Aklımızdan geçenler birbirimiz için çoktan birer broşür haline geldiğinden, ufak oyunumu anladı ve kendine has sırıtışıyla namluyu tekrar alnımın hizasına getirdi. Suratımdaki bıkkın ifadeyle ben de koca bir yudum almak için şişeyi ağzıma dayadım. Bir zamanlar, Absolut şişelerinin değişik modellerinin toplandığı bir katalog görmüştüm. Ve dünyada kendine böylesi gereksiz işler yaratabilen insanlar varken neden bu denli işsizlik var, diye düşünmüştüm. Çünkü bir şişe ister kadın, ister kova şeklinde olsun, muhakkak bir deliğe sahip olması gerekiyordu…. Ve biliyordum ki, gerçekte işe yarayan tek kısmı oydu.
Yapamıyorum Kinyas. Yazamıyorum. Bütün bunların bir değeri yok. Ne doğru dürüst cümleler kuruyorum ne de gerçeği böylesine anadan üryan anlatmak hoşuma gidiyor. Seversin vazgeçmeyi. Bu işten de vazgeç. Mutluluğundan vazgeçtiğin gibi dedim, kalemi masaya atarken….