Dijital bir sezon nasıl mümkün olacak bütün sanat kurumları bu soruya yanıt ararken İşsanat, dijital açtığı 21.sezonunda bizi kültür sanatlı günlerden mahrum etmediği gibi yeni projeler, işbirlikleriyle heyecanlandırdı. Bu dijital sezon, şimdiden yeni normalin yaratıcı sektörleri için de hem bir örnek hem de ilham kaynağı oldu.
İş Sanat, dijital sezonu tam da 5 Kasım’da açtı. Klasik müzik konserlerinden yerli projelere, hikâye ve şiir dinletilerinden, masal tiyatrosuna, tiyatro okumalarından sanal sergilere uzanan pek çok etkinliğin yer aldığı kalabalık bir programla yaptı bunu.Pandemi tedbirleri kapsamında seyircisiz olarak İş Kuleleri Salonu’nda pek çok kayıt gerçekleşti. Bu kayıtların hepsi İş Sanat’ın sosyal medya hesapları üzerinden ücretsiz izlenebildi.
“Sanatla moral bulduk”
İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten, bu sezon aracılığıyla “yeni normal” üzerine fazlasıyla düşünme fırsatı bulduklarını aktarıyor:
“Covid-19 salgınının getirdiği ‘yeni normal’ yaratıcı sektörleri küresel ölçekte diğer pek çok sektörden belki de daha fazla zorlukla karşı karşıya bıraktı. Sürecin beraberinde getirdiği tedbir ve zorunluluklar başta sanat emekçileri olmak üzere sanatçısından izleyicisine herkesi etkiledi. Biz de İş Sanat olarak, 11 Mart’taki Richard Bona-Alfredo Rodriguez konserinin ardından pandemi nedeniyle konser salonunu, sanat galerileri ve müzelerimizi sanatseverlere kapatma kararı aldık. Hızlı bir inisiyatif ile 18 Mart gününden itibaren etkinliklerimizi sosyal medya hesaplarımıza taşıdık. Türkiye’den ve dünyadan sanatçılarla işbirliğine giderek ‘Evde Sanat Zamanı’ başlığı ile mayıs sonuna kadar devam eden bir yayın modeline geçtik.”
İşsanat, bu yayın modelinde, 75 günde, hazırladığı 400’ü aşkın içeriği dijital platformlar üzerinden sundu. Ülkenin dört bir köşesinden sanatseverlerle buluştu. Sanatla moral kazanmak mümkündü. Bunu gösterdi. Yeni sezonda dönemin beraberinde getirdiği zorluklarla mücadalede dayanışmanın önemini dikkate alarak sanatçılara işler sipariş eden İş Sanat bu uğurda çocukları da ihmal etmedi. Sanat yönetmeni Defne Turaç, sezonun dijital olarak yayımlanmasının, onun için, izleyicilerin alkışlarını özlemenin dışında, bir fark yaratmadığını ifade ediyor:
“Bizim için sezonun dijital olarak yayımlanması, izleyicilerimizin alkışlarını özlemenin dışında bir fark yaratmıyor. Önceki sezonların heyecanı ve özeniyle hazırladığımız yeni programımızda klasik müzikten caz konserlerine, edebiyat etkinliklerinden, Türk Halk ve Türk Sanat Müziği’ne uzanan zengin bir içeriği sanatseverlerin beğenisine sunduk. Yayın günlerini aylık olarak duyurduk. Duyuruyoruz halen.”
İş Sanat, 21. sezonunun unutulmazları arasında şimdiden Serdar Yalçın yönetiminde, çoğunluğu bağımsız çalışan müzisyenlerden oluşan İstanbul Ensemble konseri ve yeni yıl konserini saymak mümkün.
Yeni yıl konserinin bu yılki konuğu ünlü tenor Murat Karahan, orkestra şefi Erol Erdinç ve Limak Filarmoni Orkestrası tarafından gerçekleşti.
Hakan Şensoy’un yönetimindeki Milli Reasürans Oda Orkestrası konserleri de dijital sezonun dijital olmayan gayet fiziksel, sahici hisler yaratan konserlerinin başında geliyordu.
Severek takip ettiğimiz Parlayan Yıldızlar serisinin devam etmesi bile genç müzisyen keşifleri yapmak için büyük fırsat yarattı.
Genç çellist Poyraz Baltacıgil, piyanist Barış Büyükyıldırım, Iraz Yıldız, Demirhan Gökbudak gibi genç sanatçıları bu konser serisi sayesinde yakından tanıdık. En önemlisi keşfettik. Takibe aldık!
İş Sanat caz sahnesini de ihmal etmedi
Caz sahnesinin de yaratıcı üretken sanatçıları bu sezon dinleyicilerle buluştu. Ozan Musluoğlu’nun son projesi Genedos, sezonun ilk caz konseri olarak programda yerini aldı. Piyano ve vokalde Eylül Ergül, davul ve vokalde Çağla Karaali, saksafon ve flütte Serdar Barçın, kontrbasta ise Ozan Musluoğlu’nun yer aldığı Genedos caz projesi, ana akım cazdan modern parçalara uzanan zengin bir repertuara sahipti. Konseri 24 Kasım Salı günü İş Sanat’ın sosyal medya hesaplarından evimizde oturupzaman zaman sallanarak dinlemek tuhaftı ama kesinlikle motive ediciydi.
