Efe Ülgen
Bir seneyi daha geride bıraktık ve trajik bir gündemle yeni yıla girdik. Acı olayların hemen ardından gelen kar yağışı ve beraberinde getirdiği ölüm sessizliği, İstanbul’un tuttuğu yasa ilahi bir katkı adeta. Bu kargaşada biz sinefillerin sığınmak istediği güvenli limanlar, tabii ki filmler… O yüzden 2017’ye dair umutlarımız arasında iyi filmler izlemek de var.
Beklenen iki dram
2017’nin ilk ayında, geçmekte olduğumuz çalkantılı dönemlere paralellik oluşturacak şekilde, çalkantılı hayatları konu alan filmler bizleri bekliyor.
Noah Oppenheim’ın kaleminden çıkan ve dönem portreleri çizmekte usta Pablo Larrain’in kamerasıyla beyaz perdeye aktarılan Jackie, John F. Kennedy suikastından sonra, kocasının yasını tutarken gazeteciler ve toplum karşısında da güçlü bir izlenim bırakmaya çalışan Jacqueline Kennedy’nin hikayesini konu alıyor. Pinochet diktasının dönemsel portresini çizen ve üçleme olarak da adlandırılabilecek Tony Manero, Morg Görevlisi ve No filmlerinden tanıdığımız Larrain, yerlisi olmadığı bir ülkenin tarihindeki en kritik kırılma noktalarından birini anlatmaktaki başarısıyla ustalığını gözler önüne seriyor ve bu ustalığa Nathalie Portman’ın müthiş performansı eşlik ediyor. Filmin anlatı unsurları arasında çok önemli bir yere sahip müziklerin bestecisi ise Mica Levi.
Sinefillerin heyecanla beklediği bir diğer film ise American Honey. Wuthering Heights (Uğultulu Tepeler) ve Fish Tank (Akvaryum) filmlerinden tanıdığımız Andrea Arnold, bu sefer bir yol filmiyle çıkıyor karşımıza. Amerikan yol filmlerinin tabiriyle “tanrının unuttuğu kasabalarda”, hepsi de sorunlu ailelerden gelen bir grup genç bir minibüse atlayarak başı ve sonu belli olmayan bir yolculuğa çıkarlar. Aç bir kurt misali, yolda karşılaştığı portrelere, ayrıntılara saldıran ve bunlardan karma bir duygular ve izlenimler yumağı oluşturan Arnold’un kamerasının ilgilendiği tek çizgisel hikaye, bu kayıp topluluk arasında filizlenen bir aşk hikayesi. Bunun dışında film, kendi anlatı çizgisine yaraşır bir şekilde, başı sonu belli olmayan anlara, buradan çıkan izlenimlere ve zamansızlığa odaklanıyor.
Yılın en büyük yatırımları
2017’de sinema severleri bekleyen filmler safi kasvetli hikayeler değil. Marvel ya da Disney ürünü mega yapımlar da bu sene, hayranlarıyla buluşacak. Bu büyük yapımların, en heyecanla bekleneninin Karayip Korsanları serisinin beşinci filmi olduğunu söylemek yanlış olmaz. 2011 tarihli Gizemli Denizlerde’den altı yıl sonra hayranlarıyla buluşacak olan Jack Sparrow, bu sefer Javier Bardem’in canlandırdığı Kaptan Salazar’ı alt etmenin peşinde. Ayrıca, uzun bir aradan sonra, oyuncu kadrosu içinde (dördüncü filmde yer almayan) Orlando Bloom’u da göreceğiz.
Merakla beklediğimiz bir diğer yapım ise Blade Runner 2049. Ridley Scott imzalı, 1982 yapımı efsanevi bilim kurgu filminin, çok uzun bir aranın ardından gelen ikincisi, büyük bir merak konusu; acaba bu, ticari amaçlar uğruna bir sinema kültünün içinin boşaltılması mı yoksa, Star Wars misali, muhteşem bir geri dönüş mü olacak ? Filmin senaristliğini, aynı görevi ilk filmde de üstlenen Hampton Fancher’ın yapması umut verici. Yönetmen koltuğunda da Incendies filmiyle büyük ses getiren Kanadalı yönetmen Denis Villeneuve oturuyor.
Kong Skull Island, bizi entelektüel açıdan ne kadar tatmin edecek bilinmez ama bir sinefilde nostaljik duygular uyandıracağı kesin. 50’li ve 60’lı yıllara damgasını vuran efsanevi B-filmi serinin korkunç yaratığı Godzilla ile, 1933’te, beyaz perdede ilk kez belirdiği andan itibaren sinemanın kült ikonları arasında yerini alan King Kong ilk kez, Japon yönetmen Ishiro Honda tarafından 1962’de karşı karşıya getirilir. En amiyane tabirle, iki yaratığın boks maçı olarak tanımlayabileceğimiz filmin, 2017’de çok daha üstün görsel efektlerle beyaz perdeye yeniden taşınması kesinlikle heyecan verici.
Bütün bunların yanı sıra; Hızlı ve Öfkeli 8, Karanlığın Elli Tonu (Fifty Shades Darker), Galaksinin Koruyucuları 2, Transformers 5: Son Şövalye, Resident Evil: Son Bölüm (“bi’ zahmet” diyesi geliyor insanın), Logan, John Wick 2, Cars 3, Thor 3 gibi popüler ana akım serilerin devam filmleri (her sene olduğu gibi) 2017’de hayranlarıyla buluşacak.