A password will be e-mailed to you.

için arama sonuçları

AR

Burhan Doğançay onuruna NY’da davet

New York Metropolitan Müzesi, 2 Mayıs’ta dünyaca ünlü ressam Burhan Doğançay’ın onuruna bir davet verdi. İslami Sanatlar Bölümü küratörü Sheila R. Canby ve The American Turkish Society Başkanı Murat Köprülü’nün ev sahipliğini yaptığı bu davette, sanatçının son kitabının yazarı  sanat eleştirmeni Richard Vine, bir sunum yaptı. Küratör Dr. Sheila R. Canby , açılış konuşmasında; “yakın bir gelecekte kolesiyonumuzda bulunan Türk çağdaş sanatının en önemli ismi olan Doğançay’ın eser sayısını attırmayı hedefliyoruz” dedi. Ressamın eşi ve Doğançay Vakfı'nın başkanı Angela Doğançay’ın yanısıra, sanatçının aile üyelerinden Sedef – Şevki Korkmaz ve Ali – Selmin Özbudak, Doğançay Müzesi Direktörü Bergin Azer, Yazar Clive Giboire, Metropolitan Müzesi islami eserler asistan küratörü Deniz Beyazıt, New York başkonsolusu Mustafa Levent Bilgen, Nurdan Yüzbaşıoğlu, Manhattan Prosthetic Dentistry sahibi Dr. Dino Bertini, Arif Mardin’in kızı Julie Mardin gibi isimler katıldı.

Emek yok O da yok

Sanat dünyası bir ünlü eleştirmenin daha yaşadığı hayatın koşulları yüzünden istifa edişine tanık oldu. Atilla Dorsay, Sabah gazetesinden ayrıldı. Ayrılışını yazısıyla duyuran Dorsay, "Emek yoksa ben de yokum" dedi:

'"Emek Yoksa Ben De Yokum' başlıklı yazımı hatırlarsınız. Bu sinemanın hem kendisi önemliydi, hem de temsil ettiği kültürel altyapı, tarihsel birikim ve yaşam biçimi. Bugün artık Emek yok. Onun gerçek ve de simgesel önemini anlatamadık. Sabah bu ve Taksim Parkı, Çamlıca Camisi vb. konularda sütunlarını bana hep açtı, tüm eleştiri ve uyarılarımı kullandı. Sağ olsunlar... Ama hiçbir girişimi değiştiremedik, hiçbir şeyi kurtaramadık. Benim için artık ne sözün, ne de yazının önemi kaldı. Bu belki, artık sessiz kalmanın çığlık atmaktan daha önem kazandığı bir durumdu. Ve bırakmak kaçınılmaz oldu. Bunca yıldır hep beni koruyup gözeten, uygar ilişkiler kurduğum tüm geçmiş ve bugünkü Sabah patronlarına, yöneticilere, yazar ve gazeteci dostlara, çalışanlara ve emekçilere gönül dolusu teşekkürler."

Sanat ve Süreç

"Geçtiğimiz yüzyıla kadar felsefe, sanat ve siyaset bir idealin, otoritenin tekelindeydi. Modern dünya böyle bir tekelleşmenin sonucu olarak ortaya çıktı ve dünyayı neredeyse yok etme sınırına getirdi."

2024-12-28 19:44:56