Westworld’ün birçok sorusu hali hazırda cevabını bulmuştu fakat ikinci sezonun onuncu bölümünde o kadar çok tvist (Türkçe’de tvist diye bir kelime varmış, yeni öğrendim*) vardı ki, sormadığımız soruların bile cevabını aldık. Her ne kadar dizinin gizemlerini yakaladığımızı düşünsek de tüm sezon boyunca Nolan’ların bizleri şaşırtacak bir numarası daha oldu fakat sezon finalinde yaptıkları, göz önünde bir sihirbazlık numarasıydı (The Prestige göndermesini sezon finalinde ancak anladık).
Dolores’in nerede saklandığı ortaya çıktı
Önce ortaya çıkan en büyük tvistten bahsedelim. Geçtiğimiz hafta neredeyse spoiler tadında bir fragman incelemesinde (Still Watching adlı Westworld podcast’i) Charlotte Hale’in Dolores olabileceği fikri ortaya atılmıştı. Hale’in, Dolores olabileceğine dair ortada ufak ipuçları vardı. Hale’in, gözlüksüz Bernard ile karşılaştığı ilk sahneyi hatırlarsanız, Hale, Bernard’ı gördüğüne şaşırıyor ve şüpheci yaklaşıyordu. Bu davranışı, Hale’in Bernard’ın robot olduğunu bildiğine yormuştuk fakat görünen o ki aslında bu sahne, kendisini vuran kişiyi karşısında bulan birinin tepkisiymiş. Bu sahneden itibaren Dolores/Hale’in, Bernard’ın aldığı tepkiden haberdar olduğunu da söyleyebiliriz.
Dolores’in, Hale’in vücudunda olmasının bir diğer artısı ise, Hale’in Delos şirketine olan erişimi. Dolores, Delos şirketini böylece içeriden çökertebilir ve istediği kadar robot kopya üretebilir fakat bu teoride bir tek sorun var: Dolores artık Hale’in bedeninde değil. Bölümün son sahnesinde (yazılardan sonraki sahneden az sonra bahsedeceğiz) Dolores ve Hale’i yan yana görüyoruz. Dolores, Bernard’ı yeniden inşa ederken yanına Hale geliyor. Burada sormamız gereken soru şu: Dolores kendi bedenine geçtiyse, Hale’in bedeninde kim var? Adaylarımız şunlar: Teddy, Dr. Ford ya da William. Dolores’in Westworld’ün dışına çıkarken yanında birkaç tane ‘inci’ aldığını da düşünürsek sizin teorilerinizi de duymak isterim, üçüncü sezona kadar belli ki bu sorunun cevabını alamayacağız ama bu süre içinde teori üretmeye devam edebiliriz.
William’ın kendine özel cehennemi
Diğer tvistimiz ise daha önce ortalarda dolaşmış, hatta benim yazılarımda da yer alan fakat beklemediğim bir tvist: William’ın dizinin sonundaki sahnesi ile yaşandı. Kafa karıştırıcı soruları önden cevaplayalım: Hayır, bu sezon izlediğimiz William robot değildi. Evet, dizinin sonunda gördüğümüz Emily robot, insan Emily’yi insan William öldürdü.
William, oğlunu kaybeden ve bu yüzden her versiyonu başarısızlığa uğrayan Jim Delos ile aynı kaderi paylaşmaya mahkum oldu. Jim Delos’un son versiyonu delirmişti ve Shakespeare’yen bir konuşma ile “Artık en dipteyim, ne gördüğümü görmek ister misin?” diyordu, bu bölümde bu konuşmanın Logan’a ait olduğunu öğrendik. Jim Delos’un tekrar var olmasını engelleyen kısmın kendisi olduğunu gördük. William’ın da, Logan’ı ölüme sürükleyen Jim Delos gibi kızını öldürdüğünü düşünürsek sonlarının aynı olacağını öngörebiliriz. “Kendini affetme” kelimesi bu sezon incelemelerinde çok yer aldı, Westworld ve Nolan’lar ise “Bazı karakterler affedilemezdir” diyerek bu klasik karakter arkını sonlandırdı. Hatta, William’ın kendine çizdiği yol haritasında, her seferinde kızını öldürmeyi seçmesi de onun kendi cehennemi diyebiliriz. William, ölümlü olmayı seçmişken, bu fikrini değiştirmesinin altında yatan en büyük neden, kendini ölüme bile laik görmemesi oldu.
