Geçtiğimiz günlerde Ron Mueck’in Hırka Altındaki Adam heykeline yapılan çirkin saldırı kültür-sanat dünyasının gündemine oturdu. Saldırı sonrası Kapı Çalana Açılır adlı sergi daha fazla ilgi görmeye başladı haliyle, hep olduğu gibi…
Peki Hırka Altındaki Adam’ı edebiyat ve kitap dünyasına taşıyacak olursak aklımıza hangi kitaplar ve kahramanları geliyor?
Herhangi bir sanat eseri söz konusu olduğunda haliyle tek bir odak noktasından bahsetmek pek mümkün değil. Başka bir deyişle Hırka Altındaki Adam pek çok farklı duyguyu harekete geçirebilir elbette. Ama en belirgin kısmı tüm çıplaklığıyla karşımızda duruyor oluşu. “Çıplaklık” kavramından yola çıkarak kitaplara dönecek olursak, mahremiyeti bir kenara bırakıp ya da onu ortadan kaldırıp tüm çıplaklığıyla tanıdığımız karakterler hangi kitaplarda? Yalnızlığı, öfkesi, kötülüğü, pisliğiyle, tüm sevilmezlikleriyle belki de… Kitaplardan hatırlıyor muyuz hırka altındaki adamları çünkü onları genelde unutmuyoruz, bazen seviyoruz bazen nefret ediyoruz bazen uzak durmaya çalışıyoruz ama unutmuyoruz!
Bizim aklımıza gelen kahramanlar:
Anayurt Oteli, Zebercet.
Dış dünyadan koparak kendini Anayurt Oteli’ne kapatan Zebercet’i tanıyoruz. Yusuf Atılgan’ın yarattığı Türk edebiyatının unutulmaz mekânı ve karakteri. Filminde Zebercet’i oynayan Macit Koper’in sözüyle: “Hepimiz biraz Zebercet’iz.”
Gecenin Sonuna Yolculuk, Ferdinand Bardamu
Louis-Ferdinand Céline’e ait yarı-otobiyografik romanın kahramanı Ferdinand’la beraber insanlık adına dibe vuran ne varsa en keskin biçimde yüzleşiriz. Taksitle Ölüm kitabında da devam eder Ferdinand’ın kanlı canlı sansürsüz çıplaklığı! Hatta iki savaş arası dönemde yaratılan Ferdinand ortaya çıktığında kıyasıya eleştirilmiş ancak maruz kaldığı sansürleri delip geçmeyi de çok iyi becermiştir.
Yabancı, Mersault
Albert Camus’nün Yabancı’sını yani Mersault’yu unutmadık. Zeki Demirkubuz’un Yazgı adlı filminde de tanımaya çalıştık onu, varoluş sıkıntılarını, yaşadığı yabancılaşmayı, ölümü rahatsız edici kabullenişini…
Kayıp Hafta Sonu, Don Birnam
Yazarı Charles Jackson’ın hayatından izler taşıdığı düşünülen Don Birnam da rahatsız edici kahramanlardan. Bağımlılık ve dibe vurmanın acizliği ya da haklı gururunu yaşayan Birnam karakteri aynı zamanda ideal insanla da yüzleştiriyor bizi.
Ve tabii ki Dostoyevski karakterleri! “Hırka Altındaki Adam” larla en çok ilgilenen hatta onların edebiyattaki yaratıcısı diyebileceğimiz Dostoyevski’nin çoğu eserinde Raskolnikov gibi Ivan gibi bir sürü çıplak, çirkin hırka altındaki adamları görebiliyoruz…
Bizim aklımıza ilk gelenler bu şekilde. “Çıplaklık iyidir!” diye düşünüyoruz. Ve belki de bazı meselelerin daha çok konuşulması gerekiyordur… Siz de bize “kitaplarda gördüğümüz hırka altındaki adamlar”ı yazarsanız listeyi beraber güncelleyebiliriz.
İletişim için: burcakkarabag@gmail.com