A password will be e-mailed to you.

Her zaman denk gelebileceğiniz, dinleyebileceğiniz bir albüm değil T.E.A.R. İddiası büyük. “Trompetle böyle müzik yapabiliyorum ben anca,” diyor. “Böyle”si de yok. 

En baştan zor bir işe kalkıştı Barış Demirel, nam-ı diğer Barıştık Mı. Trompet müziği diye tanımlıyor mütevazı bir biçimde yaptığını. Ama çok katmanlı bir müzik onunki. Beslendiği her damarı barındırıyor. Kahramanı Serge Gainsbourg, damarlarındaki Karadeniz, sevdalısı olduğu shoegaze, Kuzey cazı, post-rock… Trompetiyle buralara özgü makamları üfleyerek caz yapsa bile daha kolay olacak işi, bu ülkede caz yapmak ne kadar kolaysa. Ama onun füzyonu, her gün üstüne kata kata ilerlediği vizyonu bu, başka türlüsünü yapamayacağı için bu müziği üretiyor.

2011’de Roxy Müzik Günleri’nde birinci olunca duyduk adını ilk önce. Barıştık Mı Göstembil Project olarak hatta. Göstembil, Giresun’un bir köyü. İlk kez 2012’de izlemiştim, Roxy Müzik Günleri’nin bir yıl önceki galibi olarak. Sahnede kendisine Aydın Türkoğlu, Ege Türkmenler ve Rammy Roo eşlik ediyordu. Göstembil Sessions isimli bir EP’sini dinlemiş ve “Barış vs. Serge” isimli, bir café’de çekilen çok başarılı video performansını izlemiştim ama sahnede olup biten bambaşkaydı. Aklımı başımdan almışlardı.

Sonra, birincilik ödülü olan single çıktı We Play’den. O.Y.D.H.O.G.Y. (oğlum, yapma demiyorum, hobi olarak gene yap). Kadroya mahir müzisyenlerimizden Taner Yücel de eklenmişti. “Zamana Ağıt” ve “Luna” isimli ikisi de birbirinden iyi parçalar barındıran single, Barış’ın yapmak istedikleri, yapacakları hakkında çok iyi fikirler edinmemizi sağladı. Artık Barıştık Mı ne yaparsa kulak kesilmiş vaziyetteydik. Az sayıdaki konserlerini kaçırmamak için her şeyi yapıyorduk lakin çok kayıt gelmedi o ara. Kompile Karga 3 için “Peri”yi kaydetti ve bir de “Çok Derinlerde O Kadar Mutluydum ki”nin video performası. Ama önemli sahnelerde çalmaya başladı. 2012’de Akbank Caz Festivali’nde çaldığında, caz sevdalısı babasını da bu işi yapmaya devam edeceğine ikna etti ve gururlandırdı.

Sırada albüm vardı. Kayıtlar gecikti, Gezi oldu, şu oldu, bu oldu. Kayıtlar bitti, askerlik geldi. Tasarım okumuş, harika illüstrasyonlar yapan bir sanatçının bir TV kanalındaki memuriyeti de böylece son buldu. Uzunca bir araftan sonra askerlik bedbinliği de bitti gitti. Ve 2014’ün son günlerinde Barış Demirel – Barıştık Mı’nın T.E.A.R. albümü nihayet çıktı. Albümün adı kinayeli tabii, birlikte ürettiği arkadaşlarının isimlerinin baş harfleri; Taner, Ege, Aydın, Rammy ve göz yaşı.

Memlekette kendine kulvar açan müzisyenlerimiz, gruplarımız var; Gevende, Yakaza Ensemble, Saska gibi. Zorlasak bile bir janrın kısıtlarına alamayacağımız özgünlükte, kendi müziklerini üretiyorlar. Barış da bu isimlere son eklenen. T.E.A.R. öyle farklı ırmaklardan besleniyor ki, belki de Barış bile tarifine üşenip trompet müziği demeyi tercih ediyor. Tek tek bakmak istedim 6 parçaya, başka nasıl anlatırım bilemedim çünkü.

“Ağahamam Apartmanı’nda Bir Çiçek”, Barış’ın Kadıköy’ünden ayrı kaldığı dönemde yaşadığı apartmandaki çiçeğine şarkısıymış. İskandinav gibi başlayıp birkaç mezur sonra buradan makamlarla Kuzeyi birleştirip saksıdaki çiçeğe gazel okuyor. https://www.youtube.com/watch?v=arFBM1NUqBE

“Aşk Fezalarında Meşk Astranotu”, biriciğimiz, konserlerinin kreşendosu. Barış’ın usuldan başlayıp yükselen vokaline eşlik eden gitarlarıyla shoegaze ile başlayıp post-rock’ın patlamasına ulaşan, albümün en dinamik şarkısı. https://www.youtube.com/watch?v=chv82f6UYm8

Taner Yücel bestesi “Temmuz”; gitar ve trompetle Anadolu’yu gezerken diğer enstrümanların girişiyle semaya ulaşan ve yemyeşil bir yaylaya konarak biten “Temmuz”. https://www.youtube.com/watch?v=bviATeXj9E0

“Bíum Bíum Bambaló”, Sigur Rós’un meşhur ettiği bir İzlanda ninnisi. Lakin Barış bu ninniyi gittiğinden beri Hakan Orman için çalıyor, söylüyor. Göçüp gitmeseydi küçük müzik âlemimizde başka şeyleri konuşuyor olabilirdik. Ormanımızdı, pusulamızdı. Ona çok şarkı ithaf edildi, albüm adandı, şarkı yapıldı. Ama bir tek Barış ninni söylüyor, rahat uyusun diye. Rahat uyuyordur zaten, Barış gibi müzisyenler olduğu için. https://www.youtube.com/watch?v=gP_1mdH24B0

“Peri II”, “Peri”ye Ömer Sarıgedik’in yaptığı remiks. Albümün elektronik dokunuşlu tek parçası. Girişte Barış “Ben gökyüzüne kestirme bir yol biliyorum,” der. Ömer de tasdiklemiş. https://www.youtube.com/watch?v=Tkmc8x4vJhc

Sonda bir de gizli kayıt var. “Ağahamam Apartmanı…”nın bayağı yavaşlatılmış bir veriyonuymuş. Ben Barış çok sevdiği pedallarıyla bir ses örgüsü oluşturmuş sandım uzun süre. Öyle de dinlenebiliyor.

Her zaman denk gelebileceğiniz, dinleyebileceğiniz bir albüm değil T.E.A.R. İddiası büyük. “Trompetle böyle müzik yapabiliyorum ben anca,” diyor. “Böyle”si de yok. 

Daha fazla yazı yok
2024-12-22 18:30:25