerçekleştirildi. Sinema camiasının önde gelen yönetmen, oyuncu ve tanınmış isimlerinin katıldığı törende Festival’e konuk olarak katılan Berlin Film Festivali Kısa Film Bölümü Küratörü Maike Mia Höhne’ye, ünlü yönetmen Jessica Woodworth’a, Kısadan Uzuna Bölümü’nün konuğu yönetmen Yeşim Ustaoğlu’na ve Belgesel Sinema Bölümü’nün konuğu usta yönetmen Engin Ayça’ya teşekkür plaketleri verildi.

Papua Yeni Gine’den Meksika’ya, İskoçya’dan Suriye’ye dünyanın farklı bölgelerindeki 37 ülkeden toplam 712 kısa filmin katıldığı, Ulusal ve Uluslararası olmak üzere iki ayrı kategoride gerçekleştirilen yarışma bölümüne katılan eserler; Oyuncu Esme Madra, Yönetmen Erdem Tepegöz ve Yönetmen Selim Evci oluşan ön eleme juri kurulu tarafından değerlendirildi. Festival’in Ulusal Yarışma Bölümü’ne katılan eserler arasından jüri üyeleri, Yönetmen Handan İpekçi, Oyuncu-Yönetmen Nazan Kesal, Işık Üniversitesi Sinema TV Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mutlu Parkan, Oyuncu Taner Birsel ve Akbank Sanat Müdürü Derya Bigalı’nın yaptığı değerlendirme sonucu Adem Başaran isimli film ile Orhan İnce “EN İYİ ULUSAL FİLM ÖDÜLÜ”nün sahibi oldu.

Yönetmen-Senarist Jessica Woodworth, Berlin Film Festivali Kısa Film Küratörü Maike Mia Höhne, Oyuncu Meltem Cumbul, Görüntü Yönetmeni Florent Herry ve Akbank Sanat Müdürü Derya Bigalı dan oluşan Uluslararası Yarışma Bölümü Jüri Üyeleri, Erlösung (Kaçış) ile Mark Gestorfer’ı “EN İYİ ULUSLARARASI FİLM ÖDÜLÜ”ne layık gördü.

Festival kapsamında belirlenen EN İYİ ULUSAL FİLM ve EN İYİ ULUSLARARASI FİLM seçilen eserlerin yönetmenleri Akbank Sanat tarafından; 5.000 Dolar ile ödüllendirildi.

11. Akbank Kısa Film Festivali’nin ödüllü filmleri, 6 Nisan – 14 Mayıs tarihleri arasında Edirne, Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Eskişehir gibi Türkiye’nin dört bir yanında yer alan üniversite kampüslerinde gençlerle buluşacak.

2025-01-08 09:33:06