A password will be e-mailed to you.

Sanatatak

İKSV’den Genç Kontrbasçıya Teşvik Ödülü

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın geleceğin sanatçılarının yetişmesine katkıda bulunmak amacıyla 2012 yılında başlattığı ve her yıl klasik müzik alanında gelecek vadeden bir genç müzisyene verilen “Aydın Gün Teşvik Ödülü”nün bu yılki sahibi belirlendi. “Aydın Gün Teşvik Ödülü”nün üçüncüsü 19 yaşındaki kontrbas sanatçısı Emre Erşahin’e verildi.  

Moda Sahnesi’nde Roberto Zucco

Moda Sahnesi, 9 Ekim'de prömiyerini yaptıkları oyunları Roberto Zucco'yu Ocak ayında tekrar seyirci ile buluşturuyor. 

Fransız yazar Bernard Marie Koltes'in oyunu Roberto Zucco, çağımız insanının özgürlük yoksunluğu, suç, ahlak gibi temaları etrafında çökmekte olan bir uygarlığı resmediyor.

Kemal Aydoğan'ın yönettiği oyunda İnan Ulaş Torun, Hülya Gülşen, Murat Tüzün, Ezgi Coşkun Yetiş, Deniz Elmas, Çağlar Yalçınkaya, Onur Uysal rol alıyor.

Roberto Zucco, 7 Ocak ve 22 Ocak tarihlerinde Moda Sahnesi'nde.

article placeholder

Performart 2014

 

İstanbul Bilgi Üniversitesi ve Doğu Akdeniz Akademik Araştırmalar Merkezi Derneği'nin (DAKAM) katkılarıyla 20-21 Aralık tarihlerinde, İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral İstanbul Kampüsü E4 Binası 305 numaralı salonda gerçekleştirilecek. PERFORMART '14 kapsamında Londra Brunel Üniversitesi'nden deneysel tiyatro konusunda dünyanın en önemli araştırmacılarından Sue Broadhurst davetli konuşmacı olarak izleyicilerin karşısına çıkacak.

Kadir Has Üniversitesi'nden çağdaş dans uzmanı Zeynep Günsür, oyuncu ve tiyatro yönetmeni Ufuk Tan Altunkaya ve İKSV Tiyatro Festivali koordinatörü Leman Yılmaz ise “Çağdaş ve Bağımsız Dans ve Tiyatro: Bir Sektör Analizi” başlıklı panelde konuşmacı olarak yer alacaklar.

Sanat dünyasında son yıllarda büyük önem kazanmış “Kamusal Alan ve Performans Sanatları” tartışmalarının 2014 ana teması olarak belirlendiği PERFORMART '14 kapsamında performans sanatlarında güncel eğilimler, sahne tasarımı ve teknolojileri konuları da gündeme getirilecek. İki gün sürecek konferans boyunca Türkiye'den ve dünyanın farklı ülkelerinde çalışmalarını sürdüren akademisyenlerden Adil Serhan Şahin, Alex Evans, Ashwini Pethe, Aylin Kalem, Ayrin Ersöz, Ayşegül Şentuğ, Beatriz Cantinho, Burcu Yasemin Şeyben, Claire Moloney, Craig Smith, Daniel Domingues, Daniel Pawley, David Osbon, Ellin Sears, Esen Gökçe, Gönül Gülce Karaarslan, Julia M. Ritter, Leman Yılmaz, Marina Mihaila, Mariza Dima, Martina Hanáková, Monica Pacheco, Petra Johnson, Philip Courtenay, Pieter Verstraete, Rasim Erdem Avşar, Rosamaria E. Kostic Cisneros, Sarah Courtis, Seza Filiz, Sibel İzmir, Susan Main, Theodore Grammatas, Ufuk Tan Altunkaya, V. Safak Uysal, Zeynep Günsür Yüceil, Zeynep Günsür'ün konuşmaları dinleyenlerle buluşacak ve Bilgi Üniversitesi öğrencilerinin “Sosyal Bağlamda Performans” konulu proje sunumları gerçekleştirilecek.

 

 Etkinlik dili İngilizcedir.

http://www.performartconference.org/

Sanatçıların “Sanatçı”sı

sanatatak.com 2015 yılının ilk gününü yepyeni bir yazı serisiyle  karşılıyor. Bu seride her seferinde bir sanatçı etkilendiği bir başka sanatçıyı kendi sözleriyle anlatacak. İlk konuğumuz şu anda Versus Art Projects'de solosu olan Halil Yavuz Ertürk. Ertürk'ün sanatçısıysa Mustafa Ata.

