14. İstanbul Bienali basın toplantısının konuklarından İtalyan yazar Nanni Balestrini, geçen hafta Otonom yayınlarının okuma etkinliğinin de konuğuydu. Mem Alan’ın izlenimlerini aktarıyoruz.
Otonom yayınları geçen hafta İtalyan şair, yazar ve Neoavangardia hareketinin görsel sanatçılarından Nanni Balestrini ile birlikte bir okuma etkinliğine ev sahipliği yaptı. Yazar İtalya’daki Autonomi hareketinden. Yazarın İngilizce bilmemesi şaşırttı beni nedense, kendisiyle Fransızca biraz muhabbet ettik. Karşısındakini dikkatle dinleyen bilge bir insan. Ona Gramsci’den ve Antonio Negri’den söz ediyorum… Konuşmamızın bir yerinde bana optimist misin yoksa pesimist mi diye soruyor, ona optimist olmamız gerektiğini söylüyorum. Bu arada 14. İstanbul Bienali küratörü Carolyn Christov-Bakargiev selamlayarak geliyor, gözüne rafta Otonom yayınlarından çıkan Kathi Weeks’in Feminist Öznelerin Kuruluşu kitabı çarpıyor, kısaca hangi kitap olduğundan söz ediyorum kendisine, kısa ve mütevazi bir tanışmadan sonra hep beraber kitap okuma etkinliği için üst kata çıkıyoruz.
Yazarın İtalyanca’dan Durdu Kundakçı tarafından çevrilen CARBONİA Bir Zamanlar Hepimiz Komünisttik adlı kitabını, yayıma hazırlayan Münevver Çelik okuyor, biz de hep beraber yarılıyoruz kitabı. Nanni Belastrini’ye kitap ile ilgili birkaç soru soruyoruz. Yazar kitabını, işçilerin gerçek yaşam deneyimlerini dinleyip kayıt altına aldığından ve daha sonra bunu edebi bir formda kurgulayarak yazdığından söz ediyor. CARBONIA, patronlara, faşistlere ve devlete karşı madencilerin onurlu, bitimsiz mücadelesini ve örgütlenmesini anlatan lirik bir kitap. Kitabın konusunun dışında bir özelliği de noktalama işaretlerinin kullanılmamış olması. Yazar şimdilerde terörist bir kadını konu aldığı bir kitap yazdığından bahsediyor ve bu arada devletlerin kendilerine muhalif olan herkesi ve grubu terörist olarak yaftaladığından. Yazarın bir diğer kitabı HERŞEYİ İSTİYORUZ da Otonom yayınlarından çıkmış ve Ufuk Soyer ile Deniz Erenuluğ Bovo tarafından çevrilmiş. Bu kitapta da yazar, FIAT fabrikasında işçilerin direnişini gene bir işçinin anlatımlarından hareketle kaleme almış.
CARBONIA’yı okurken aklıma Emile Zola’nın Germinal kitabı geliyor, oradaki işçilerin direnişleri. Ama daha çok güncel olması bakımından kitap bana en çok Soma’yı hatırlatıyor! Belki bir gün bu ülkede Zonguldak, Elazığ, Şırnak ve Soma’daki maden işçilerinin de hikayelerini anlatabilecek birileri çıkar… Etkinlik sona ererken bir kitabını kendim için birini de bir dostum için imzalatıyorum. Bu arada küratör, yazar ve sanat tarihçisi Carolyn Christov-Bakargiev ile gelecek ay kültür ve sanat üzerine sohbet etmek için bir randevu alıyorum!