A password will be e-mailed to you.

İzlandalı-Danimarkalı sanatçı Olafur Eliasson’un 30 yıllık kariyerinden kapsamlı bir seçki İstanbul Modern’in ev sahipliğinde izleyicilerle buluşuyor. Sanatçının Türkiye’deki ilk solo sergisi  “Senin beklenmedik karşılaşman”, 7 Haziran’da İstanbul Modern’de açılıyor. Günümüzün en dikkat çekici sanatçılarından biri olarak kabul edilen Eliasson’un “Senin beklenmedik karşılaşman” adlı sergisi, sanatçının 30 yıllık pratiğini keşfetme imkânı sunarken üretiminin merkezinde yer alan temaları farklı yönleriyle keşfetmeyi sağlıyor. 

Ana sponsorluğunu Eczacıbaşı Topluluğu ve VitrA’nın üstlendiği kapsamlı sergide, yeni üretimler de dahil olmak üzere 40’a yakın yapıt yer alıyor. Sanatçının odaklandığı su, ışık, renk, algı, hareket, geometri ve çevre gibi konuların izlenebileceği serginin küratörlüğünü, müzenin küratöryel ekibinden Öykü Özsoy Sağnak, Nilay Dursun ve Ümit Mesci üstleniyor.

Olafur Eliasson, 2024 Fotoğraf: Louise Yeowart

‘İzleyiciyle Tamamlanma Fikri’

Üretimlerinin izleyiciyle karşı karşıya geldiğinde tamamlandığı fikrini her zaman vurgulayan Eliasson, sanatseverlerin aktif katılımını yapıtlarının ana bileşenlerinden biri olarak tanımlıyor. İzleyiciyi dinamik keşif sürecinin bir parçası olmaya davet eden sanatçının farklı bağlam ya da ölçekte sunduğu olgular, benzersiz deneyimlere dönüşüyor. Dünyanın farklı coğrafyalarından izler taşıyan sergideki ilk karşılaşma, sanatçının yeni müze binasına özel tasarladığı ve büyük ilgi gören mekâna özgü kalıcı yerleştirmesi “Senin beklenmedik seyahatin” ile başlıyor. Mimarinin dik açılarıyla zıtlık oluşturan yansıtıcı dairesel yüzeyler, sürekli dönüşen beklenmedik karşılaşmaları mümkün kılıyor.

Müzenin ikinci katındaki Süreli Sergi Salonu’nda yer alan yapıtlar, sanatçının kariyeri boyunca ele aldığı algı, renk, ışık ve geometri konularının yanı sıra dünyadaki güncel tartışmalara olan ilgisini yansıtıyor. Yerleştirmeler, heykeller ve fotoğraflardan meydana gelen “Senin beklenmedik karşılaşman”daki çalışmalar, sergi salonunda tematik olarak bir araya getirilmiş olsa da, sanatçının birden fazla konu ve kavrama odaklanan yapıtları, farklı disiplinler arasındaki ilişkileri ve geçirgenlikleri gösteriyor.  

‘Günbatımından şafağa, Boğaziçi’

Sergi için özel olarak üretilen ve İstanbul Boğazı’nın dönüşen renklerini sergi alanına taşıyan “Günbatımından şafağa, Boğaziçi” adlı yapıt, renk deneyleri ve suluboyalarla devam eden sergi seyrine başlangıç oluşturuyor. Serginin girişinde yer alan ve yalos olarak da adlandırılan kütük parçaları üzerine dizilmiş el üretimi üfleme cam panellerle ziyaretçiyi karşılayan yapıt, Eliasson’un renk ve ışığa olan ilgisini suyla birleştiriyor. İstanbul Modern’in Boğaziçi’yle ilişki kuran mimarisine eklemlenen mekâna özgü çalışması “Günbatımı kaleydoskobu” ise Boğaz’daki hareketi ve manzarayı dönüştürerek sergi salonuna taşıyor. Yapıt, sergi kapsamında kent ve mekânla kurduğu ilişkiyle özgün bir anlatıya kavuşuyor.

Senin dairesel kentin için maket, 2024 Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz

‘Renk Deneyleri’

Işık ve ışığın doğası da sergideki temalar arasında göze çarpıyor. Eliasson’un yapıtlarında öne çıkan mercekler, yansıtıcı yüzeyler, projeksiyonlar, renkli camlar ve kaleydoskoplar, sanatçının algı, mekân ve geometri üzerine yürüttüğü deneylere olanak tanıyor. Sanatçının yeni bir renk kuramı üretmek için başladığı “Renk deneyleri” serisinin bir parçası olan suluboya çalışmaları da sanatçının su, çevre ve renk eksenindeki üretimlerini yansıtıyor. Su temasının yanı sıra, Eliasson’un çevreyle olan ilişkisini görünür kılan yapıtları da sergi alanında ziyaretçilerle buluşuyor. İklim krizine ilişkin farkındalığı artırmak için projeler üreten sanatçının küresel ısınmanın etkilerine ve buzulların yok olmasına atıfta bulunan çalışmaları da sergide yer alıyor.

Serginin açılışından önce gerçekleşen basın toplantısında İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah, sanatçı Olafur Eliasson sergiye dair bilgiler verdi.

