A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

Afrika

Zeynep Oral PEN başkanı olmalı

Almanya, İngiltere ve İtalya'nın aday gösterdiği Zeynep Oral, son 3 aday arasında yer aldı. Zeynep Oral, 150 ülke PEN'i arasından sıyrılıp PEN Dünya Yazarlar Birliği başkanlığı için finale kalan üç aday arasına girdi. Türkiye PEN'in aday göstermediği Oral'ı Almanya, İngiltere ve İtalya aday gösterdi. Dünya PEN Başkanı, 16 Ekim'de bütün merkezlerin oylamasıyla belirlenecek. PEN Dünya Yazarlar Birliği 1921’de Londra’dan yola çıktı. 1950’de Halide Edip Adıvar’ın öncülüğünde Türkiye’de de kuruldu. Altı yıldır PEN’in başkanlık görevini sürdüren Kanadalı yazar John Ralston Saul önümüzdeki ekim ayında bu görevden ayrılacak. Quebec’de gerçekleştirilecek 81. Genel Kongres’inde kurum yeni başkanını seçecek.Uluslararası PEN Araştırma Merkezi, başkanlık seçimleri için üç aday belirlendiğini ilan etti. Açıklamaya göre bu üç aday (alfabetik sırayla): Jennifer Clement (PEN Meksika); Vida Ognjenovic (PEN Sırbistan) ve Zeynep Oral (PEN Türkiye). Dünya PEN Başkanı adaylığı için en az üç ülkenin PEN merkezi tarafından aday gösterilmek gerekiyor. Buna göre Jennifer Clement’i Meksika, Güney Afrika Cumhuriyeti ve İsveç PEN’leri, Vida Ognjenovic’i Makedonya, Portekiz ve Sırbistan PEN’leri aday gösterirken Zeynep Oral’ı aday gösterenler arasında Türkiye yer almadı. Zeynep Oral Almanya, İngiltere ve İtalya PEN’leri tarafından aday gösterildi. Resmi dilleri İngilizce, Fransızca ve İspanyolca olan PEN’in yüzden çok ülkede merkezi ve dünyada 20.000’i aşkın üyesi var. Yeni başkan, üç yıllık bir süre için 16 Ekim’de bütün merkezlerin oylamasıyla belirlenecek. PEN, edebiyatın yüceltilmesi ve ifade özgürlüğünün gelişmesi için çalışır. PEN sözcüğü İngilizce 'kalem' anlamına gelmekte, ancak Poets (Şairler), Essayists (Denemeciler-Makaleciler) ve Novelists (Romancılar) sözcüklerinin baş harflerinden oluşmakta.

Ai Weiwei:”Bugün fotoğraf çekmek bakmaktır”

Şu günlerde Londra Royal Academy of Arts'da dev bir sergiye imza atan ve 1319 halktan destekçinin katkısıyla Çin'den gelen ağaç enstalasyonunu da kurumun bahçesine yerleştiren Ai Weiwei:

"Politik işadamı ya da politik hemşire diye bir tanımlama var mı? İki tip sanatçı mı var dünyada sadece? Bence politik sanatçı bir meslektaşları kaybolduğu zaman en azından nereye gittiğini sorandır. Bu politiktir, öyle değil mi? Ben kaybolduğumda sadece bir avuç sanatçı bana ne olduğunu merak etti."

“Yok olacağız ve yok olmayı hak edeceğiz”

Slavoj Zizek, 'AB Mülteci Krizi Küresel Kapitalizmle Yüzleşmeden Ele Alınamaz' başlıklı yazısında şöyle diyor:  Mülteciler için öğrenilmesi gereken acı ders şudur ki, Norveç’te bile “Norveç diye bir yer yok”. Hayallerini sansürlemeyi öğrenmek zorundalar: gerçekliğin içinde hayallerinin izini sürmek yerine, değişen gerçekliğe odaklanmalılar.

Çeviri: Özlem Akarsu

Bienale Sokal Gerek!

Carolyn Christov-Bakargiev metni kurarken hiç riske girmemiş; her şeyden bir damla koymuş... Biraz da bilim tamamdır! Hiç istisnasız 14. Bienal metni, dünya çağdaş sanat tarihindeki en “laf salatası” çerçeve olarak yerini alacaktır.

Modern Sanat Dinden Nefret Mi Ediyor?

Aslına bakarsanız bu yılki Venedik Bienali'nde İzlanda Pavyonu'nun bir cami olduğu için başına gelenler ve ardından kapatılması, çağdaş sanatın ne kadar seküler kalamayacağını gündeme getirdi. Vatikan'ın iki bienaldir pavyonunun olması da cabası. Bütün bu son gelişmeler ışığında bir değerlendirme yapabilmek için Daily Telegraph yazarı Alastair Sooke'un bir derlemesine başvuralım dedik.

Çeviri: Özlem Akarsu

2024-11-24 13:35:14