A password will be e-mailed to you.

“Bir sanat fuarı nasıl olur da sevdiğim her şeyi alıp; onları, havalı işportacılar tarafından zengin budalalara satılan, parlak çöpler olarak sergileyebilir diye düşünerek giderek kararan parkta ilerliyorum.” – Jonathan Jones

Ustaları ve çağdaşlarıyla bir Frieze Haftası (17–20 Ekim) daha, Regent’s Park’ın ev sahipliğinde sona erdi. Çağdaş sanat bağlamında en önemli sanat fuarlarından biri olarak kabul edilen Frieze Sanat Fuarı’nın [Frieze Art Fair/Frieze London] on birincisi, bu yıl ikincisi düzenlenen ve 2000-öncesi tarihli yapıtların yer aldığı Frieze Ustalar [Frieze Masters] ile birlikte, geçtiğimiz hafta Londra’da gerçekleştirildi.

50 Sterlini olan herkes, yüz elliyi aşkın galerinin ve iki bine yakın sanatçının yer aldığı Frieze Fuarı’nı ve hemen yakınındaki Frieze Masters’ı gezebildi. Neler yoktu ki?

Çamaşır ipine asılmış devasa kedisiyle Jeff Koons, karnına rahatlıkla sığabileceğiniz heykeliyle Jennifer Rubell, izleyiciyi içine çeken harika spiraliyle Dan Graham ve mürekkep saçan yatağıyla Lili Reynaud-Dewar… Tüm bunlara yürüme mesafesindeki Frieze Masters’da ise, yaklaşık sekiz bin yıl öncesine ait bir Terracottayı, Jean-Michel Basquiat’nin mavi göklerini, birkaç Picasso’yu ve “Oğul” Brueghel’ın 6 milyon Sterlinlik reprodüksiyonunu görebilirdiniz.

Yüzlerce galeri, iki bini aşkın yapıt; tüm bunların arasında kimi zaman yapıtlardan çok ilgi toplayan ziyaretçiler…  Yapıtlara mı yapıtlara bakanları mı bakacağınızı bilemediğiniz bir imge bombardımanı altında neler dikkatinizi çekebilmiş, neleri not alabilmişseniz…

Fuardaki –aslında kaçınılmaz olan– ticari eğilim ve bu eğilim doğrultusunda oluşan ziyaretçi profili nedeniyle eleştirilerin hedefi haline gelen fuarın mimarlarından biri olan Matthew Slotover, eleştirilerin haksız olmasından yakınıyor. Bazı fiyatların yüksek olabileceğini kabul eden Slotover’a göre fuar, koleksiyoncularla birlikte müzelerin de sanat satın alarak sanatçıları desteklediği ve onların da sanat yapamaya devam edebildiği harika bir oluşum.[1]

Müzelerden söz etmişken, Tate’in Frieze’den neler satın aldığı da açıklandı. 150 bin Sterlinlik bütçeye sahip olan müze,  Terry Adkins, Christina Mackie, Sturtevant ile James Richards’a ait yapıtları Bankside’taki (Londra) koleksiyonuna katmış görünüyor.[2]

James Richards’a ait olan ve Londra’daki Chisenhale Gallery tarafından sipariş edilen Not Blacking Out, Just Turning the Lights Off (2011) adlı iki kanallı video yerleştirmesi, Rodeo Gallery’den (İstanbul) olduğuna da belirtelim.[3]

Frieze’e geri dönecek olursak, Guardian’dan Jonathan Jones’ın Frieze Masters serüvenine de kulak vermeden geçmeyelim. Jones’a göre Frieze Masters, bir müze ya da kamuya açık bir sergi değil; daha çok bir pazar ya da bir dükkân. “Sanat tarihini seçkinci bir alışveriş merkezine dönüştürmekle” eleştirdiği Frieze Masters’da, bir eleştirmen olarak ne işi olduğunu sorgulayan ve Frieze Masters’ın anlayışından pek de hoşnut olmadığı anlaşılan Jones, yine de fuara gitmekten geri durmamış.[4]  Dahası “Oğul” Pieter Brueghel’ın, aslında babası Pieter Bruegel’a ait Bethlehem’de Nüfus Sayımı [The Census at Bethlehem, 1566] adlı resimden yola çıkarak yapmış olduğu kopyanın az önce ayırtılmış olduğuna kulak misafiri olmuş.

