Üç yıllık aranın ardından Tame Impala dün (10 Mart 2015) yeni kayıtlarıyla arz-ı endam etti. Mavisu Kahya yazıyor.
Üç yılın ardından Tame Impala 10 Mart’ta yaklaşık sekiz dakikalık yeni bir kaydı dinleyenleri ile paylaşmış bulunuyor. Esinlendikleri gruplar deyince Supertramp’in adını sıkça anan, Pink Floyd ve Beatles izleriyle dinleyenleri etkileyen Batı Avustralya, Perth’li müzik grubu Sundown Syndrome teklileri ile seslerini duyurdu. Bundan önce Kevin Parker’ın bu saykodelik projesi bağımsız Avustralya sahnesindeki yerini almış, ses getirmişti.
Küçük yaştan beri müzik aletleriyle uğraşan Parker kayıtlarına ve projesine kendisi için başladığını söylüyor. Ancak yaklaşık 2003’ten beri biriktirdiği besteler, Innerspeaker (2010), grubu önceki birkaç yıl turnede bulunmak başarısından bir adım öteye geçiriverdi. WAMI, APRA ve J Award kazanarak Avustralya’nın bize biraz uzak sahnesinde yer bulan Tame Impala’nın yaratıcı aklı Parker funk ve elektronik kimi diğer projelerde ve ortak konserlerde bulunmayı da ihmal etmedi. Kimi söyleşilerinden müziğini doğal, tekrarlayan ve hipnotik bulduğunu çıkarabiliriz. 2012 albümleri Lonerism en baştan bunu belli de etse sonra hemen eski sağlam rock tadına kavuşarak vazgeçilmez synthesizer istilası ile dinleyiciyi albüm bitene kadar olduğu yere mıhlıyor. Taze tekli şarkıları “Let It Happen” da eski kafalılara fazla gelebilecek bir elektronik baskınlığıyla karşımızda. Ama şunu da unutmamalı ki, “hocasına aşık bir küçük delikanlı” temalı klibiyle de güzelliğine güzellik katan Mind Mischief veya Feels Like We Only Go Backwards gibi, dilimize dolanacak nice sağlam parçalar yeni albümde bizlerle buluşacaktır; bu kadar güzel, böylesi Pink Floyd hissi veren fade out mu olurmuş? B Sides and Rarities bile arka yüze doldurulmuş şarkılardan çok, hani o hayranı olduğunuz ve az bilinen, çılgın eski grubun tozlu bir albümü bir yerden ortaya çıkmış hissi veriyor. Kaydedildiği çağa ait değil gibi, kronolojiden kaçan; bizleri keyifle geçmişe, belki saçımızdan yakalayıp ‘68 kuşağına götürüveren nice albümler olsun. Gözden kaçan bir B Sides and Rarities mucizesi olarak Vital Signs, bir diğer Avustralyalı grup Midnight Juggernouts’un şarkısı Tame Impala elinde elektronik çağdaş müzik ile saykodelik rock uzlaşması olarak nadir bir numune olmayı başarıyor.
Grubun yeni şarkısının yanında Nisan – Ağustos arası gerçekleşmesi planlanan konserlerin listesi de yayınlandı, Kuzey Amerika’da pek çok canlı performans görünüyor. Başlarda Coachella (Indio – Californiya – ABD) sonda ise Lollapalooza (Berlin – Almanya) dikkat çeken festivaller; ilki iki, diğeri on yaşında birer büyük çaplı müzik olayı. Hatta toplumsal olarak incelenesi bile diyebiliriz. Tame Impala bunlardan başka, Kanada ve Britanya’da da dinlenebilir. Nick Albrook’un ayrılmasının ardından şu anda grubun müzisyenleri arasında Dominic Simper, Cam Avery, Jay Watson ve Julien Barbagallo bulunuyor. Ruhu ruhumuza dokunan Tame Impala’yı bize de bekleriz!