Fotoğraflar: Pelin Horzum Ergün 

1964 sürgünleri

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin ev sahipliğinde 31 Ekim – 1 Kasım tarihleri arasında santralistanbul Kampüsü’nde düzenlenen “1964 Sürgünleri: Türkiye Toplumunun Tek Tipleştirilmesinde Son Dönemeç” adlı konferansta, İstanbullu Rumların 20. yüzyılda maruz kaldıkları en büyük kitlesel göçe neden olan 1964 kararı ve sonuçları değerlendirildi.

Konferans, İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Rektör Yardımcısı İlay Romain Örs’ün açılış konuşmasıyla başladı. Konuşmasında 1964 sürgünlerinin yakın tarihin çok az bilinen bir sayfası olduğunun altını çizen Örs, yarım yüzyıl önce İstanbul Rum topluluğu kadar tüm Yunanistan ve Türkiye toplumlarını derinden yaralayan bu büyük travmayı anmak, anlamak, anlatmak amacıyla bu konferansın düzenlendiğini belirtti.

Örs, “Yakın tarihimizin bu sarsıcı dönemi, ilk kez bu kadar kapsamlı bir konferansta konunun uzmanlarıyla genç araştırmacılar tarafından ele alınıyor. Bu anlamda, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin sunduğu akademik özgürlük ortamında bir araya gelmiş olmak son derece büyük bir önem taşıyor” şeklinde konuştu.

Küçük Asya Çalışmaları Merkezi’nden Stavros Anestidis, Vakıflar Meclisi Azınlık Vakıfları Temsilcisi Lakis Vingas, akademi düyasından Iraklis Millas, Cengiz Aktar, Baskın Oran, Ayhan Aktar, Samim Akgönül gibi önemli isimlerin konuk olduğu konferansta, Yunanistan uyruklu İstanbullu Rumların 1964’teki göçüyle sonuçlanan süreç; kararın alınma koşulları ve karar sonrasında yaşananlar, sürgünü yaşayanların tanıklıklarıyla birlikte ele alındı.

1964 sürgününe dair kritik başlıkları değerlendiren Baskın Oran, tehcir kararının Kıbrıs sorunuyla ilgisine yönelik incelemesini paylaştı. Oran, “1920’lerden o döneme kadar gayrimüslimlerin yaşamlarının birçok farklı açıdan zorlaştığını görüyoruz. Hem toplumsal hem de hukuki olarak süregelen bu etmenler ve 1964 sonrasında da devam eden çeşitli olaylar sebebiyle, bu tehcir kararının sadece Kıbrıs sorununa bağlanması yanlış olur” şeklinde konuştu.

Niyazi Kızılyürek konferansta yaptığı konuşmada göçte Kıbrıs sorununun rolünü tartıştı. Alper Kaliber dış politikaya ulusal kimlik perspektifinden bakarak Kıbrıs meselesiyle sürgünü değerlendirdi.

Rita Ender’in “Azınlık Hukuku Bağlamında Sürgünler” başlıklı konuşma yaptığı konferansta Ceren Sözeri meselenin 1964’te basında nasıl yer aldığını sunumunda aktardı.

Sürgünü yaşayan Rumların Yunanistan’da karşılaştığı sorunları ise Maria Kazantzidou ve Eleni Ioannidou “Selanik'te İstanbul Rum Sürgünler”; Emre Metin Bilginer ise “Sürgündeki Rumların Yunanistan'daki Entegrasyon Süreci” başlıklı sunumlarıyla aktardı.

1964 yılında alınan bir kararla on binlerce İstanbullu Rum’un göç etmek zorunda kalmalarının 50. yılında, İstanbul Bilgi Üniversitesi tarafından Küçük Asya Çalışmaları Merkezi, Babil Derneği ve İstanbullu Rumların Evrensel Federasyonu katkılarıyla ve Açık Toplum Vakfı’nın maddi destekleriyle düzenlenen konferans, “20 Dolar 20 Kilo” adlı serginin açılışıyla sona erdi. Göç edenlerin anı ve tanıklıklarının yer aldığı “20 Dolar 20 Kilo” İstanbul Bilgi Üniversitesi Çağdaş Sanat Müzesi’nde 30 Kasım’a kadar görülebilecek.

http://www.facebook.com/istanbulbilgiuniversitesi http://twitter.com/bilgiofficial

 

article placeholder

Kayıp kitap bulundu

Contemporary İstanbul fuarının açılışı sırasında Ci Editions bölümünden Book Lab'in masasında sergilenirken çalınan Civan Özkanoğlu'nun sanatçı kitabı bulundu. Dün Book Lab'in kurucusu Kerimcan Güleryüz'e kitabı teslim eden okur/izleyici, kitabı yanlışlıkla aldığını, kitabın kaybolduğuna dair haberlerlerden sonra kitabı geri vermeye karar verdiğini belirtti. 