William’ın kızıyla karşılaştığı, yine Forge’da geçen son sahne, Nolan’lar için ucu açık bir kapı bırakıyor. Küçük bir ihtimal de olsa, Nolan’lar tüm izlediğimiz hikayenin, William’ın loop’undan ibaret olduğunu söyleyebilirler. Yani ilk sezonda izlediğimiz Dolores gibi, William da geçmiş ve şu anı aynı anda yaşıyor olabilir. Bu oldukça karışık teoriyi tam anlamıyla anlatmak için üçüncü sezonda Nolan’ların çizeceği yolu bekleyeceğim fakat şimdilik William’ın her zaman siyah şapkalı adam olarak kalacağını ve daha fazlası olamayacağını görmüş olduk ve bence dizinin en güzel karakter hikayelerinden biri de böylece bitmiş oldu.
Robotların koruyucu meleği: Ashley Stubbs
Gelelim son tvistimize; çoğu kişinin arada şüphelendiği gibi Westworld’ün güvenlik görevlisi Ashley Stubbs da robot çıktı. Bundan nasıl emin olabileceğimizi soruyorsanız, bu bilgi direkt olarak bölümün yönetmeni Fred Toye’dan geliyor. Stubbs’ın Dr. Ford tarafından işe alındığını ve asıl programlamasının Westworld’teki robotları korumak olduğunu öğreniyoruz. Stubbs, Dolores/Hale’in robot olmasını fark etmesine rağmen bu yüzden serbest bırakıyor. Hayatta kalan robotlar listesinde Emily, William, Dolores, Hale, Bernard’a ekleniyor ve üçüncü sezonda da, görevini devam ettirerek robotlarını koruyacağını görüyoruz.
İkinci sezon karnesi
İkinci sezonun birkaç sıkıntısı vardı; Shogun dünyasının, genel hikayeye hiç etki etmemesi, üzerine araştırma yapmadan anlaşılması zor “beşik, forge” gibi detaylar ve genel olarak karakterlerin yazımını buna örnek gösterebiliriz. Tüm bu genel eleştirileri, dizinin son bölümünde net bir şekilde görebiliyoruz. Bir sezon boyunca gitmeyi beklediğimiz Valley Beyond ve buradaki karşılaşma, Maeve ve Clementine’ın yüzleşmesi, Maeve’in kızına kavuşması, o kadar kötü işlenmiş ki insan gerçekten “Kiksuya bölümünü de aynı kişiler mi yazdı?” diye düşünmeden edemiyor. Maeve’in hikayesinin bu şekilde bitmesi, karaktere “anne” olmanın önüne geçen bir özellik yüklemiyor. “Kendi kararlarını veren özgür yapay zeka” dediğimiz Dolores ise tek bir amaca odaklanmış, karakteri gelişmemiş, adeta Terminatör gibi ortalarda dolaşıyor.
Kısaca iki boyutlu karakterlerin ötesine geçmeyi başaramamış, senaryonun yükselmesi gereken yerlerde tek notada kalmış bir dizi izledik. Buna karşın, final bölümünün en sevdiğim kısmı, yine bir karakter dönüşümü oldu. Hayallerindeki karakter, Hector’a dönüşümünü tamamlayan Lee Sizemore, Nolan’ların şiirsel anlatımına yakışır bir karakter yolculuğu gerçekleştirdi. Aynı şekilde, William’ın karakter değişimi geçirmemesi ve geçirememesinin onun cehennemi olması çok akılcı bir senaryo hamlesi. Detaylara indiğimiz zaman Westworld’te çok fazla hayranlık uyandıracak nokta bulabiliyoruz fakat aynı şekilde sorunlar da daha net ortaya çıkıyor. Benim kişisel tercihim, bulmaca parçalarına gösterilen özenin, senaryoya yönelmesi fakat Westworld’ün çekiciliğinin de bulmacalarda yattığını kabul ediyorum. Westworld’ün dışına çıktığını tahmin ettiğimiz üçüncü sezonda görüşmek üzere hoşçakalın.
*Türkçe tvist aslında twist dansını tanımlamak için kullanılıyormuş ama bu yazıda “şaşkınlık yaratacak gelişme” anlamını alabileceğini düşündüğüm için kelimeyi kullanmakta bir sorun bulmadım.