Roberto Latini oyunun kitapçığında Pirandello’dan bir alıntı yapıyor: “Tiyatro bir görüntü cephaneliğidir”. İşte Komik Tiyatro da, şiirsel bir görüntü cephaneliği…
22.İstanbul Tiyatro Festivali’nin Piccolo Tiyatro’nun “Komik Tiyatro”suyla açılış yapması harika bir seçim. İtalya’da onsekizinci yüzyılda artık konvansiyonelleşmiş “commedia dell’arte” kalıbını aşarak metin ve karakter temelli bir tiyatro anlayışını benimseyerek bir devrim gerçekleştiren Goldoni’nin metni ve yönetmen Roberto Latini’nin yorumunda tiyatroya dair pratik ve teorik neredeyse her şey var…
Konu çok basit: Bir tiyatro kumpanyası bir oyunun üçüncü perdesinin provasını yapmaya çalışıyor. Yönetmen Roberto Latini, bu oyun içinde oyunun, aslında tiyatro sanatının nasıl olması gerektiğine dair onsekizinci yüzyıldada da, günümüzde de geçerli pek çok tartışmayı Komik Tiyatro’da ortaya koyabilmiş. Eski-yeni kapışması, metin-doğaçlama karşıtlığı gibi türlü tartışmaların yanında oyunculuk zanaati, dramaturji, bir oyun nasıl yazılır, bir tiyatro kumpanyası nedir gibi o kadar çok soruyu yanıtlamış ki!
Vızıltısı rahatsız eden bir karasinek leitmotifi eşliğinde, bazen dalgada sallanan bir gemi rolüne bürünen bir platform, üzerinde oyuncular ve tepede parçalara ayrılarak asılmış commedia dell’arte’nin sembol karakteri bir Arlecchino’yla bir teatral referanslar okyanusunda kayboluyorsunuz. Çok fazla İtalyan teatral mirasına, commedia dell’arte geleneğine, spesifik olarak Goldoni’nin tiyatrosu ve yapmaya çalıştıklarına atıf ve bunlarla ilgili motif var. Ve hepsini alanın uzmanlarının bile yakalaması mümkün değil! Lakin bu gerekli de değil çünkü izlediğiniz hem alanın profesyonelleri için bir masterclass hem de en ufak detayına kadar görsel, işitsel, algısal bir şölen… Commedia dell’arte tarzındaki bölümlerde oyuncuların olağanüstü tekniği ortaya dökülüyor. Fakat oyunun asıl gücü görselliğinde, görselliği nasıl soyutladığında yatıyor: Latini oyunun kitapçığında Pirandello’dan bir alıntı yapıyor: “Tiyatro bir görüntü cephaneliğidir”. İşte Komik Tiyatro da, şiirsel bir görüntü cephaneliği. Oyunculukların yetkinliği, dramaturjinin kusursuzluğu yanında en etkileyici sahneler ışıkla müziğin ve koreografinin başrolde olduğu, tablo gibi, konuşmasız, soyut sahneler. Kabusla güzel olanın, düşle gerçeğin karıştığı, uyanmaya yakın saatlerde görülen o tuhaf rüyaların soyutluğunun hissi var bu sahnelerde. Tiyatronun pratikte şiire ne kadar yaklaşabileceğini, kısacık bir sahnenin çok güzel bir müziğin soyutluğunda duygular uyandırabileceğini, tiyatronun bu düzeyde iyi yapıldığında hala en büyülü sanatların başında geldiğini düşündürttü “Komik Tiyatro”. Özellikle tiyatro profesyonelleri ve öğrencileri mutlaka görmeli.