Coşkun Karademir ve Buray özel bir proje ile İş Sanat’taydı
Türk Halk ve Türk Sanat Müziği’nin seçkin örnekleri de bu sezonun programında yer aldı. Türk Halk Müziği’nin yeni nesil sanatçılarından Coşkun Karademir ve pop müziğin sevilen sesi Buray, İş Sanat’a özel hazırladıkları konser istek parça yazıp nasıl yollasak acaba dedirtti.
Melihat Gülses, Derya ve Dilek Türkan, Zeynep Halvaşi gibi geleneksel Türk Halk ve Türk Sanat Müziği’nin başarılı isimleri, hazırladıkları özel projeler ile İş Sanat sosyal medya hesaplarından sezon boyunca izlenebildi.
Şiir ve hikâye dinletileri devam ediyor
İş Sanat’ın gelenekselleşmiş şiir ve hikâye dinletileri de dijital platformlar üzerinden devam etti. Atilla Birkiye’nin hazırladığı, Mehmet Birkiye’nin sahneye uyarladığı Türk edebiyatının usta kalemlerinin eserlerinin yer aldığı dinleti serisi Sait Faik Abasıyanık hikâyeleri ile başladı.
Şiir ve hikâye dinletileri Nâzım Hikmet, Gülten Akın, Attila İlhan gibi isimlerle devam etti.
Özellikle Gülten Akın dinletisini hararetle tavsiye edebiliriz. Bu tür yayınların önemli bir avantajı, yayını kaçırsak dahi sonradan izleyebilmemizin mümkün olması. O halde İş Sanat’tan Gülten Akın dinletisini bir kez daha hatırlatalım!
Ünlü eserler Okuma Tiyatrosu’nda ses bulabildi
İş Sanat’ın ilk kez geçtiğimiz mayıs ayında çevrim içi düzenlediği Edebiyat Günleri’nde, William Shakespeare’in Hırçın Kız eserinden bir bölümü Esra Bezen Bilgin ve Serhat Tutumluer’in sesinden dinleme fırsatı bulduğumuz Okuma Tiyatrosu, pandemi nedeniyle evlerine kapanan tiyatro sanatçıları için da tiyatro izlemeyi özleyen tiyatroseverler için de birer fırsat yarattı.
Shakespeare’in ünlü eseri Romeo ve Juliet ile başlayan Okuma Tiyatrosu, 12. Gece, Othello ile devam etti.Defne Turaç‘ın özel vurgusuyla çocuklar da İş Sanat yeni dijital sezonunda ihmal edilmedi.
İş Sanat Masal Tiyatrosu, Lerzan Pamir’in yönetmenliğinde oyuncular Aslı Tandoğan, Anıl Altınöz ve Mert Aydın’ın canlandıracağı Kırmızı Başlıklı Kız, Prenses ve Bezelye Tanesi, Hansel ve Gretel, Çizmeli Kedi ve Karlar Kraliçesi gibi klasik dünya masalları, 21. sezon boyunca çocuklarla birlikte oldu. Bu maceralar en başta, çocuğunun telefondaki oyunlara bağımlı olduğunu düşünen annelere iyi geldi. Artık telefonda bilgisiyar oynayan çocuklara güçlü bir alternatif vardı üstelik Youtube’da.
2000’de Genel Müdürlüğü’nü Ankara’dan İstanbul’a İş Kuleleri’ne taşıdığında komplekste yer alan oditoryum, sahne etkinliklerinin, alt kattaki sanat galerisi ise sergilerin yeni yuvası olan İş Sanat, 2017 yılında bankanın yayıncılık hariç tüm kültür-sanat çalışmaları ve müzecilik faaliyetleri İş Sanat markası altında toplandı.
Şu ana kadar İş Sanat sezonunda 26 konser izledik. 520 bin kişiye ulaşıldığını biliyoruz. 4 dinleti, 14 masal tiyatrosu, 12 okuma tiyatrosu, 12 Yazarının Sesinden başlıklarında olmak üzere çeşitli yayınlar yapıldı. Provadan İzle başlığıyla yayına alınan yeni serinin ilk konuğu Cimri ile Semaver Kumpanya oldu. Sadece Cimri’nin izlenmesi 10 günde 275 bini aştı.
Bir sezon da dijital ama fiziksel hisler duyurarak geçti, demiyoruz. Tüm süratiyle devam ediyor çünkü.
Ancak şunu söylemek istiyoruz, 21. İş Sanat sezonu, yenilikçi, pandemiye rağmen optimist, üretken, hiperaktifliğiyle örnek oldu hem kültür emekçilerine hem de izleyicisine.
İyi ki.
Hem kültür sahnemiz hem de okurlarıız adına teşekkür ederiz!