Ali Murat ErgülArtırılmış gerçeklik hayatımıza eğlenceyle girdi. Snapchat ve benzeri uygulamalardaki filtrelerle tanıştık önce. Aklı başında olan çoğumuzsa koca koca insanların gönüllü olarak dil çıkaran köpeklere kedilere dönüştüğü garip dünyaya biraz mesafeli durdu. Bazılarımızsa yaz kış, yağmur ya da darbe girişimi demeden sokaklarda, parklarda Pokemon kovaladı. Jeff Koons’un geçtiğimiz günlerde Snapchat işbirliği ile tasarladığı sanal heykel (sanal olmasına rağmen saldırıya uğrasa da) ile birlikte sanat dünyası da artırılmış gerçeklikle daha yakından tanıştı.
Assad Malik de artırılmış gerçekliği sanatında kullanan isimlerden. Sanatçı yeni projesi “Holograms from Syria”da (Suriye’den Hologramlar) Suriye’de yaşanan savaştan görüntüleri gündelik hayatın içine yerleştiriyor. Microsoft’un Hololens setlerini takanlar manzara ile birlikte Suriyelilleri de görüyor. Bunların arasında Türkiye’nin en aşina olduğu hologram, Türkiye’den Yunanistan’a geçmeye çalışırken boğulan ve cesedi kıyıya vuran 3 yaşındaki Alan Kurdi’ye ait. Bennington kolejindeki görüntüde Kurdi Türkiye’de sahil yerine kırmızı bir kanepede yatıyor.
İçinde bulunduğumuz “güvenli” balonlara bir eleştiri
Kendi de Pakistan’da büyüyüp sonradan ABD’de yaşamaya başlayan Malik, proje için özel bir sanat kolejini bilinçli olarak seçmiş. Amacının bulunduğumuz güvenli balonları yansıtmak olduğunu söylüyor. Çoğumuzun sosyal medyada ve internette sürekli önümüze gelen, üstelik coğrafya olarak da çok yakınımızda yaşanan, bir dramı maharetle görmezden gelmeyi başardığını düşünürsek bu seçiminde hiç de haksız sayılmaz değil mi?
