68. Cannes Film Festivali’nde FIPRESCI, Ekümenik Jüri ve Belirli Bir Bakış bölümü ödülleri sahiplerini buldu.
Altın Palmiye’nin sahibini bulmasına sadece saatler kaldı. Coen Biraderler başkanlığındaki jürinin kararları merakla bekleniyor. Kısa film dalında Ziya Demirel’in yönettiği “Salı” favori gösteriliyor.
Öte yandan dün Cannes’da art arda gerçekleştiren ödül törenlerinin yarattığı heyecan dalgası sürüyor. Yarışma’da FIPRESCI genç Macar yönetmen Laszlo Nemes’in “Saul Fia” (Saul’un Oğlu), Ekümenik Jüri ise Nanni Moretti’nin “Mia Madre” (Annem) adlı filmlerini ödüle değer buldu. Ekümenik Jüri, Stephane Brize imzalı “La loi du
Altın Palmiye yarışına kıyasla daha ilginç filmlerin yer aldığı, keşiflerin yapılabildiği Belirli Bir Bakış Bölümü ödülleri de dün akşam sahiplerini buldu. Isabella Rossellini başkanlığındaki Belirli Bir Bakış bölümü jürisi büyük ödülünü İzlanda yapımı “Hrutar”a (Koçlar) verdi. Çok zorlu bir coğrafyada insanın doğayla ve kendi doğasıyla mücadelesini, komşu çiftliklerde birbirlerine küs yaşayan koyun besicisi iki kardeşin hayatındaki bir dönüm noktası üzerinden anlatıyor “Hrutar”.
Jürinin Gelecek Ödülü’ne İran yapımı “Nahid” ile birlikte değer gördüğü Hindistan yapımı “Masaan”ı FIPRESCI de Belirli Bir Bakış’ın en iyisi olarak tercih etti. Genellikle tek ödül veren Ekümenik Jüri de bu bölümden Brillante
68. Cannes Film Festivali’nde hem Belirli Bir Bakış hem Yönetmenlerin On Beş Günü bölümlerinde daha önce Altın Palmiye için yarışmış ünlü isimlerin filmleri yer alıyordu. 2008’de “Serbis” ile yarışan, 2009’da “Kinatay” ile Nuri Bilge Ceylan’ın da yer aldığı Cannes jürisinden En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazanan Brillante Mendoza örneklerden bir tanesi. Belirli Bir Bakış’ta Kurosawa Kiyoshi “Kişibe No Tabi” (Karşı Kıyıya Yolculuk) ile En İyi Yönetmen ödülünü kazandı. Üçüncü kez bu bölüme seçilen Kurosawa, 2003 yılında “Akurai Mirai” (Parlak Gelecek) ile Altın Palmiye’ye aday gösterilmişti.
Cannes Film Festivali’nin keşiflerinden biri olan Corneliu Porumboiu Cinefondation’dan çıktığı yola “Bükreş’in Doğusu” ile Altın Kamera, “Polis, (s.)” ile Belirli Bir Bakış Bölümü ana ödülü ve FIPRESCI Ödülü ile devam etti. Bu kez de “Comoara” (Define) ile Belirli Bir Yetenek ödülünü aldı.
Apichatpong Weerasethakul’un “Cemetery of Kings” ve Roberto Minervini’nin “The Other Side” filmleri gerek sinema dili gerek politika açısından güçlü, sofistike ve rafine yapımlar olmalarına rağmen ödülsüz kalmaları can sıkıcıydı ama iki yönetmenin de itibarı düşünüldüğünde birer ödüle daha ihtiyaç duymadıkları düşünülebilir.
Neeraj Ghaywan imzalı “Masaan” ve Ida Panahandeh imzalı “Nahid” hoşgörüsüzlük ve tahammülsüzlüğün, dindarlık ve muhafazakarlık kisvesi altında bireyleri umutsuzluğa sürükleyişini farklı açılardan ele alan iki film. “Masaan” Hindistan’da, “Nahid” İran’da bireyin cinsel hayatına dahi karışan, ona özel alan bırakmayan ve yasalarla yaptırım uygulayan sistemlerin yıkıcı etkisini gösterirken, sisteme kafa tutan kadın kahramanlar yaratabiliyor.
Belirli Bir Bakış Jüri Özel Ödülü kazanan “Zvizdan” (Kızgın Güneş) de benzer bir ayrımcılık temaya, yine özel hayat üzerinden odaklanırken fonda Yugoslavya’yı bölen savaşı anlatıyor. Genç Hırvat yönetmen Dalibor Mataniç, aynı oyuncuların aynı mekanda geçen bir aşk öyküsünün 1991, 2001 ve 2011 yıllarında nasıl yaşanabileceği üzerine üç çeşitleme yaptığı “Zvizdan” ile o ilahi aşk ve savaş çelişkisini sergiliyor.
Eleştirmenlerin 68. Cannes Film Festivali’ndeki bir başka katıksız gözdesi de Arjantin yapımı “Paulina” oldu. Hem Eleştirmenlerin Haftası ödülünü kazandı hem de FIPRESCI’nin Yönetmenlerin On Beş Günü ve Eleştirmenlerin Haftası bölümlerinin tamamını değerlendirmesi sonucu ödülü hak etti.
Altın Palmiye yarışı sönük geçmiş olabilir ama Cannes yine Canneslığını yaptı ve program genelinde palmiyesiz altınlarla sinema dünyasına keşifler sundu.
