Geçen yüzyılın en büyük sanatçıları arasında kabul edilen Jean-Michel Basquiat ve İsviçre saat yapımcılığının kusursuz bir örneğini buluşturan Raymond Weil’in eşsiz modelini Saat&Saat, saat tutkunlarının beğenisine sunuyor.
Basquiat’nın dehasını hem sanat meraklılarının hem de saat tutkunlarının bileklerine taşıyan Raymond Weil’ın sınırlı sayıda üretilen Freelancer Basquiat Special Edition saati koleksiyonerleri beklerken biz de sanatçıyı yakından tanımak istedik.
1. 22 Aralık 1960’da New York’un Brooklyn bölgesinde Porto Rikolu bir annenin ve Haitili bir babanın çocuğu olarak doğdu. Çocukluğundan beri çizmek ve sanat müzelerini ziyaret etmek en büyük eğlencesiydi. Özellikle annesi resim yeteneğinin gelişmesi için epey mesai harcamıştı.
2. Göçmenlik deneyimi yaşamış bir ailenin çocuğu olarak büyür. Erken yaşta dil becerisi edinerek, İngilizcenin yanında, Fransızcayı ve İspanyolcayı da öğrenir. İlk karaktür çizimlerinde Alfred Hithcock filmlerinden ilham alır. Çizgi film animasyonları yapmak ister ve çocuk yaşlarından itibaren sanat yönü gelişecektir. Kendisi şöyle tarf edecektir: “bakmayı, görmeyi, sonra da sanatı öğrendim”.
3. 8 yaşında geçirdiği trafik kazası sonrasındaki iyileşme sürecinde annesinin hediye ettiği Grey’s Anatomy isimli kitap, Basquiat’in sanat hayatında önemli bir yer edinir.
4. Siyah hareketin mücadele dinamikleriyle beraber sanatsal grameri okunaklı olabilecek olan sanatçı ilk sergisini 1982’de açtı ve bir yıl gibi kısa bir süre içinde beş sergi daha düzenledi.
5. Basquiat’nin ana akım kültüre karşı duruşu, onu ‘Yeni Dışavurumculuk’ akımıyla buluşturdu. Modern sanatın son büyük akımı olarak kabul edilen Yeni Dışavurumculuğun belirgin özelliklerinden biri olan fırça darbelerini Basquiat işlerinde estetik bir katman olarak görebiliriz.
6. Basquiat sokaklarda kartpostal satıp grafiti yaptığı dönemde pop-artın öncü sanatçısı Andy Warhol’la tesadüfen tanışır ve genç sanatçı Warhol’un da dikkatini çekmeyi başardı. Zaman içerisinde ikili arasında dostça bir ilişki gelişecekti. Bu dostluk yaratıcı sonuçlara ve ikilinin işbirliğine de vesile olur. Warhol’un 1987’deki ölümü, sanatçıyı derinden etkiler.
7. Madonna’nın henüz ‘Madonna’ olmadığı erken dönemlerinde bir süre Basquiat ile ilişki yaşarlar. Madonna’nın sanat dünyasına hızlı atılımında Basquiat’nin itici gücü olduğunu söylemek abartı olmaz. Öte yandan Basquiat, kısa bir süre de olsa David Bowie ile de çalışma fırsatı bulur. Çok yönlü sanatçı kimliği, çizgisindeki şiirsel estetik onu pek çok farklı sanat dehasıyla buluşturacaktır.
8. Taç sembolü Jean-Michel Basquiat işlerinde başından bu yana sıkça karşımıza çıkar. Tacı, sanatçının imzası olarak da görebilmek mümkün. Bu sembol aynı zamanda sömürgeciliğe karşı sanatçının başkaldırısını içerir. Tacın içindeki ‘W’ harfinin Andy Warhol’a bir selamlama olabileceği yönünde yorumlar mevcut. İkilinin dostluğu, bir imzanın parçası olabilmiş midir bilemiyoruz. Ancak tek başına taç gibi basit bir sembolün bir sanatçının imzası olabilmesi, esas olarak sanatçının anlatımındaki gücü gösterecektir.
9. Ailesi, henüz 27 yaşında yaşamını yitirmiş olan sanatçının daha önce paylaşılmamış işlerini 2022 senesinde ‘Jean-Michel Basquiat: King Pleasure’ adlı sergiyle izleyicilerle buluşturdu. 200’e yakın işin yer aldığı sergi Spotify ve Philips sponsorluğunda New York’ta gerçekleşti.
10. İsviçreli saat markası Raymond Weil’in Basquiat özel edisyonu, Basquiat’nin neo-ekspresyonist estetiğini İsviçre saatçiliği ile buluşturuyor. Kırmızı, sarı ve mavi renklerinin hakim olduğu renk paleti ile Basquiat’nin 1984’teki ‘Pez Dispenser’ isimli eserinde ikonikleşerek günümüze ulaşan dinozor simgesi, saatin özellikle loş ışıkta parlayan detaylarıyla birlikte Basquait’nin hayatındaki belli anlara dair metaforik bir selamlama sunuyor.
Pez Dispenser, 1984
*Bu Bir Advertorial İş Birliğidir.