‘Eliasson’un İlk Kişisel Sergisi’

İstanbul Modern’in güncel dönüşümlere işaret eden uluslararası ve kapsamlı çağdaş sanat sergilerine ev sahipliği yapma misyonuna dikkat çeken Oya Eczacıbaşı, “Olafur Eliasson’un Türkiye’deki ilk kişisel sergisini düzenlemenin mutluluğunu yaşıyoruz. Sanatçının bu kapsamlı sergisini müzemizin yirminci yılında izleyicilerimizle buluşturduğumuz için çok mutluyuz. Açılışıyla birlikte 1 milyona yakın ziyaretçi ağırlayan ve uluslararası ödüllere layık görülen yeni binamızın merkezindeki ana merdiven için sanatçının ürettiği mekâna özgü yerleştirmesi ‘Senin beklenmedik seyahatin’, ilk günden itibaren müzemizin simgelerinden biri hâline geldi. “Olafur Eliasson: Senin beklenmedik karşılaşman” adlı sergimizde, sanatçının 30 yıllık kariyerinden bir seçki sunarken İstanbul Modern’in eşsiz konumunu da göz önüne alarak gerçekleştirdiği yeni üretimlere yer veriyoruz. Eliasson için günümüzün en önemli konularından biri iklim krizi. Sanatçının sergisini 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nün hemen ertesinde açmanın da anlamlı olduğunu düşünüyorum” dedi.

Kendini gören yavaş gün ışığı, 2023 Fotoğraf: Jens Ziehe

‘İzleyici, Dinamik Keşif Sürecinin Bir Parçası’

Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah da, sürdürülebilirliği hem bir iş yaklaşımı hem de bir yaşam tercihi olarak benimsediklerini vurgulayarak, “Çalışmalarında, sürdürülebilirlik ve iklim krizi konularına yer veren, farkındalığımızı artıran Olafur Eliasson’un, izleyiciyi dinamik keşif sürecinin bir parçası haline getirdiği sergisine katkı verdiğimiz için onur duyuyoruz. Eliasson’un 30 yıllık kariyerinden kapsamlı bir seçkiyi göreceğimiz bu sergide sanatçının çevreyle olan ilişkisini de gözlemleyeceğiz. Sanatseverler, özellikle iklim krizine yönelik farkındalık yaratmak için tüm dünyada projeler üreten Olafur Eliasson’un eşsiz yorumlarıyla karşılaşacak, özgün deneyimler yaşayacaklar” dedi.

‘İstanbul’a Dönme Heyecanı’

1997’de Rosa Martínez küratörlüğünde “Yaşam, Güzellik, Çeviriler/Aktarımlar ve Diğer Güçlükler Üstüne” başlığıyla düzenlenen 5. Uluslararası İstanbul Bienali’ne “Beauty” (Güzelik) adlı yapıtıyla katılan Olafur Eliasson, “Senin beklenmedik karşılaşman” sergisiyle İstanbul’a dönmenin heyecan verici olduğunu belirtti. 

Eliasson, “Yaklaşık 30 yıl önce İstanbul’la yaşadığım bu karşılaşma olmasaydı, bugün olduğum sanatçı olmazdım. O nedenle benim için kişisel önemi çok büyük bir şehir olan İstanbul’a dönmek heyecan verici. Deniz trafiği için çok önemli bir bağlantı noktası olan şehrin Boğaziçi üzerindeki eşsiz konumu özellikle ilgimi çekiyor. Yıllardır sanatımda navigasyon, oryantasyon ve deniz önemli temalar oldu ama İstanbul Modern için yarattığım kalıcı yapıt ve ‘Senin beklenmedik karşılaşman’ başlıklı sergimde bu temaların özel bir anlamı var. Ziyaretçiler, müze içinde vakit geçirip yapıtlar arasındaki yönlerini bulabilir ve daha sonra dikkatlerini dünyanın dört bir yanına giden gemilerin geçtiği dışarıya çevirebilir” dedi.

‘Sadece Gözümüzle Algıladıklarımızın Ötesindeki Gerçeklikler’

İstanbul Modern Şef Küratörü Öykü Özsoy Sağnak, Olafur Eliasson’un yapıtlarının izleyicinin dünyayı algılama ve onunla iletişime geçme biçimlerini yeniden düşündüren oyuncu ve büyüleyici bir karakter taşıdığına dikkat çekiyor. Özsoy Sağnak, “Bu yapıtlarla karşılaştığımızda kendi duyularımızın, hareketlerimizin, çevremizdeki diğer insanların ve sadece gözümüzle algıladıklarımızın ötesindeki gerçekliklerin farkına varırız. Bu sebeple, Olafur Eliasson genellikle yapıtlarına ve sergilerine isim verirken ‘senin’ zamirini kullanır ve yapıtlarını deneyimlerken bizlerin beklenmedik, şaşırtıcı karşılaşmalar yaşamasını hayal eder. Türkiye’deki ilk kişisel sergini gerçekleştirmekten heyecan duyduğumuz Olafur Eliasson’un yapıtlarıyla kurguladığı dünya her yaştan izleyiciye unutulmaz bir deneyim yaşatacak” dedi.

 

Daha fazla yazı yok
2024-12-22 07:11:24