Frieze Masters’a, Londralı sanat taciri Johnny Van Haeften tarafından dâhil edilen ve “Oğul” Pieter Brueghel tarafından yapılmış olan resmin, Financial Times yazarı Jan Dalley’nin ışık tuttuğu öyküsü oldukça ilginç:

En önemli resimleri arasından kabul edilen ve şu anda Brüksel’deki Musées Royaux des Beaux-Arts’ta yer alan Bethlehem’de Nüfus Sayımı, “Baba” Pieter Bruegel tarafından yapıldığında, oğlu Pieter Brueghel henüz iki yaşındaymış. Üç yıl sonra babasına kaybeden Pieter Brueghel da babasının izinden giderek onun resimlerini kopyalamış. İşte, Frieze’de yer alan ve 6 milyon Sterlinlik etikete sahip olan Bethlehem’de Nüfus Sayımı, “Oğul” Pieter Brueghel’ın yapmış olduğu kopyalardan yalnızca biri. Bu versiyon dışında, dokuzu çeşitli müzelerde olmak üzere daha on üç kopyanın daha olduğu biliniyor.[5]

Bu kopyanın önemiyse, Brueghel’in Antwerp’teki atölyesinden satın alındığı 1611 yılından beri, yani dört yüz yıldır, Brueghel uzmanlarının bile bu kopyanın varlığından habersiz olmaları. Resmi, Doğu Afrika’daki bir evin yemek odasında, Delamere Ailesi’nde, bir bakıma yeniden keşfedense Johnny Van Haeften.   

Peki bu resim, gerçekten “Oğul” Pieter Brueghel’a mı ait?

Bu resmin diğer her kopyasında, bir tür atölye katılımının varlığından söz edilebileceğini kabul eden Van Haeften, resmin en küçük ayrıntılarına kadar yansıyan nitelikli işçiliğin, bu resmin “Oğul” Pieter Brueghel’a ait olduğunu işaret ettiğini belirtiyor. Bruegellar konusunda uzman olduğu belirtilen Antwerpli yazar Christina Currie de resmin şüphesiz “Oğul” Pieter Brueghel’a ait olduğunu belirtiyor.[6]

Konunun uzmanları resmin ardındaki isim konusunda emin görünseler de Jonathan Jones söz konusu durumdan pek de hoşnut görünmüyor. Jones’un asıl yakındığıysa, uzun yıllar boyunca özel koleksiyonlarda varlığını sürdüren yapıtların –çeşitli onarım ve yeniden yapım süreçlerinin ardından– kaçınılmaz olarak bir emtiaya dönüşmesi. Bu süreçler sonucunda yapıtın özgünlüğü de tartışmalı bir durum kazanabiliyor. Buradan hareket eden İngiliz eleştirmen, aslında “kirli ve karanlık olması” beklenen; fakat “maun bir mobilyaymışçasına cilalanmış” 16. ve 17. yüzyıla ait resimlerden çok özgünlükleri daha az şüpheli olan daha modern yapıtlara yönelinmesini salık veriyor.[7] 

En çarpıcı olansa, Jones’un Frieze’e ilişkin son değerlendirmeleri:

“Masumiyet sona erdi: Bu ebeveynlerinizin seks yapmasını görmek gibi bir şey. Bir sanat fuarı nasıl olur da sevdiğim her şeyi alıp; onları, havalı işportacılar tarafından zengin budalalara satılan, parlak çöpler olarak sergileyebilir diye düşünerek giderek kararan parkta ilerliyorum”[8]         

ykemaliz@gmail.com


[1] http://www.theguardian.com/artanddesign/2013/oct/16/frieze-art-fair-buyer-2000-artists

[2] http://www.artmarketmonitor.com/2013/10/16/what-the-tate-bought-at-frieze/

[3] James Richards, Ekranlar [The Screens] adlı sergisiyle 27 Ekim’e Rodeo Gallery’nin konuğu olacak. 

[4] http://www.theguardian.com/artanddesign/2013/oct/16/frieze-masters-art-fair-mega-mall-2013

[5] http://www.ft.com/intl/cms/s/2/20ac37e8-30da-11e3-b991-00144feab7de.html#axzz2hss2HpML

[6] A.g.y.

[7] http://www.theguardian.com/artanddesign/2013/oct/16/frieze-masters-art-fair-mega-mall-2013

[8] A.g.y.

Daha fazla yazı yok
2024-12-22 17:05:45