Kayıp kitap yazısı dün öğleden sonra sanatatak.com'da yayınlanmıştı

İşte yazının linki:

http://sanatatak.com/view/Kayip-kitap-bulunamiyor/1226

Nilbar Güreş’e büyük ödül

 

1984 yılında Erwin Wurm, 1986'da Franz West, 1988'de Peter Kogler, 2007'de Ursula Mayer, geçtiğimiz yıl Luisa Kasalicky'nin layık görüldüğü Otto Mauer Fonds ödülünü bu yıl Nilbar Güreş'in kazandığı açıklandı. Viyana menşeli ödül, görsel sanatlar alanında her yıl genç bir sanatçıyı desteklemek adına veriliyor. 11 bin Euroluk katkının yanısıra sanatçı ödül kapsamında solo bir sergi yapıyor. Türkiye'de Galeri Rampa 'nın temsil ettiği Güreş'e ödülü 9 Aralık'ta takdim edildi. Ödülle bağlantılı sergiyse Viyana'da 10 Aralık'ta Baker street 18, 1010 adresında açıldı. Jüri, Martin Yüksek Leitner, Gabriele Rothe adam, Johanna Swan Dağı, Kamen Stoyanov ve Gustav Schorghofer SJ'den oluşuyordu.

Çilek Seven Kadın Eskişehir yolcusu mu

 

992 sanatçı, 1574 eserle katılım rekorunun yaşandığı lakin sansür açıklamalarıyla üzerine gölge düşen 36. Dyo Resim yarışmasında, sergilenmeye hak görülen fakat sergilenmeyen Metin Çelik'in Çilek Seven Kadın resmiyle ilgili sansür iddiaları gündem yaratmaya devam ediyor.

İlk kez sanatatak.com'da çıkan haberle ilgili Dyo yetkililerinden hala resmi bir açıklama gelmese de, Dyo'nun iletişim ve pr ajansının yaptığı açıklamaya göre sergilenmeye hak görülen ve sergilenmeyen Metin Çelik'in Çilek Seven Kadın'ının dışında daha 12 yapıt daha var. Sergilenmeme nedenleri de Cemal Reşit Rey salonunun duvarlarında bu yapıtlara yer kalmaması. İstanbul'da mekan sıkıntısı nedeniyle sergilenemeyen bu yapıtlar dönüşümlü olarak Eskişehir, İzmir, Şanlıurfa, Samsun ve Ankara'da düzenlenecek Dyo Resim Yarışması sergilerinde gösterilecek. Yine ajansın açıklamasına göre Çilek Seven Kadın, Eskişehir, Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi yolcusu.

sanatatak.com söz konusu sansüre ilişkin yarışma jürisinden istifa ettiği iddia edilen Prof. Dr.Aydan Ayan, Prof. Dr.Zafer Gençaydın ve Prof. Dr.Cuma Ocaklı'ya ulaştı. Aydın Ayan, konuyla ilgili konuşmak istemeyerek gerekli açıklamayı Dyo'ya bir mektup yazarak yaptığını aktarırken sansür iddialarıyla ilgili "söyleyecek tek kelime bile bulamıyorum" dedi. Cuma Ocaklı, jüriden uçağının saati yüzünden erken ayrıldığını, Çilek Seven Kadın'ı sergilenmeye hak gören jüride kendisinin de oyu olduğunu, resmin Cemal Reşit Rey'deki sergiye neden alınmadığıyla ilgili en ufak bir fikri olmadığını ifade etti. Zafer Gençaydın, konuyla ilgili görüş bildirmek istemediğini vurgulayarak sansür söz konusuysa elbette sansüre karşı olduğunu ekledi sözlerine. 

Yarışmada Ayşe Bilir, Gülveli Kaya, Erdal Kocabey ve Belit Sak'ın eserleri pentür dalında ödül kazanmış, özgün baskı kategorisinde Seyit Mehmet Buçukoğlu ve Necla Tosmur özel jüri ödülüne layık görülmüştü.

Bakalım 16 Aralık'ta açılacak sergide Çilek Seven Kadın'ı Eskişehir'de görebilecek miyiz? Görsek bile sansürün İstanbul'a özel olduğunu düşünmeyecek miyiz bu sefer?

 

 

2025-02-26 08:02:56