A password will be e-mailed to you.

 

Müzik yazarımız Fatih Vural, 123 grubunun Anja albümünü değerlendirdi.

123’te ülkemizde pek az kişiye nasip olan bir Kuzey Avrupalı coolluğu var. Kimine göre hayr, kimine göre şer; bana göre yelpazede bir renk. Anja son albümleri. Ense traşı iyi yapılmış kolejli çocuk havasından bir şey kaybetmedikleri gibi bu duruşu perçinlemişler de. Sound daha önceki albümlerine göre az daha sert. Sert dediysem, Mülayim Sert ne kadar sert olabilirse o kadar. Grubun alameti farkiası olan bas-davul uyumu, ahenginden bir şey kaybetmemiş. Gitar yine olabildiğince duru. Pek sevdiğim bir gitar soundu değil, çiğ geliyor bana ama bu müziğe yakışıyor. Dilara Sakpınar’ın tarif edemediğim, nefis bir sesi var. Rüşdünü ispatlayalı epey oluyor. Gelin görün ki şarkılar bağırdan kopmamış. Sakin, aklıbaşında, kendini kaybetmeden söylemişler söyleyeceklerini. Dinleyeni ne kahrediyor, ne ayağa kaldırıyor; huzur veriyor. Oysa eminim ki iyi dinleyicilerin çoğu, dinledikleri müzik başlarından aşağı dökülen bir kova soğuk su ya da onları tutuşturacak bir ateş olsun ister. 123 bana kalırsa bu beklentiyi karşılamıyor. Aşkta bile ölçülüler. Yine de hakkını verelim; tertemiz, özenli ve ciddi bir müzik. “Tadımız kaçmasın“ diyenlere ilaç niyetine.

Daha fazla yazı yok
2024-11-05 19:43:37