A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

Bron

“Eğer hafızayı kaybettiysek ne kazandık peki?”

“Savaşın başlangıcı sır olacak.” diyor bize Jenny Holzer eserlerinin birinde. Büyük anlatılar ve komplo teorileri bizi hep büyük ve katı nedenlerin peşinden koşmaya itti büyük oranda sorunlarımıza çözüm ararken. Peki ayrıntının ve küçük bir değişimin yarattığı devrim gerçekleşen en büyük devrim ise? Michel Serres'in 2007 yılında İNRİA'da( Institut national de recherche en informatique et en automatique/ Ulusal enformatik ve otomatik araştırmalar enstitüsü) verdiği bu konferans teknolojinin nasıl bir devrim olduğunu anlatıyor bize. Henüz 2007 yılında Wall Street ve Avrupa'daki occupy eylemlerinden, Arap baharına ve Ortadoğudaki savaş ortamının gizli nedenine dair bir açıklama da barındırıyor bu konferans bana göre. Teknolojiyle değişen insan olma “durumu” aynı zamanda alışkanlıklardan hukuka, hukuktan politikaya kökensel bir dönüşümün yaşanmasına da neden oluyor. Kuşkusuz yaşayan, sessiz, etkin ve yıkıcı bir devrim bu! Teknoloji her şeyi dönüştürüyor, peki bunu nasıl yapıyor? Buyrun, Michel Serres anlatıyor bunu:

Önce Zero vardı, Sıfır Yani

Zero sergisi birbirinden avangard sanatçılarıyla İstanbul’da. Sergi pek çok ayağıyla büyük ilgiye değer. En başta pazar diye derdi olmayan sanatçının ne kadar özgür olabileceğini görmek adına… Sonra yakın sanat tarihi yazımlarının ne kadar hala yazılmamış olduğunu göstermek adına... Ve elbette savaş sonrası ruhların ne kadar yaralı ve yaşadıkları şimdiye tutunma hatta sarılma ihtiyacını ifşa etmek adına...

Joseph Beuys: Proleterlerin Sonuncusu

Bohemia’nın gerçek adı, daha doğrusu gerçek dünyadaki karşılığı, Lümpen proletarya’dır: yeni toplumsal sınıflar arasında yer edinemeyen belirli bir kesimin –topraklarına el konulan çiftçiler, işsiz esnaf ve zanaatkarlar, parasız aristokratlar, fahişeliğe zorlanan taşra kızları- içine düştüğü tampon bölge. 

Çirkin Akdeniz

Sevdiğimiz Amerikalı romancı Jonathan Franzen'ın denemelerinden oluşan kitabı Uzaktaki Sel Yayınları'ndan çıktı. Kitaptan Çirkin Akdeniz bölümündeki Franzen'in da bir gazeteci gibi katıldığı Kıbrıs'taki kuş avcılarına karşı soluk soluğa bir mücadele verdiği bölümü #sanatatakyazlıkta için seçtik. 

SOPHIA LOREN olmak

Yüzü çok kısa, ağzı çok büyük, burnu da çok uzun bir kadının, bir insanın, kimsenin birkaç damla mutluluk gözyaşı dökemeden okuyamayacağı öyküsü… Sophia Loren'in otobiyografisi “Dün, Bugün, Yarın”, Eren Yücesan Cendey’in harika çevirisiyle, Kırmızı Kedi’den çıktı.

KES için “Kamlama” zamanı

2015’in en güzel abümlerinden biri Emre Kula (gitar), Cenk Turanlı (bas) ve Mehmet Demirdelen’den (davul) oluşan KES’ten geldi: “Kamlama”. KES, 26 Haziran’da KÖK ile beraber Bronx Pi’de sahne alacak.

Hayatım Bir Hiçe İndirgendi

Pera Müzesi ünlü heykeltıraş ve ressam Alberto Giacometti’nin retrospektif bir yaklaşımla hazırlanmış Türkiye'deki ilk kapsamlı sergisini sunuyor. Bu vesileyle, 2001 yılında kaybettiğimiz sanat eleştirmeni David Sylvester’in,  Alberto Giacometti ile orantılama  konusundaki mücadelesi ve göz yapmanın zorlukları hakkındaki söyleşisini sunuyoruz.

2025-03-06 16:32:41