A password will be e-mailed to you.

Prömiyerini 20. İstanbul Tiyatro Festivali’nde gerçekleştiren “Ev’vel Zaman”,  özgün yorumu ve ilginç sahne tasarımıyla dikkat çekti. Avrupa’dan 8 oyunun davet edildiği “Fast Forward Avrupa Genç Yönetmenler Festivali”nde sahne alarak sezon açılışını Kasım sonunda Almanya’da yaptı.

Gülce Uğurlu’nun yazıp yönettiği “Ev’vel Zaman”, şehrin başkalaşım öyküsünü iki kızkardeşin bakışıyla anlatıyor. Bir başka deyişle şehir, mekân ve bellek üzerinden hepimizin hayatını sahnede kurguluyor. Şehir: Hızla değiştirilen, kentsel dönüşüm adı altında geçmişi yıkılan, hatıraları unutuluşa terk edilen İstanbul. Oyun, geçmişe güzelleme yapan nostaljik bir yapıt değil. Tam tersine modern, yenilikçi ve deneysel bir oyun. Geçmiş zaman içinde sıkışıp kalmıyor. Bugünkü yaşamımız üzerine önemli şeyler söylüyor. “Ev’vel Zaman”, adıyla bir masalı hatırlatıyor ama salt gerçeği anlatıyor. Bu kontrast, bir ironiyi yeniden düşünmemize yol açıyor. Geçmişi yeniden yaşamak, canlandırmak mümkün değil ama geçmişte gizli kalanları ortaya dökmeden geleceğe yürümek de imkânsız.

Bizim ve ötekilerin yaşanmışlıkları kimliğimizi nasıl etkiliyor? Bizi biz yapan hatıralarımız mı? O zaman aynı çocukluk hatıralarını yaşayan iki kızkardeş nasıl bu kadar farklı olabiliyor? İlkin yıllar sonra döndüğü anneannenin evinde geçmişten kalan, Veda’nın eskiciye sattığı eşyalara sahip çıkmaya çalışırken, Veda onlardan kurtulmaya çalışıyor. İlkin üniversiteye gitmiş, evlenmiş, İstanbul’un merkezinde yaşamıştır. Veda ise çocukluk mahallesinde kalmış ve anneannesinin yakınında oturmuştur. Buradan gitme hayalini gerçekleştirememenin sıkıntısını hisseder. İlkin anneannelerinin ölümünden sonra döndüğünde çocukluk hatıralarını özlemle anımsar. Hiçbir şey eskisi gibi değildir. Anneannenin yangında yanan evinin yerine yapılan ev de kentsel dönüşümle yenilenecektir. Çocukluk arkadaşları mimar Erdem’in müteahhit babası, blok apartmanlar yapacaktır yıkılan evlerin yerine. Evin arkasındaki toprak sahada artık çocuklar oynamaz. İstasyon kapanmıştır. Tren gelmez. Hızlı tren Eskişehir’e iki buçuk saatte gider. Şehir büyümüş, hatıralar yıkıntıların altında kalmış, İlkin’in eskiciden geri aldığı eşyalar kurtlanmıştır. Gitme vaktidir. Çehov’un “Vişne Bahçesi”nde yaşandığı gibi veda ederler. Ne demişti Andreyevna, “Vişne Bahçesi”nin sonunda: “Oh sevgili, tatlı, güzel bahçem… Yaşamım, gençliğim, mutluluğum elveda!… Elveda!” Bu veda yüzyıldan önceydi. Vişne bahçeleri çoktan yok oldu. İlkin’le Veda bir dönüm noktasında aile evlerine bir daha dönmemecesine veda ederken,“Dönsek bile hiçbir şey aynı olmayacak.” derler. Dut ağacı artık olmayacak, dut reçeli hatıralarda kalacak.

Tiyatroda yeni ve yaratıcı soluklar arayanlara

Meryem Bayram’ın ahşap bloklardan oluşan sahne tasarımı oyunun anlatımına estetik bir hareket düzeni sağlıyor. Üç oyuncu bu bloklarla bazen bir evi, bazen bir mezarı, bir masayı, iskemleyi, eşyaları, giysileri, mahalleyi, blok apartmanları canlandırıyorlar. Karıncalar gibi çalışıyor, bir yap boz oyunu gibi, evcilik oyunundaki gibi yeni formlar oluşturuyorlar. Çocukların küplerden yaptığı evler, kumdan kaleler gibi yıkılıp gidiyor hayalleri. Bu bloklar kimi zaman içine hapsoldukları, çıkışı olmayan bir labirenti hatırlatıyor. Kimi zaman hatıralarda canlanan bir evi, artık var olmayan bir bahçeyi. Kimi zaman orada yapılacak blok apartmanları. Yıkılan evlerin, başkalaşan mahallenin kalıntılarında eski rüyalarını arıyorlar.

Oyunun yazarı ve yönetmeni Gülce Uğurlu, özgün ve farklı bir biçimle anlatıyor oyunun söylemini. Oyunun kurgusu mükemmel bir tempoyla işliyor. “Ev’vel Zaman”’dan bir öykü tadı almak da mümkün. Düşündüren, kare kare çözülmesi gereken bir bulmaca tadı da. Esme Madra, Funda Eryiğit ve Bedir Bedir başarılı performanslarıyla güçlü bir ekip oluşturuyorlar. Işık düzeni, ses tasarımıyla bütünlenen ustaca işlenmiş bir oyun “Ev’vel Zaman”. Tiyatroda yeni ve yaratıcı soluklar arayanlar mutlaka izlemeli.

Yazan ve Yöneten: Gülce Uğurlu

Oyuncular: Bedir Bedir, Funda Eryiğit, Esme Madra

Sahne Tasrımı: Meryem Bayram

Işık Tasarımı: Yakup Çartık

Ses Tasarımı: Gökhan Deneç

(70’ – Tek perde)

“Ev’vel Zaman”:  Mart ayı boyunca her Pazartesi  Saat: 20:30 Taşra Kabare’de (Kadıköy)

25 Mart 2017, Cumartesi  Saat: 16:00 Taşra Kabare’de (Kadıköy)

26 Nisan 2017, Çarşamba Saat: 20:30 Bursa  Sanat Mahal’de

Daha fazla yazı yok
2024-11-22 05:10:15