Rekorlar kitabı için dünyanın en hızlı keman virtüözü unvanına erişmeye çalışan Muhammed Yıldırır, 13 yaşında İtalyan keman virtüozu Maggini ile eğitimini ilerletti.
Sanatatak: “Dünyanın en hızlı keman virtüözü” olarak Guiness rekorlar kitabına girme hazırlığından bahseder misin? Bu fikir nasıl ortaya çıktı?
Muhammed Yıldırır: Grubum New Light ile evde oturmuş, David Garret’ın görüntülerinin izliyorduk. Korsakov eseri çalan Garret, 66 saniye hız ile bu unvana sahip oldu. Grup arkadaşlarım "sen neden denemiyorsun", dediler. Başta acabalarım oldu fakat hazırlıksız bir denemeyle bu rekoru 65 saniye ile kırdığımı gördüm. 3-4 gün sistemli bir çalışma yaptım. Fakat hazırlıklarım sırasında Ben Lee adlı kemancı 64 saniye ile bu rekoru aldı. Daha çok çalıştım ve rekoru 55 saniyeye indirdim. Bu sırada Guiness ile yazışmalarım oldu. Jüriyi çağırmam için sponsor arayışı içine girmem gerekti. Ülkemizde bu işler çok zor ve çıkar ilişkisi fazla. Bu sırada tekrar rekorum Koreli bir virtüöz tarafından kırıldı. Ben de yeni çalışma teknikleri geliştirerek rekoru 50 saniyeye indirdim ve yurt dışında sponsor arayışına girdim. En kısa zamanda sponsor bulup Türkiye adına “Dünyanın En Hızlı Keman Virtüözü” unvanını alacağım.
Sanatatak: New Light grubundan bahseder misin? Yaptığınız müzik tarzını nasıl nitelendiriyorsun? Repertuvarınız nelerden oluşuyor?
Muhammed Yıldırır: Klasik müziği çok seviyorum ama çalarken keyif alamıyorum çünkü belli kurallar var ve yorumunuzu katamıyorsunuz. Bu da beni kasvete sokuyor. Bir festival için gelen teklif üzerine piyano keman resitali dışında bir grupla çalmak istedim. Konsere 1-2 hafta vardı. Grubu topladım. Tarzımızı belirledik. Piyanoda Zafer Özgelen, gitarda Uygar Ender Kaya, davul Arda Ünlüsoy, gitar Mehmet Çoban. Repertuvarımızda klasik eserleri Latin, Türk, Arap, Çigan müziğinden yararlanıp coverlayarak oluşturduk. New Light ile birlikte yurt içi ve yurt dışında birçok konser verdik. Şu anda concerto coverlamayı düşünüyoruz.
Sanatatak: Eğitim hayatın müzikten ibaret olmayıp Marmara Akademi’de Film yönetmenliği bölümünden mezunsun. Müzik dışında yönetmen koltuğuna oturmayı düşünüyor musun?
Muhammed Yıldırır: Film projem var aslında. İtalyan keman virtüözü Paganini’nin belgeselini hayatındaki anektodları her karede farklı keman ustalarının anlatımıyla süsleyip çekmek istiyorum. Paganini’yi tabi ki ben oynayacağım…
Sanatatak: İlk keman derslerini baban Ali Yıldırır’dan aldın. Hiç kendini babanla kıyasladığın zamanlar oldu mu?
Muhammed Yıldırır: Kendimi hiçbir zaman babamla kıyaslamadım. Ali Yıldırır gibi bir keman virtüözüyle kimse başa çıkamaz. Geçen hafta bana bir yay tekniği gösterdi ve hala yapamıyorum.
Sanatatak: Kemana başladığın ilk dönemi hatırlayacak olursan hayallerinin neresindesin? Ötesinde mi yoksa yapacak çok şey var diyor musun?
Muhammed Yıldırır: Kemana ulaştığım yerin ötesindeyim. Türkiye’ye göre ötesindeyim. Benim hedefim hep solist kemancı olmaktı. Küçükken kaydettiğim bir kasette Muhammed Yıldırır albümü yazmışım, kendi albümü olan bir kemancı olmayı hayal ettim. Türkiye genelinde müzisyenler arasında tanınıyorum, yurtdışında konserler verdim, TV programlarına konuk oldum, orkestra şefliği yapıyorum. 12 yaşında yaptığım İlk bestem Şeytanın Rüyası ve konservatuvarlara sınav parçası oldu. Virtüöz oldum. Hayallerimin hepsini gerçekleştirdim.
Sanatatak: Beyoğlu Belediyesi Gençlik Orkestrası’nın şefisin. Belediye Gençlik Orkestrası kurma fikri nasıl ortaya çıktı?
Muhammed Yıldırır: Benim bu konumuma gelmeme babamdan sonra bende çok emeği olan aynı zamanda sanatçı Beste Gürsu aradı ve Beyoğlu Belediyesi’ne ekibimle eğitim vermemi istedi. Onu geri çevirmedim ve eğitimlere başladık. Oradaki çocukları eğitmek hoşuma gitti. Eğitim verdikçe branşlarımız arttı. Belediye başkanımız sağolsun her türlü isteğimizi karşıladı. Ve orkestra talebi başkanımızdan geldi. Madem bu çocuklar eğitim alıyor ve ilerliyor, neden orkestra kurmayalım, dedi. 80 kişilik orkestramız oluştu. TV programlarında, ödül törenlerinde, yurtdışında konserler verdik. Halen Beyoğlu Belediyesi’nde müzik dersleri vermeye devam ediyorum.
Sanatatak: Müzisyen olmanın avantajları ve dezavantajlarından bahseder misin?
Muhammed Yıldırır: Müzisyenliği iyi bir meslek olarak görmüyorum. Örneğin parmağımı kırsam bütün kariyerim tehlike altına girer. Avantajı ise saymakla bitmez. 70 milyonun olduğu bir yerde herkesin size hayranlıkla bakmasını sağlamak mükemmel bir şey. Seyirci enerjisini almak ve elektriği hissetmek beni çok mutlu ediyor.
Sanatatak: Albüm hazırlıkları var mı?
Muhammed Yıldırır: Üç tane albüm projesi var hazırlamakta olduğum. İlki Ozan Sarıboğa ile piyano ve keman resitali, ikincisi gene Ozan’la birlikte DJ’lik ve keman projesi, üçüncü projem New Light ile concerto cover olacak.